DOLAR
EURO
ALTIN
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Kocaeli °C

BİRBİRİMİZİ NİÇİN İNCİTİYORUZ

03.01.2017
1.125
A+
A-

Aslında insanın içerisinde iki ruh vardır, biri iyi biri kötü. Tıpkı günah ve sevap gibi. Tıpkı sevmek ve nefret etmek gibi. Bu ülke hepimizin. Ortak paydamız tek vatandır. O vatanın paylaşılacak tek karış toprağı yoktur ama bizim gönlümüzde bir sevgi paylaşımı vardır. Sayın Cumhurbaşkanı eğer ülkenin beka sorunu olduğunu üzerine basa basa ifade ediyorsa, istiklal savaşı veriyoruz diyorsa buraya odaklanmak en doğru olanıdır. Türkiye’nin bütün yolları sevgiden geçmediği sürece, ifade edilen istiklal savaşını kazanmakta da çok acı çekeriz. Bu topraklar bizim, onu hiçbir yabancı güce teslim etmeyiz de, eğer sevgi sorunu çekersek, çok ağır bedeller öderiz. Ben Cumhurbaşkanını anlamayanlar derken bir tespitin altını çizmeye çalıştım. Bunu söylerken de sapla samanın karıştırılmaması gerektiğini özellikle ifade ettim ve yine cumhurbaşkanının bir süre önce söylediği at izi ile it izi birbirine karıştı açıklamasına buraya iyi bakın dedim.

ŞİMDİ SIRASI MIYDI KARDEŞİM?

Bakın ülkenin Cumhurbaşkanı bir ve beraber olalım derken, birbirimizi incitecek hareketlerden kaçınmamız gerektiğini de ifade etmiş olmuyor mu? Mesela Rize’nin bütün sorunları bitmişti de tek sorun Atatürk Heykeline mi kaldırılmasına mı kalmıştı? Ne gerek var, olacak şey değil! Toplum bir anda gerildi. Tartışmalar aldı başını yürüdü gitti. E şimdi sırası mıydı be kardeşim, demeyelim de ne diyelim? Bizi bölmek ve parçalamak isteyenlerin ekmeğine yağ sürecek onlara “oh” dedirtecek her türlü eylem ve söylemden kaçınacağız ki, sütü bozuklar fırsat bulmasın. Yılbaşı gecesinde menfur bir saldırıyla karşılaştık. 39 insan hayatını kaybetti. Hemen işi yılbaşı kutlaması haramdır noktasına getirerek yine birbirimizi kırmaya ve üzmeye başladık. Böyle bir olay sonrasında sırası mı be kardeşim? Değirmendere’de yine yılbaşı gecesinde sahildeki kafelere uğrayan bazı insanlar yılbaşı kutlamalarının günah olduğunu anlatmaya çalışıp, söylemlerde bulunmuşlar. E bu olmaz. Bak ben hiç bir yılbaşını bir gazinoda bir barda falan kutlamadım. Hep ailemle birlikte oldum, aile havasının dışına hiç çıkmadım. Ama bir başkası farklı bir kutlama yapabilir, eğlenebilir, şarkı söyleyebilir, iki duble de rakı içebilir. Bana ne? Neticede yılbaşı ile ilgili sözleri içki içilmemesi ile ilgili nasihatleri camilerde vaazlarda dinliyoruz. Orada imam görevini yapıyor. Ama bir menfur saldırı sonrasında da Diyanet İşleri Başkanı “Ha camiye saldırmışsın ha eğlence yerine aynı şeydir, aynı günahtır” diyorsa, o zaman bırak kanun ve nizam çerçevesi içerisinde insanlar nasıl bir yaşam tarzı seçiyorlarsa ona hiç ilişme. Sana ne?

BİR BAŞKA KONU DAHA

Bakın, evet içki haram. Bunu kimsenin inkar ettiği yok. Kişi içki içebilir, sorumluluğu onundur. Sonuçta bu bireysel hadisedir. Allah’la onun arasındadır. E içki içmiyorsun, sürekli kul hakkı yiyorsun, e bu da haram. Üstelik affedilmeyecek tek haram, tek günah işte bu kul hakkıdır. O halde meseleleri kişileştirmeyelim. Sonuçta o içki fabrikaları Türkiye’de rahatça faaliyet gösteriyor. Dolayısıyla hoca çıkıp, dini vaazını verecek doğrudur, içki haramdır doğrudur, ama içene de karışıp müdahale etmek ona saldırmak küfretmekte yanlıştır. Hoca yine çıkar camide haramları sıralarken, şans oyunlarını da içine koyar, hoca bunu söyler çünkü işini yapıyor. Vaazda konu gelmiştir ifade eder, onu da doğal olarak doğru yapıyor, ama hepimiz biliyoruz ki o şans oyunlarından milyonlarca liralık hatta milyarlarca liralık vergi toplanıyor. O vergileri de ülkemizi yönetenler yatırım olarak o hocanın da içinde bulunduğu hatta diyanet işleri başkanlığının da içinde bulunduğu çalışan kesime genel bütçe içerisinden maaş veriyor. Demek ki böylesine konularda birbirimize kem sözler söylemek, kem gözle bakmak yerine hocanın camide söylediği nasihatleri tutmayı başarabiliyorsak, uygulayabiliyorsak içki içmeyelim şans oyunları da oynamayalım. Ama içki içiyorsak şan oyunu da oynuyorsak e bunu da birbirimize küslük ve gerisinden gelebilecek olan düşmanlık malzemesi yapmayalım. Bakın beyler bayanlar, ülkenin Cumhurbaşkanı beka sorunundan bahsediyor, yeni bir istiklal savaşı verdiğimizi ifade ediyor. Hep birlikte buraya odaklansak daha iyi değil mi? O HALDE BUGÜN SABAHLEYİN BİR BARDAK SEVGİ ÇAYI İÇEREK GÜNE BAŞLAYIN, İYİ GELECEKTİR.

 

YAZARIN EKLEMİŞ OLDUĞU YAZILAR
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.