DOLAR
EURO
ALTIN
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Kocaeli °C

BU NEYİN GÖZÜ?

12.12.2017
777
A+
A-

Kiminin gülünce gözlerinin içi güler, kiminin kem gözü vardır nazar eder, gözleriyle haset eder. Ey insanoğlu bu doymak bilmeyen göz, kararmış gönül ve içindeki cilve gözü niye? Para için her şeyi yaparsın, dün onun yanındaydın kral oydu sen de padişah misali soytarısın. Bugün kral buydu, sen yine soytarısın. Acayiptir şu dünya, hiç kimsenin aklına gelmez her geminin bir son durağı vardır. Bal yesen ne olur, sofranda lavaş kiri peynir ile çikita muz olsa ne olur? Huzurla yiyemediğin sürece gelir bir gün bir yerinden çıkar. Bak sokakta genç bir çocuk kış helvasını yarım ekmeğin içerisine koymuş, afiyetle yiyor. Belli ki parası o kadardı, belli ki gücü ona yetti. Sen doymayan göz oldun da ne oldu? Derler ya, ne yaparsan yap yol haritan odur. Eski siyasilerle epey sohbetlerim oldu. Rahmetli Demirel’in şu lafını hiç unutmam “Mahkeme kadıya mülk olmaz” bir de şunu söylerdi, “Keser döner sap döner, gün gelir hesap döner.” Demirel altı kere gitti, yedi kere geldi. Sonunda zirveyi en yüksek makamda tamamladı. Sonuçta gitti. Vehbi Koç’ta gitti, Sakıp Sabancı da gitti. Karun gibi zengin olanlar hiç bir zaman Harun olamadılar. Elleri sürekli başkalarının cebinde, gözleri sürekli hak etmedikleri malların peşindeydi. Ama hayat böyle bir şey. Sonuçta ne ekersen onu biçersin.

AYVA TATLISI

Şekeri olanlar Ayva Reçeli yemezler. Belki Ayva Hoşafı ama Ayva Tatlısı da onlara ağır gelir. O sapsarı güzelim meyvenin daldan kopmuş sade hali pek daha makbuldür. Ben her ayva görüşümde eğer etraftaki ağaçlarda dallar tıklım tıklım dolmuşsa, “İşte bu kış çetin geçecek” derim. Aynı şekilde kestane de öyledir. Onlar bolsa kışta boldur. Peki nereden geçtik, şu Ayva Tatlısına diyeceksiniz. Her şeyin bir panzehri vardır. Allah böyle yaratmıştır dünyayı. Koy Ayva Tatlısının içerisine bol tarçını, şekerin düşer. Sen de hem reçelinin hem de tatlısının zevkine varırsın. Amma velakin ağaçlardaki tüm ayvaları yemeğe çalışırsan, bak işte o fazla gelir. Sen sen ol ki, kararını bil. Daha doğrusu hayat boyunca haddini bil. Aksi takdirde ne kadar tarçın dökersen dök, o sonuçta mısır şurubu gibi kötü bir etkiye dönüşür ki, aç gözlülüğünün kurbanı olursun. Bak, vahşi ormanlardaki aslanlar bile bir bufaloyu yakaladıklarında ancak karınları doyuncaya kadar yiyorlar, sonrasını aç gözlük edip yemeğe çalışmıyorlar. O kalan parça ormandaki diğer canlıların da karnını doyuruyor. Demek ki haddini bilmek önemli, aksi takdirde ayva yiyeyim derken, ayvayı yersin lakin vakit geçmiş olur.

Süleyman’ın Aleyisselam’ın Üzüntüsü

hz.suleymanSüleyman aleyhisselâm’ın oğlu vefat etti. Süleyman aleyhisselâm bundan dolayı şiddetle üzüldü. Bunun üzerine iki melek kendisine geldi. Onun huzurunda hasım şeklinde diz çöktüler. Birisi dedi ki: – Ben tohum ektim. Biçecek vaziyete geldiği zaman bu adam çiğneyip geçti. Ziraatımı ifsad etti.Süleyman aleyhisselâm diğerinden sordu:

– Sen ne diyorsun?

Dedi ki:

– Ben yol üzerinde yürüdüm. Ziraatin üzerine geldim. Sağa sola baktım, gördüm ki yol ziraatin içinden geçiyor.

Süleyman aleyhisselâm ziraat sahibine sordu:

– Neden yola tohum ektin? Bilmez misin halk için yol gereklidir.

Ziraat sahibi:

– Sen çocuğun için neden üzülüyorsun? Bilmez misin ölüm ahiret yoludur!

Bunun üzerine Süleyman aleyhisselâm Rabbine tevbe etti. O günden itibaren çocuğu için üzülmedi.

Ümmetimden Bir Kimse, Bana Bir Salavat Getirse salavatHz. Peygamberimizden (S.A.V.) şöyle rivayet edilmiştir:

— Ümmetimden bir kimse, bana bir salavat getirse, Cenabı Hak bir melek halk edip, o salavatı benim kabrime getirerek: «Ya Rasûlallah! Fülan şehirde, fülan mahallede bir kimse sana bu salavatı getirdi.» der. Ben de, var o kimseye 10 kerre salavat getir, yarın mahşer gününde hesabsız ve azabsiz olarak cennete dahil olsa gerektir derim. O melek daha sonra semaya yükselerek, Hak Celle ve Âlâ Hazretlerine o kimsenin bir kerre salavat getirdiğini arz eder. Cenabı Hak da:

— «Var o kuluma 10 kerre salavat getir.» buyurur. Eğer 10 kerre salavat getirdiğini haber verirse, Hz. Allah o kulunu cehennem azabından halâs ederek cennet ile müjdeler. Ve o salavat-ı şerifenin harfleri sayısınca bir melek yaratır ki, 360 başı ve o kadar yüzü, ağzı ve dili olduğu halde, kıyamete kadar tesbîh u takdîs okuyarak sevabını o kimseye bağışlarlar, buyurdu. (Sallallahu Aleyhi ve Âlittayyibîn’et-Tâhirîne, Ecmaîn)

YAZARIN EKLEMİŞ OLDUĞU YAZILAR
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.