KAMPANYALAR
Son günlerin en büyük modası, bir kampanya tutturduk gidiyoruz. Bir kilo çiğ köfte alana, yarım kilo bedava, bir kilo köfte alana yarım kilo bedava, bir sucuk sizden bir sucuk bizden. Bir başka kampanyanın adı da salona sizden, diğer odaya bizden. Meşrubat firmaları, otomobil firmaları hatta yüksek oranda konut satanlar bir kampanyadır ki gidiyor. Veli Dayı dedi ki; yahu deseler ki bir oy sizden bir oy bizden, amma da kıyak olur. İki tane sandık koysalar bir oyu biz atsak, diğer oyu da sırasına göre siyasi partiler, neyse bu işin tabii ki tevatür yanı. Kampanyalar dibine kadar hayatımıza girmiş durumdalar. Bankaların faiz oranlarında ki kampanyaları gırla gül gidiyor. Kampanyasız günümüz yok gibi. Hangi meslek dalı olursa olsun her şeye bir kampanya var. Bu gün Çarşamba Gölcük’ün en büyük pazarı kurulacak. Bizim meşhur karpuzcu Murat, karpuzda kampanya var diye Pazar yerinde söyleniyorsa hiç şaşırmam. Kampanyada karpuz var. Bugün fiyatları yarı yarıya çektik. Der mi der. Zaten bizim Murat’ta bu tip işleri pek sever. Öğrencilerde diyor ki yahu şu sınavlarda da bir kampanya yapsalar da deseler ki, iki doğru soru sizden, iki doğru soru bizden. Hepimiz sınavlarda başarılı olsak istediğimiz okullara gitsek. Bunlar olur, olmaz mı bilemem hani öğrenciler adına olsa da ne kadar güzel olur değil mi. Yıllar önce hayatımıza yavaş yavaş girmeye başlayan kampanyalar bu gün artık hayatımızın tamamen içindeler. Ben böyle söylerken Hatice teyze geldi. Oğlum önümüz Ramazan dedi. Hani deseler ki şu süper marketler bir file doldurana, ne aldıysa aynısından bir filede bizden. Oh ne kadar güzel.. Bir sizden bir bizden.Bakalım bu dilek ve temenniler gerçekleşecek mi ve kampanyalar daha hayatımıza ne kadar girecekler.
Görüntü
Küçük Said televizyona fena alışmıştı. Her şeyi televizyon gözlüğüyle görüyordu.
Bir gün annesi şiddetli soğuk algınlığından yatağa düşmüş, göğüs ağrısından konuşamıyordu.
Akşam babası gelince sordu :
– Annen nasıl oğlum?
– Görüntü fena değil ama ses gitmiş!
O Sevmez
Temel ölümcül bir hastalığa yakalanmış. Karısı Fadimeye sorar:
-Fadime, ben ölünce yeniden evlenecek misin ? Fadime de Temel üzülmesin diye evet cevabını verir. Bunun üzerine Temel:
-Onu benim kadar sevecekmisin ?
-(ağlayarak) Evet
-Onu eve alacak mısın ?
-Evet
-Ona güzel yemekler yapacak mısın ?
-Evet Temel’im.
-Ona sarımsaklı yoğurtlu mantı da yapacak mısın ?
-O Sevmez
Kime Yutturuyosun?
Bir akıl hastası, bulunduğu kaldırımdan karşıya geçip rastladığı ilk görevliye sormuş :
-Affedersiniz, karşı kaldırım nerede acaba?
Görevli şaşırmış ama yine de karşı tarafı göstererek :
-İşte şurada, demiş.
-Kime yutturuyorsun yahu… daha şimdi orda sordum, burayı gösterdiler!.
Sileyrum
Temel her gün okula giden ve çalışan oğlunun defterinde tek bir yazı göremeyince nedenini sormuş.
Temel’cik:
– Öğretmenim tahtaya ne yazarsa aynen deftere geçireyrum, o tahtayı silince pen de tefterumi sileyrum.
Kısmen Doğru
Çocuk, büyük bir merakla babasına sordu:
-Babacığım, elinde yanan bir meşale olduğunda vahşi hayvanlar dokunamıyorlarmış öyle mi?
Babası biraz düşündükten sonra:
-Evet oğlum… Şöyle söyleyeyim, elinde meşaleyle vahşi hayvandan daha hızlı koşabiliyorsan, doğrudur.
Aynı İlaçlar
Muayenehaneye ilk kez gelen hastadan 50 bin, sonraki muayenelerde 30 bin lira aliyordu. Bunu öğrenen Kayserili, muayeneye ilk gidişinde:
– İşte yine geldim doktor bey dedi.
Doktor soyunmasını söyledi. Muayene etti, ücretini aldı:
– Sağlığınız düzeliyor. Aynı ilaçları kullanmaya devam edin!
Sevinememek
Temel fıkraları Temel’in karnesindeki zayıfları gören annesi sinirli sinirli Temel’e bağırır:
-Ha bu nedur? Geçen yıl sinif birincisudun, bu yıl sonuncu olmişsun!
Temel gayet sakin cevaplar:
-Anacuğum geçen yıl sen çok sevinmiştun bırak bu yıl da başka analar sevinsun da!