MİLLET KUTUPLAŞMAYA GEÇİT VERMEZ

AK Parti İlçe Başkanı Alp’ten önemli sözler

AK Parti Gölcük İlçe Başkanı İdris Alp, geçtiğimiz akşam parti binasında ülke gündemini değerlendirdi. Başkan Alp, yaptığı açıklamada, Millet kutuplaşmaya geçit vermez’ dedi.

Geçtiğimiz akşam parti binasında gerçekleştirilen basın toplantısında Başkan Alp, şu sözleri dile getirdi: “Türkiye’de kutuplaşma meselesi sürekli gündemde tutuluyor ve zaman zaman siyaset üzerinden zaman zaman Kürt meselesi ve mezhepçilik üzerinden Türk toplumunda derin uçurumlar olduğu algısı yürütülüyor. Toplumda dillendirildiği gibi derin bir kutuplaşma oluşmamasına rağmen kimlikten ziyade siyasiler tarafından bir kutuplaşma algısı oluşturulmaya çalışılıyor. Türk toplumunda siyasilerin dillendirildiği gibi belirgin bir kutuplaşma yoktur. Daha ziyade yaşam tarzı ve korkular üzerinden siyaset yapma tarzı mevcuttur. Kutuplaşma toplumun değil belli çevrelerin tutulduğu bir konudur. Türkiye’de kutuplaşma meselesinin sürekli gündemde tutulduğuna dikkat çekildi. AK Parti birliktelik ruhunu öne çıkardığı müddetçe muhalefet partilerinin kutuplaşma üzerinden yaptığı siyasette karşılıksız kalacaktır.”

SEFERBERLİK

Başkan Alp, açıklamasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın geçtiğimiz günlerde dile getirdiği seferberlik çağrısı hakkında düşüncelerini açıkladı. Başkan Alp, “Terörün hesap edemediği aslında anlayamadığı ve hissedemediği şeyler. Onlarda olmayıp bizde olanlar en güçlü yanımız, sezgimiz, bağlarımız ve vatan sevdamız. Yalan dolanlarıyla aklımızı bulandırsalar da, türlü tezgahlarıyla bizi birbirimizden uzaklaştırsalar da, her saldırdıklarında son darbeyi vurmalarını sanıp bizi koparacaklarını sansalar da aksi oluyor ve her zaman birbirimize daha çok sarılıyoruz, ayılıyor ve kendimize geliyor, daha da fazla kenetleniyoruz. İşte bu yüzden ne kadar çabalasalar da bizi birbirimize düşüremeyecekler. PKK’sı, PYD’si, YPG’si, TAK’ı tuku tüm elemanlarını üstümüze salsalar da FETÖ’sü, DAEŞ’i, DHKPC’si hepsi bir araya gelse de doğudan batıdan tüm destekçileri varlarını yoklarını onlara desteğe harcasalar da milletimizi bölemeyecekler. İç savaş çıkaramayacaklar, yeni bir darbeye girişseler de başaramayacaklar. Devleti millete, askeri hükümete, Türk’ü Kürt’e, Kürt’ü Türk’e düşman edemeyecekler. Bayrağımızı indirip, vatanımızı parçalayamayacaklar. Ne yaparlarsa yapsınlar, biz buradayız, burada kalacağız. Biz kararlıyız, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ilan ettiği milli seferberlik halinde teröre karşı safları sıklaştıracağız. Farklılıklarımızla birbirimizi sevip, en çok birbirimizi tutacağız. Aramıza sokmaya çalıştıkları ayrıcalıklara birlikte dur diyeceğiz. Bu ülkede savaş yokmuş gibi yaşamaya devam edip, her an savaş çıkabilirmiş gibi hazırlıklı ve teyakkuzda olacağız. Bir yandan günlük yaşamamızı bizden çalmalarına izin vermeyerek hayatı devam ettirip, öte yandan direncimizi sağlamlaştıracak, gücümüzü arttıracağız. Çünkü başka Türkiye yok. Bizi gidecek başka yerimiz yok. Burayı gözümüz gibi canımız pahasına savunacağız.”

YENİ BİR DARBENİN ZEMİNİ OLUŞTURULUYOR OLABİLİR AMAN DİKKAT

Önce Beşiktaş’ta sonra da Kayseri’de kan kustu terör bir kez daha. Alçakça bir saldırı bu…”Şehitlerimize Allah’tan rahmet ailelerine sabır milletimize başsağlığı diliyorum. Yaralılarımızın da bir an önce sağlıklarına kavuşmalarını niyaz ediyorum.Rabbimden.Şu anlaşıldı: Yalnızca terör örgütlerini konuşarak terör sorunuyla baş edemeyiz. Kuklalardan ziyade kullanan kuklacaları Terörle dünyaya çeki düzen vermeye kalkışan özelliklede Türkiye’ye diz çöktürmeye çalışan terörün ağababalarını konuşturmak zorundayız. Teröre alışmayacağız bu çok iyi bilinsin. Ülkeyi kaosun iç savaşın eşiğine sürüklemek ve yeni bir darbenin zeminini oluşturmak istiyorlar. Türkiye’de iç savaşın güveninin ve kardeşlik ortamının bozulmaması için azımı gayret göstermemiz toplumun kenetlenmesi gerekiyor. Terörle kararlı bir şekilde mücadele devam edilmesi kaçınılmaz. Hem dik durmamız hem de teyakkuzu elden bırakmamız gerekiyor. Türkiye’yi güvenimizde İran’la bir oldubittiyse getirip savaştırmak ve ardından da boğmak istiyorlar. İran’ın yaptıkları kabul edilemez. Adım adım güneyimize yerleşip Akdeniz’e koridor açmasına mazlumları gözünün yaşına bakmadan katletmesine mezhep savaşını kışkırtmasına ve Pers İmparatorluğu hayallerine göz yumulamaz. Ama Türkiye’ye tuzak kuruyor olabileceği de sala göz ardı edilemez.

