İSLAMOFOBİ

İSLAMOFOBİ

Emperyalistler öyle uyanıktır ki İslam Düşmanlığını İslam ülkeleri üzerinden ve orada çıkardıkları savaşlarla oluştururlar. Hristiyan alimine veya diğer İslam dışı inanışlara karşı kurdukları kumpasın baş aktörü olarak Müslümanları gösterirler. Dünyadaki savaşın tek adı Müslümanlar ve diğer inanç grupları arasındadır. Hak Peygamberi hem içlerine sindiremezler, hem de kabul edemezler. Bugün Suriye’de emperyalistlerin savaşının adı da İslam üzerinden Müslümanları yarattıkları algı operasyonlarıyla düşman gibi göstermektir. Terör örgütleri tamamen emperyalist güçler tarafından kurulmuş maşalardan başka bir şey değildir. Bu konuda milliyetçilik duygularını da en baba noktasından ırkçılığa taşıyarak işin içerisine bir türlü dize getiremedikleri yüce milletimizi de koyarlar.

İKİ İNSANLIK DIŞI OLAY

ABD’de Kasım ayında başkanlık Seçimi yapılacak. Adaylardan bir garip adam Donald Trump İslam düşmanlığını öyle bir uç noktaya taşımış ki sürekli kaşıyarak oy devşirme hesabında. Belki bu isim Kasım’da ABD’nin yeni başkanı olacak. Şimdi söylemlerine bakalım, “Müslümanların ülkeye giriş çıkışını engelleyelim” diyor. Hristiyan çoğunluğun yaşadığı ABD Halkı üzerinden bir İslamofobi yaratarak oy derdinden başka bir şey düşünmüyor. Tek hedef başkanlık, yolunu da İslam düşmanlığı üzerine kurmuş. Seçilir mi seçilmez mi bilemem, ama bu yanlış yol bilmeli ki ters teper sonunda her ne kadar gayr-ı ahlaki bir propaganda yürütmüş olsa da insan gibi düşünmeyen insanların sonu hüsran olacağına göre, Bay Trump hezimete uğrar. Bir başka olay, Avrupa ülkelerinde yaşanıyor. Önümüzdeki günlerde bir Avrupa ülkesinde garip bir referandum yaşanacak. Müslümanlar en küçük bir suça karışsalar dahi sınır dışı edilme tehlikesiyle karşı karşıya. Küçücük bir trafik cezası dahi sınır dışı edilmelerine vesile olacak, referandum hiç bir dinin kabul etmeyeceği insanlık dışı bir harekettir. Bir başka İslam düşmanlığı ise, Danimarka’da yaşanmıştır. Kopenhag’da ikamet eden bir Türk ve Müslüman ailenin elinden yeni doğmuş bebekleri alınmıştır. Gerekçe, annenin bebekle göz teması kuramayışıymış. Böyle bir saçmalık böyle bir serserilik olur mu? Bu İslam düşmanlığı değilse nedir? Çocuğu Hristiyan bir aileye verecekler ve öyle yetişmesini sağlayacaklar. Bu hangi ahlaki değerlere sığar.

İŞTE ÖNÜNÜZDE SURİYE

Aklı sıra ABD ve Rusya’nın girişimleriyle iki haftalığına ateşkes ilan edildi. Amaç Cenevre’de başlamış olan barış görüşmeleri masasında tarafları tekrar bir araya getirmek. Hiç kimse bir ülkenin insanlarını göz göre göre ve alçakça yok olmasını istemez. Dünyayı yönetme iddiasında olan İslam düşmanı sinsi ve emperyalist güçler burada da maşa olarak kullandıkları adları ve sayıları yazmakla bitmeyecek kadar, fazla olan terör örgütleri üzerinden Müslümanları kırdırıyorlar. DEAŞ’ın İslam ve Müslümanlıkla yakından ve uzaktan bir ilgisi olmamasına rağmen, tamamen emperyalistlerin maşası olmasına rağmen bu cani örgüt üzerinden tüm dünyada İslamofobiyi yayma ve Müslümanlar terörist gösterme amacındalar. Afrika’da Boko Haram ve Eş-Şevap Örgütleri de İslam’la yakından ve uzaktan alakası olmayan cani terör örgütleridir. Bakın tüm terör olayları da Müslüman ülkelerde cereyan ediyor. Bu maşa örgütler, kendilerine göre bir cihat ilan etmişler. Cihat dediğiniz, Müslümanlarla değil İslam düşmanlarıyla olur. Bunların hiç Müslüman olmayan bir ülkede bir eylemini görüyor musunuz? Paris saldırıları hariç, ilan edilmiş bir cihat yok. İslam ve Müslümanlıkta zaten cihadı suçsuz ve günahsız insanlara karşı gerçekleştirmez. İslam’da böyle bir anlayış yoktur. Yüce dinimizin en önemli özelliği tebliğler yoluyla Müslümanlığın ve İslam’ın güzelliklerini anlatarak yayılmasıdır. Kimsenin kafası kesilerek, zorla Müslüman yapılmaz. Yüce Rabbim, O’nun Yüce Kitabı Kur’an-ı Kerim ve İki Cihan Güneşi Sevgili Peygamberimiz de bunları emreder. Müslümanlık insanların hak yoluyla ve onun güzellikleriyle buluşturulmasıdır. Müslüman kendisine yapılmasını istemediği hiç bir hareketi başkasına yapmaz. Lakin Suriye bataklığını görüyoruz. Her türlü ahlaksızlık insanlık dışı hareketler, Ortadoğu’nun en güzel ülkelerinden biri olan Suriye’de yaşanıyor. Amaç bir avuç emperyalist güç ve onun akıl deryasının dünyadaki hakimiyeti ellerinde bulundurma gayretinden başka bir şey değildir.

ESMA-ÜL HÜSNA

EZ-ZAHİR: Yarattığında sanatıyla zahir, aşikardır. (Her kim işrak namazından sonra bu ismi şerifi dokuz yüz kere okursa, Allah’u Teala onun gözlerini nurlu yapar.)