DOLAR
EURO
ALTIN
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Kocaeli °C

OCAK’TA NELER OLACAK?

26.12.2018
982
A+
A-

Önümüzdeki yıl 4 Ocak yani 10 gün sonra Türkiye’de 2 önemli gelişme var. Bunlardan birincisi milyonlarca emekli ve kamu çalışanlarının maaşlarına yapılacak olan zam oranı. 3 Ocak’ta TÜİK Aralık ayı enflasyonunu açıkladıktan sonra maaşlara gelecek zam şekillenecek. Beklenti %10 civarında lakin asgari ücretin %26 artması emekli ve kamu çalışanlarında yüksek bir beklentiye neden olur. Haksız da değiller. Asgari ücretin %26 artırılıp emekli ve kamu çalışanlarına %10 zam yapmak olmaz. Sonuçta 3 ay sonra hem iktidar hem de muhalefet adına çok önemli bir yerel seçim sonuçları yaşayacağız. Milletin cebine dokunduğunda bunun nasıl bir ters tepki yaptığını ülkeyi yönetenler çok iyi bilirler. Milyonlarca oy’a hitap edecek, onların gönüllerini alacak bir oran çıkmadığında büyük sıkıntılar yaşanabilir. İkinci konu Türkiye Büyük Millet Meclisi başkanı Binali Yıldırım’ın İstanbul Büyükşehir için adaylığının açıklanacak olması. Bu da son derece önemli. İktidar partisi Ankara ve İstanbul’u elinde bulunduruyor. Ankara’yı kazanan Türkiye Şampiyonu, İstanbul’u kazanan Dünya Şampiyonu olur. AK Parti bunun bilincinde ve farkında. 90 günlük süre içerisinde Türkiye büyük mücadelelere sahne olacak. Kapışma büyük, çünkü sonuç büyük. Her zaman söylediğim gibi yine söylüyorum. Yapılacak olan seçimler sonunda ülkenin kazanacağı bir seçim olmalı. Bunun için her siyasi parti dikkatli olmalı. Kavga gürültü olmamalı. Ağır hakaretler hiç olmamalı. Siyasi partiler demokrasinin vazgeçilmez unsuru olduklarını bildikleri halde hareket ederler. Yukarıdaki kavga aşağıya savaş olarak yansıyor. Biz sonuçta aynı topraklar üzerinde yaşayan, huzuru ve geleceği burada arayan 81 Milyonluk büyük bir aileyiz. Vatandaş kavgadan, gürültüden hoşlanmıyor. Ayrıca hükümet son derece olumlu bir karar aldı. Bayrak, flama gibi belki renklilik ama sonuçta görsel kirlilik. En büyük sonucu da israf olan uygulamaları kaldırdı. Siyasiler miting yaparak, mahalle mahalle, köy köy dolaşarak, yerel basını kullanarak, interneti kullanarak seslerini duyurmaya çalışacak, yapacaklarını anlatacak. Bütün bu startın 4 Ocak’ta verileceğini hepimiz biliyoruz. Bekleyelim ve görelim.

ÇARŞAMBA PAZARI

Kentimizin en büyük pazarıdır, bildim bileli var. Sebzeden meyveye, bakliyattan süt ürünlerine, züccaciyeden parfümeriye, yumurtadan zeytine, giysiden kapkacağa varana kadar ne varsa Çarşamba Pazarı’nda boy gösterir. Yıllardır takip ederim, kimi pazarcılarda kredi kartı dahi görürsünüz. Dünün Çarşamba Pazarı’nda herkes yerli yerini almıştı, vatandaş da epey pazara çıkmıştı. Baktığınızda filelerin tam dolmadığını görüyorsunuz. Ee, kolay değil. Ay sonu maaşlar tükendi, para bitti. Pazarda adım başı önümüzdeki yıl ne kadar zam olacağını konuşuyordu insanlar. Bir bekleyiş, bir umut vardı hepsinde. Öyle ya maaşlara yapılacak zamlar açıklanacak. Sanki pazarda biraz da umut satın aldılar. Emekli bir kadın en az %26 zam bekliyorum derken, yanındaki arkadaşı vallahi o kadar zam verirlerse çok şahane olur diyor. Dedim ya Çarşamba Pazarı yine doluydu. Vatandaş ve satıcılar yerini almıştı. Söylediğimi gibi alışverişten çok umut da satın aldılar. Ne diyelim? İnşallah umutları körelmez. Aslında umut son derece güzeldir. İnsan umudu olmadan ve hayal kurmadan yaşayamaz. Ben de bu söze çok inanırım. Biliyorum ki her sabah dünya yeniden kurulur ve her sabah taze bir başlangıçtır. Hayat böyledir. Tıpkı Çarşamba Pazarlarındaki yaşanan tatlı telaşlar gibi. Herkesin derdi bütçesi elverdiğince yaşamaya devam eder ve hepimiz biliyoruz ki birinci sınıf vatandaş olarak yaşamak herkesin hakkıdır.

 

YAZARIN EKLEMİŞ OLDUĞU YAZILAR
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.