KÜÇÜK BİR KUŞ

Cik cik öterek penceremin önüne geldi. Belli ki karnı açtı. Küçücük bir kuş, minik serçe. Pencereyi açtım pır diye içeriye uçtu. Kalorifer peteklerinin üzerine kondu başladı cik cik ötmeye. Yere bir örtü serip ekmek ufaladım. Pat diye aşağıya indi. Başladı yemeye. Bir süre sonra belli ki karnı doymuştu. Sevinçle yüzüme doğru baktı, su da var mı ver gibiydi. Kahve fincanına ılık su koydum. Bir süre onu  da içtikten sonra yine bana cik cik diye öttü. Belli ki teşekkür ediyordu. Sonra tekrar kalorifer peteğinin üzerine kondu, bu defa herhalde sıcaklık ayaklarına biraz fazla gelmişti ki tekrar pencerenin önüne geldi, cama doğru kanat çırparak yine cik cik ötmeye başladı. Sanki beni sal der gibiydi. Camı hafifçe araladım, pır diye uçtu havada bir kaç takla atıp, tekrar camın dibine geldi. Ben yine pencereyi açtım bu defa içeri girmedi. Camın önüne biriken karları temizledim, ekmek ufaladığım o küçük örtüyü camın önüne serdim. Onun üzerine çıktı, başladı uyumaya. Küçücük bir kuş demeyin. Unutmayalım ki bu dünyada her canlının kendine göre bir hikayesi var. Yolları kapatan kazalara neden olan şiddetli bir kış geçiriyoruz. Ben o minicik serçeyi izlerken aklıma soğuktan donan aç kalan nice küçük kuşlar geldi. Tıpkı önceki gün o yoğun kar yağışına rağmen ekmek parası için soğuktan donmalarına rağmen araçların yanına yaklaşıp mendil satan küçük çocuklar gibi.

KIŞ ŞARTLARINA HAZIRLIKLI OLMALIYIZ

Bizim güzel bir sözümüz vardır, Perşembe’nin gelişi Çarşamba’dan belli olur diye. Şiddetli kar yağışlarının ülkemizi etkisi altına alacağı günler öncesinden belliydi. Biz buna rağmen gerekli tedbirleri bir türlü alamadık. Araç yetersizliği buna bağlı olarak personel kifayetsizliği nedeniyle insanlar işlerine gitmek zorunda olmalarına rağmen yollarda kaldılar. Ekiplerin özellikle yukarı mahallelerde ve köylerde Gölcük’e inmek için yollarının açılmasını beklediler. Bir süre araçlar çalışmadı. Halbuki şehir içi minibüsleri karlı günlerin zorluğunu bilerek gerekli tedbirleri almışlar sabah erken saatlerde ulaşımın sıkıntısız sağlanması adına yollara koyulmuşlardı. Ne yazık ki yollar kapalıydı. Uzun süre insanlar iş yerlerine ulaşmak için duraklarda beklemek zorunda kaldılar. Evet, Cuma günü resmi daireler tatildi. Ancak hayat sadece okullardan ve resmi dairelerden ibaret değil. Bir türlü bunu kavrayarak şu kış şartlarının sorunsuz atlanmasına vesile olacak tedbirleri alamıyoruz. Sorumsuz sürücülerin yollarda hava atıp sorumsuzca neden oldukları kazaların da ne yazık ki faturası çok ağır oluyor. İşte önceki gün Değirmendere Dörtyol’da meydana gelen zincirleme trafik kazası. Onlarca araç birbirine girmesine rağmen şükür ki can kaybı olmadı. Amma velakin Dörtyol’un üstünde seyreden üzeri araç yüklü tır, ya aşağıya düşseydi. Allah muhafaza bir facia yaşanmış olabilirdi. Şükürler olsun ki Allah yine bizleri korudu. Ancak şunu iyi bilmek lazım, bulunduğumuz bölge trafik akışının çok yoğun olduğu D-130 Karayolu. Kış şartlarına o yolları sağlıklı bir şekilde hazırlamak ta bu ülkeyi yönetenlerin en önemli görevidir. Bizlerde kış bitmez, inşallah bir dahaki kar yağışına veyahut devam edecek olan yağışlarla alakalı gerekli tedbirleri alırız da insanlar hayatlarına mal olacak olaylardan kurtulmuş olurlar.

SESSİZ GÖLCÜK

Uzun bir süredir Gölcük böylesine yoğun kar yağışına sahne olmadı. Evlerinde oturup pencerelerinden karları seyredenler keyif yaptılar. Kimileri kar topu oynayıp, kardan adam yaptılar. Bembeyaz örtüyle kaplanan Gölcük’te kimilerini mutlu eden bu manzaraların yanı sıra çalışmak zorunda olan insanların da özellikle iş alemi için söylüyorum, yaşadıkları sessizlik hiçte hoş değildi. Esnafın işlerinin durması doğal olarak ilçenin ticari hayatını da olumsuz olarak etkiledi. Gölcük adeta sessizliğe bürünürken iş yerlerini açan esnaflarda birbirleriyle bol bol sohbet ettiler. Doğal olarak ağır kış koşullarında ama kendi araçlarıyla ama toplu taşıma araçlarıyla vatandaşlar çok önemli ve acil işleri olmadıkça yola çıkmak istemediler. Bu durumda doğal olarak Gölcük’te ticaretin durmasına, doğal olarak ta ilçenin tatil günlerinde alışılagelmiş renkli manzaralarına engel oldu.

ESMA-ÜL HÜSNA

*EL-ADL: Adaletle hükmeden zulmetmeyendir. (Her kim bu ismi şerifi Cuma gecesi yirmi lokma üzerine yazıp yerse, Allah’u Teala mahlukatı ona musahhar (itaatkar) kılar.)