DOLAR
EURO
ALTIN
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Kocaeli °C

ASKIDA EKMEK

08.01.2018
816
A+
A-

Bu uygulamayı kim çıkarmışsa, kim yaymışsa hepsinden Allah razı olsun. Fakir fukara Askıda Ekmek sayesinde fırınlardan ihtiyacını karşılayabiliyor. Hayırseverler, fırınlara ekmek almaya gittiğinde kendi ihtiyaçlarının dışında artı bir ücret ödeyerek Askıda Ekmek butonuna basılıyor, ardından oraya bir ihtiyaç sahibi geldiğinde sevinerek evine dönüyor. Zaman zaman şahit olduğum bir nokta var. Bir tanesini bizzat gözlemledim ve gereğini yaptım. Yaşlı bir hanım, bir fırına geldi, “Askıda ekmek var m?” diye sordu. O sırada ben de ekmek ihtiyacını karşılamıştım. Tezgahta görevli arkadaş ışıklı tabelaya baktı, orada sıfır yazıyordu, yaşlı kadına “Askıda ekmek yok” dedi. Baktım ki kadıncağız gidiyor, “Bir dakika” dedim ve onun ekmek ihtiyacını karşıladıktan sonra bir miktar ücreti de askıya bıraktım. Peki şu yapılamaz mı, nasılsa hayırseverler geliyor, Askıda Ekmek için ücret ödüyorlar, ışıklı tabelada sıfır yazdığı anda dahi fırınlar o ekmek ihtiyacını karşılasa ardından gelen askı ücretinden düşseler. Böylece hiç kimse fırınlardan eli boş dönmek durumunda kalmaz. Ve ben diyorum ki, Askıda Ekmek için belirlenen ücret bir lira. Herkes evinin ihtiyacını karşılamak için fırından ekmek aldığında eğer durumu da müsaitse, o Askıda Ekmek Levhası için bir ekmek, belki iki ekmek bağışta bulunsa, çok güzel ve anlamlı olur. Bu hadiseyi yazmamın nedeni, fırınlara gidip ihtiyaç sahibi olan o garip gurebanın, fakir fukaranın geri dönmemesidir. Bizim güzel bir inancımız var, “Komşusu açken tok yatan bizden değildir.” Dolayısıyla fırınlara ihtiyaç için gelen insanlar da zaten iki ekmek alabiliyorlar, ki her ihtiyaç sahibine o ekmekler eşit olarak dağıtılsın, sofralarından ekmek eksik olmasın. Bizler ikramı severiz, gücümüz ne olursa olsun hayırsever bir milletiz. Böylesine güzel huylarımız olduğu için zaten Askıda Ekmek uygulaması rağbet görüyor. Bu duyarlılığımızı artırdığımız sürece fırına hangi ihtiyaç sahibi gelirse gelsin eli boş dönmez, o Askıda Ekmek uygulamasına katılan hayırseverler hem dua alırlar, hem de böylesine güzel bir olaya katıldıkları için de çok mutlu olurlar.

Azrail ve Şoför

Adamın biri arabasıyla giderken yolda bir yolcu alır . Adam arka tarafa biner. Şoför:

– Eee hemşerim kimsin, nereye gidersin? Der…. adam şoföre bakar ve;

– Ben Azrail’im, canını almaya geldim der…

Şoför alaycı bir tavırla, sen mi Azrail’sin? .Ya, senin gibi Azrail olur mu hiç? Der….

Yolcu sakin bir tavırla, sen daha önce Azrail gördün mü de tarif ediyorsun der… Ve ekler,

– İnanmadın bana öylemi?

Şoför: İnanmadım tabii, der.

Yolcu: O zaman 200 metre ileride bir adam daha alacaksın … Gerçekten de adamın dediği gibi, şoför 200 metre ilerde bir yolcu daha alır. Ama yolcu ön tarafa oturur.

Olaylar bundan sonra daha da ilginçleşir.

Şoför, yanındakine: Eee sen kimsin? Nereye gidersin? der.

Öndeki: Ağabey, beni merkezde bir yerde indirirsen çok sevinirim, adım falanca der.

Şoför: Yav şu arkadaki adam, bana Azrail’im diyor görüyon mu şu herifi hem iyilik ediyoz, hem de dalga geçiyor zibidi, der…

Öndeki arkaya bakar ama kimse yoktur…

Öndeki: Ağabey, arkada kimse yok ki. Şoför hışımla arkaya bakar ve

– Kör müsün be adam arkada oturuyor ya der…

öndeki arkaya bir daha bakar ve,

– Ağabey, senin kafan iyi mi, yoksa dalga mı, geçiyorsun? der ve bu sefer arkadaki söze girer.

– Gördün mü? Öndeki beni ne duyabilir ne de görebilir. Der şoföre.

Şoförün bir anda dizlerinin bağı çözülür, bet beniz atar.

Arkadaki şoföre:

– Haydi, Arabayı kenara çek, 2 rekat namaz kıl canını alacağım, der.

Şoför ağlamaklı çaresiz bir şekilde arabayı kenara çeker ve namaz kılmak için İner arabadan…

Sonra…Sonra ne mi olur?

Tabi ki adamlar arabayı aldıkları gibi kaçarlar..

 

Kıyamet Kopmayacak mı?

Nasrettin Hoca’nın arkadaşları hocaya bir şaka yapmaya karar vermişler.

Hoca’nın yanına gidip, hocam “duyduk ki yarın kıyamet kopacakmış. gel senin şu kuzuyu keselim. Bir güzeli yiyelim” demişler.

Hoca söylenene inanmamış ama yine de tamam demiş. “Yarın göl kenarında buluşalım. Orada keser yeriz.” Ertesi gün olmuş. Hoca ve arkadaşları göl kenarında buluşmuşlar.

Hoca demiş ki ” Ben ateşi yakıp, eti pişirinceye kadar siz biraz gölde yüzün.” Bu teklif arkadaşlarının hoşuna gitmiş. Kıyafetlerini çıkarıp göle girmişler. Biraz zaman geçince gölden çıkmak istediklerinde bir de bakmışlar ki hoca bütün kıyafetlerini yakmış, çıplak kalmışlar.

– Aman hoca ne yaptın sen, biz şimdi nasıl köye döneceğiz. Bunu duyan hoca gülerek cevap vermiş:

– Bu kadar üzülmeyin canım, nasılsa yarın kıyamet kopmayacak mı?

 

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.