‘YENİ BİR DARBE YA DA İÇ SAVAŞ! ŞİMDİ DE BUNUN PEŞİNDELER’

‘Ne yeni bir darbe ne de yeni bir iç savaş. Ama böyle bir hedef ile hareket ettiklerini bilmek zorundayız. Bilirsek, farkında olursak, karanlık bir odaya kapanmış olan adamın gözünün içine fener tutup paniklemesini sağlamış oluruz. Bugün ‘ Türkiye iç savaşa mı sürükleniyor?’ diye soranlar 15 Temmuz’dan 4 ay önce, 2 ay önce ‘Türkiye’de bir dahaki darbe ne zaman?’, ‘Güçlenen Generaller Erdoğan’a karşı harekete geçebilir’ başlığı ve kurgusu taşıyan makaleler kaleme almışlardı. ‘ Türkiye’de darbe ne zaman?’ diye sorarken aslında Türkiye’de bir an evvel darbe olsun, demek istiyorlardı. Şimdi de aynı meşum adamlar, yine soru kipiyle kamufle ederek ‘Türkiye’de iç savaş çıksın’ temennisinde bulunuyorlar. Buna, kendini devlet yerine koyma eylemi de diyebiliriz. İç savaş dediğimiz şey, devlet otoritesinin kaybolduğu, vatandaşın devletten ümidi keserek kendi başına hak aramaya yöneldiği durumlarda kendini gösterir. Kayseri’deki alçak saldırı sonrası bazı kentlerde HDP binalarına yönelik saldırılar oldu. İnsanlar terör nedeniyle duyduğu öfkeyi buralardan çıkarmaya yöneldiler. Allah’tan İçişler Bakanlığı çoğu zamanda doğru bir hamle yaparak bu tür eylemlere prim verilmeyeceğini göstermiş oldu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Dolmabahçe Saldırısı sonrası Muhtarlar toplantısında ‘Milli Seferberlik ilan ediyorum’ demişti. Güvenlik güçleri yetkilerini çekinmeden kullanacak, vatandaş da terör örgütlerini faaliyetleri ile ilgili gördüklerini, bildiklerini güvenlik güçlerine aktaracaktı. Ancak art niyetli bazı çevreler seferberlik çağrısını topluma başka türlü göstermeye çalıştı ki Erdoğan bu art niyetli çabaları fark ettiği için olsa gerek seferberlik çağrısı yaparken, birinci amacının milli dayanışma içerisinde hareket etmek olduğu vurgulama ihtiyacı hissetti. PKK’nın en fazla ihtiyaç duyduğu zaman 300 kişiyi toplayamadığı Diyarbakır’da teröre karşı 5000 kişinin yürümesi böyle bir ortamda ilaç gibi geldi.

“KAYSERİ VE İSTANBUL’DAKİ TERÖR SALDIRILARINI KINIYORUZ”

Beşiktaş’taki alçakça saldırının üzerinden bir hafta geçmişti ki hain terör bu kez Kayseri’de yüzünü gösterdi. Önce Polisimiz sonra Askerlerimizi Şehit eden kahpeler yine yüreğimizi yaktı. İstanbul’da ve Kayseri’de meydana gelen saldırılar Türk Milletini derinden üzdü. Milletimizin geleceğine yön verecek adımların atıldığı bugünlerde böyle hain ve sinsice saldırıların meydana gelmesi oldukça manidardır.

RUS BÜYÜKELÇİSİNE SUİKAST RUSYA İLE İLİŞKİLERİMİZİ ETKİLEMEYECEK

Başkan Alp, yaptığı basın açıklamasında Rus Büyükelçisi Karlov’un haince öldürülmesine de değindi ve bu alçak saldırının Rusya ile ilişkimize zarar veremeyeceğini ifade etti. Başkan Alp, “Sadece 10 gün içinde Amerikalı Neo-Con Yazar Micheal Rubin ve ABD Ankara Büyükelçisi Eric Edelman’ın ‘Türkiye’de iç savaş çıkacak’ söylemleri ardından Beşiktaş ve Kayseri terör saldırıları sosyal medyadan provokasyonlar HDP parti binalarına saldırılar ve şimdi de Rusya Büyükelçisi’nin vurulması ülkece süratli bir yerlere çekiliyoruz ama bunu kimsenin başaramayacağını bilmesini istiyoruz. Son dönemde Rusya ile ilişkilerimizin düzeldiği, Suriye ve Halep konusunda anlaşmaya vardığımız zamanlara böyle bir saldırının olması manidar, Rusya’nın böyle bir oyuna gelmeyeceği aşikardı ve nitekim de öyle oldu. Türkiye ile aynı söylemlerde birleşen Putin, bu saldırının Türkiye ve Rusya arasında iyi ilişkilere zarar vermeyeceğini dile getirdi” dedi.