DOLAR
EURO
ALTIN
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Kocaeli °C

En büyük sanatçı Anne

08.05.2016
1.415
A+
A-

Nerdeyse tüm kültürlerde rasladığımız ilk dinsel ve sanatsal figür kadındır .. Hayatın.bereketin sembolü olan doğurgan kadın,anne. İlk izlerini Paleotik dönemlere kadar sürebildiğimiz ilk kadın figürlerine Toprak Ana figürleri ile görüyoruz.Hayatın ve ölümün kaynağı,bolluk ve bereket bağışlayan Toprak Ana.. Anne figürü bu dönemlerde bazen güç sembolü vahşi hayvanlarla da karşımıza çıkabiliyor.Anadolu da Kybele,Sümer de Tiamot,sonra Ninnu,İnannu,Fenike’de Astarte,Babil’ de İstar, Zerdüşt dininde Ardvi,Sura Anahito,Hinduizmde’ Sarasvati, Eski Yunan kültüründe Gaia,Roma ‘da Magna Mater,Ural kültürlerinde Madder Aka, Altay topluluklarında Umay Ana’ dır..Tüm bu uygarlıkları ve diğerlerinde zaman içinde farklı biçimlerde karşımıza çıksa da ,hepsi de yaşam veren ‘ana’dır.. Zamanla incelikli biçimler kazanan tasvirlere aslan,geyik,tavşan gibi hayvanlar da eşlik etmiştir.Bazen yanında,bazen de bir giysinin eteklerinde sunulmuştur. Genelde ana figürü,hamile ya da çocuğunu emzirir şekilde betimlenir.Çoğu zaman mevsimsel döngüleri simgeleyen bir çocuk bulunur kucağında. Simgesel düzende yaşam ve ölüm ,iyilik ve kötülük,bolluk ve kıtlık,aydınlık ve karanlık gibi zıtlıkları da kendinde barındırır. Hem koruyucu,hem cezalandırıcı olabilir.Şefkat ve gazap sembolü de olabilir. Bazen doğurgan bir anne olur,bazen de yaşlı bir bilge kadındır. Anne,her kültürde saygı sembolüdür. Mesela Sümer de görkemli kraliçe mezarları vardır. Mısır ‘ da ise soy kadından geçmekteydi,Krallık bir prensesle evlenmeyle mümkündü. Daha sonraları ise savaşçı erkek egemen toplulukların üstünlük kurmasıyla, hem kadının toplumdaki yeri,hem de toplumların yapısı değişmiştir. Mitolojide,edebiyatta,sinemada sık sık karşımıza kadın figürleri çıkmıştır. Toplumsal hayatta dışlanan,yetersiz kalan,bazen tehlikeli bulunan kadın, değerini evlilikte,erkeğin adını sürdürecek çocuklar doğurmakta bulmuştur. Kadınların çocukları üstünde doğuştan gelen hakları bulunmaktadır. Ne kadar çok erkek çocuk doğurursa,o kadar değerlidir.Oğulları aracılığı ile sosyal hayata dolaylı olarak katılma olanağı bulur. Roma’da kadınlar sosyal yaşama dahil olsalar da,kendi mülklerini idare etseler de,babalarının egemenliği altında yaşar,ancak babaları öldükten sonra haklarını kazanırlardı. Yunan uygarlığında olduğu gibi kadının değeri de doğurduğu çocuklardı. Bu çocuklar da babaya aitti.Bu durum ,soyun babadan geçtiği,erkek egemenliğin güçlü olduğu tüm toplumlarda aynıydı. Anneler de tüm toplumlarda yaşadıkları topluma şekil vermişlerdir. Mesela annelerin çocukları ile ilişkileri,ağlayan bebeklerini kucağa alıp alamayacakları, kaç kez besleyecekleri ,anne sütü mü başka gıdaklar mı verecekleri,çocuğu öpüp öpemeyecekleri gibi pekçok bilgi en ince ayrıntılarına kadar ,toplumun değişen yapışı ile belirlenmiştir.Geçmiş birikimler,bilgiler,gelenekler,ekonomik ve sosyal yapı ve bilgi birikimleri bu konuda hep etkili olmuştur. Aldığı her yeni biçimde annelik kültürü dinsel ve sosyal yaşamda her zaman yer bulmuştur. Sanatta ise her zaman en yüksek yerde bulunur,algılanır. Evde oturan,sürekli çocuklarıyla ilgilenen,onlara kendisi bakan,besleyen,şefkatli, fedakar,anne imajı hep belirlenendi.!9.yüzyıldan itibaren kadınlar gittikçe başka yerlerde görülmeye başladılar.Tercih yapmaya başladılar,kendini adamışlıkların ölçüsü değişti, ailenin bütünlüğü ve geleceği için farklı alanlara yer aldılar. Artık sadece üreme görevinde,uysallıkla kocalarına itaat eden,erkek soyunu sürdüren bir görevli değildi. Ulusları oluşturan binlerce önemli bireyden biriydi.Kendi ailesini mümkün olan en yüksek sağlık,eğitim,kültür ,beceri ve karakter standartlarına ulaşmasını sağlamayı öğrenmişti artık..İş yaşamına girmiş,kendi başına olmayı en güzel şekilde başarmıştı.. Hayatın en etkileyici ve en unutulmaz tecrübelerindir biriydi”anne sevgisi” Bütün gelişimin ve değişimin gizemiydi.. Yuvaya dönüştü.. Sığınaktı, Başlangıç ve sondu.. Masasına koşmaktan bıkmadığındı.. İçine atlet giy,diyenin di, Aradığını bulamadığında navigasyonundu.. Anne,hayattı.. Sevgiyle kalın,sanatla kalın

YAZARIN EKLEMİŞ OLDUĞU YAZILAR
10 Temmuz 2016
28 Ocak 2018
27 Mart 2016
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.