Altın Oran
Altın Oran
Evren içinde tam bir uyum yasası hakimdir.
Çoğu zaman etrafımızda gördüğümüz,fakat dikkatlice incelemediğimiz herşey aslında zarif bir tasarım harikasıdır.
Pekçok insan doğada etrafına dikkatlice bakmaz.Belki de yoğun yaşam şartları onları hayat telaşına düşürmüştür.
Mesela,Yolda yürürken hiç bir papatyaya baktığınız oldu mu…Çoğunuzun ,seviyor sevmiyor diye yapraklarını
koparıp duygusal yakınlık hissettiği o narin papatyalar.Birgün alıp bir bakın bakalım,ne gibi sırlar barındırıyor o hassas
yapraklarında.
Hele o bahçede gezinen salgangozlar yok mu..Kimin dikkatini çeker ki acaba..
Belki meraklı küçük bir çocuk sevmek için elleri arasına aldığında,aman dokunma diye bağıırırken sanırım..
Tarlalarda güneşe yüzünü dönmüş o sevecen ayçiçeklerine kim baktı mesela merakla,nasıl da düzgün yerleşmiş bu yapraklar
diye.Çekirdekleri ne kadar da muntazam dizilmiş böyle acaba ,kim demiştir ki..
Deniz kenarında yürürken çoğumuzun yaptığı gibi kim deniz kabuklarını topladı mesela…Belki de hatıra olarak aldık sakladık.Peki
ne kadar güzellikler sakladığını fark edebildik mi..Avuçlarımıza alıp,baktık mı uzun uzadıya.
Tabi daha bir sürü şey sayabilirim size..Hassas hesaplar ile oluşmuş,birer sanat harikası diyebileceğimiz onlarca şey..
Hepsi de adını birçok kez duyduğunuz altın orana sahip onlarca şey..
Nedir bu Altın Oran o zaman..
Altın oran,sanatta bir bütünün parçaları arasında gözlemlenen,uyum açısından en yetkin boyutları verdiği sanılan geometrik
ve sayısal bir oran bağıntısı olarak tanımlanabilir genel olarak.
Peki kim buldu acaba bu altın oranı?
. Altın oran,Eski mısırlılar ve Yunanlılar tarafından keşfedilmiştir. Mimari ve sanatta kullanılmştır. Mısır ve Yunan mimarisi yıllarca
hayranlık uyandıran birçok esere sahiptir.
sadece mimari ve sanat değil tabi altın oran mucizesi.
En büyük mucizesi insan vücudu..Her şeyi ile tam bir olağanüstü yaratı.
İnsan yüzü. de bundan nasibini almış..İşte hayran olduğumuz,sinir olduğumuz,
sevdiğimiz,sevemediğimiz onlarca insan yüzü.Aslında kim fark etti,tüm yüz
üstündeki her organın nasıl da uyum içinde olduğunu.
Aynı şekilde kollarımız,parmaklarımız onlar da birer oran dahilinde oluşmuşlardı işte.
Altın Oran denince,aklımıza gelen en büyük sanatçı ise,Leonardo da Vinci. Rönesans devri ünlü ressamı olan ,altın oran konuusunda
birçok araştırması olan sanatçıdır.1492 yılında tamamladığı,insan vücudundaki altın oranları gösteren VİTRİVİUS ADAMI isimli çalışması
hemen hemen herkes tarafından bilinen bir çalışmadır.Sanat kitapları için önemli kaynak çalışmaları olmuştur.İnsan vucudu anotomisi,
her zaman merak uyandırmış ve arştırmalara konu olmuştur.Tabi inanılmaz hayranlık uyandıran altın orana sahip olması da hep merak
konusudur.
Ünlü sanatçı Mimar Sinan da,bu mucizenin sıkı takipçisi olmuştur. Yaptığı bir çok eserde altın oran kullanmış,hayran kalınmıştır.
Mesela Süleymaniye Camii ve Selimiye Camileri’nin minarelerinde bu oran görülmektedir.Yüzyıllar boyu yaptığı her eser ile mucizeleri
yakalamayı başarmış değerli bir sanatçıdır.Doğayı özenle incelemiş,araştırmış ve çalışmalarında kullanmıştır.Bu da kendisini hiç unutulmaz
kılmıştır sanırım..
Daha o kadar çok var ki örnekler.
Mesela tütün bitkisi.
Tütün yapraklarının dizilişinde bir eğrilik söz konusudur.Bu eğriliğin tanjantı altın oranıdır.
Dağlarda gördüğümüz eğrelti otu da tütün bitkisi gibi altın orana sahiptir.
Salgangozun kabuğu bir düzleme aktarılırsa,bu düzlem bir dikdörtgen oluşturur.İşte bu dikdörtgenin boyunun enine oranı altın oranı
verir yine..
Say say bitmiyor işte.Her şey bir uyum ve düzen içinde.
Demek ki,arada çevremize bakıp,tüm güzelliklere daha bir heyacan duymamız gerekiyor.
Doğa kendi dengesini en güzel şekliyle,en kusursuz hesaplarla oluşturmuş.
Yeter ki insanlar bunun farkına varsın,güzelliği görsün.
Tabi ki kendi yaradılışındaki olağanüstü mucizeleri de..
Sanatla kalın,hoşçakalın.