DOLAR
EURO
ALTIN
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Kocaeli °C

ÇETİN GÜROL BAŞARILI BAŞKANDIR

07.08.2018
1.117
A+
A-

Gazeteciler Cemiyetleri her zaman topluma örnek olması gereken kuruluşlardır. Kocaeli Gazeteci profili olarak son derece zengin gazete yapıları olarak ta oldukça güçlüdür. Çatı kurumu olan cemiyet eğer güzel işler yapıyorsa sadece ilde değil, ülke genelinde de örnek teşkil ederek hepimizi gururlandırır. Çetin Gürol’un Başkanlık görevini devralmasıyla birlikte tüm gönüldaşlarıyla yapmış olduğu çalışmaları taktirle izliyorum. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün hayatı boyunca düzenlediği tek basın toplantısı olan 16 Ocak ne kadar gurur verici ki ilimizde gerçekleşmişti. Çetin Başkanın görevi devralmasından sonra 16 Ocaklar çok daha anlamlı ve amacına uygun görkemli törenlerle kutlanmaya başlandı. Türkiye’nin bir çok vilayetinden Cemiyet Başkanları ilimize geldiler. Hem Kocaeli’ni daha yakından tanıdılar, hem de cemiyetin bu yöndeki çalışmalarını taktirle karşıladıklarını bizzat ifade ettiler. Ardından yine yönetim güzel bir olaya daha imza atarak Derince’de Basın Sitesi’nin kurulmasını ve tamamlanmasını sağladı. Yönetim Kuruluna baktığımızda çalışmaların özveriyle gittiğini görüyorsunuz. Şimdi ise bir erken Genel Kurul gündeme geldi. Çıtanın bu kadar yükseldiği Türkiye’nin gıptayla takip ettiği Kocaeli Gazeteciler Cemiyeti’nde neden böylesine söylentilere muhatap olundu, anlamak biraz zor. Eğer ortada bir başarısızlık varsa, cemiyetin adını farklı manalara taşıyacak olaylar varsa, dersiniz ki bir değişime gitmekte fayda var. Lakin bunlar yoksa, güzel insanlar büyük bir özveriyle çalışıyorsa neden böyle şeyler gündeme getirilmek isteniyor, onu anlamak hiç kolay değil. Üç yıllığına seçilen bir yönetimin böylesine başarılı çalışmalar sonrasında görevine devam etmesinde ben şahsen fayda görüyorum.

Küçük ve Büyük Yumurta

Ülkede kriz olunca, iki genç Türk gazeteci yurt dışına çıkmış. Birkaç hafta barlarda zaman geçirip, hayatın tadını çıkaran iki kafadar, paraları bitince, iş aramaya başlamışlar. Bir gün, iki gün, bir hafta, iki hafta derken, iş bulma ümitleri iyice kırılan Türk gazeteciler “Çiftlikte çalışacak işçi aranıyor” diye bir ilan görünce, hemen koşarak gitmişler. Çiftlik sahibi, bunları tepeden tırnağa şöyle bir süzdükten sonra ellerine birer kürek tutuşturmuş, büyükçe bir ahırın kapısına götürmüş ve demiş ki:

– Bu ahırdaki gübreyi, 50 metre ilerideki kuyuya taşımanızı istiyorum. Bu iş için size her çalışma saati için 5 Euro ücret, günde üç öğün yemek ve yatacak yer de veririm.

Umutsuzluktan umuda ulaşan bizim genç gazeteciler, bir haftalık işi iki günde bitirivermişler. Ahır pırıl pırıl olmuş. Bizimkilerin çalışmalarından son derece memnun olan çiftlik sahibinin ağzı kulaklarındaymış ve çiftlikte sürekli iş önermiş. Bizimkiler, bir daha sokaklara düşmemek için kabul etmişler. Adam, bu sefer onları bir tavuk çiftliğine götürmüş. Makinenin başına gelmişler ve patron işin nasıl yapılacağını anlatmaya başlamış:

– Size basit bir iş vereceğim çocuklar, şu düğmeye basın, yürüyen bant çalışmaya başlar. Önünüzde iki kutu var; iri yumurtaları sağ taraftaki kutuya, küçük yumurtaları sol taraftaki kutuya koyacaksınız. Yumurta kutuları dolunca, bantlayıp ait oldukları kolilere yerleştireceksiniz.

Çiftlik sahibi işi tarif ettikten sonra çekip gitmiş. Bizimkiler de makinenin birer tarafına geçmişler ve düğmeye basmışlar. Yürüyen bant çalışmaya başlamış, önlerine gelen bir yumurtayı gören iki gazeteci başlamış tartışmaya:

– Bu yumurta büyük.

– Hayır, bu yumurta küçük.

– Yahu sen benden daha mı iyi bileceksin? Bu yumurta büyük işte!..

– Hadi be sende!.. Küçük işte!..

Bunlar tartışırken, yumurta bandı akmaya devam etmiş ve yumurtalar çöp tenekesine düşmeye başlamış. Tam o sırada yanlarından geçen çiftlik sahibi bakmış ki; onlarca yumurta boşa giderken, bizimkiler hâlâ ellerindeki bir yumurtayı tartışıyormuş. Telâşla koşup bandı durduran çiftlik sahibi öfkeyle sormuş:

– Ne yapıyorsunuz?

Gençler şaşkın şaşkın bakınca, iyice sinirlenmiş ve tekrar sormuş:

– Siz Türkiye’de ne iş yapıyordunuz?

Bizimkiler cevap vermiş:

– Gazeteciydik!..

– Gazeteci olduğunuz belli oluyor; birbirinizle tartışmayı çok iyi beceriyorsunuz ama, iyiyle kötüyü ayırt etmeyi bir türlü beceremiyorsunuz!..

 

Emin Olmak İçin

Avukat, müvekkiline telgraf çekti: “Basınız sağ olsun. Karınızın gömülmesini mi, mumyalanmasını mi, yoksa yakılmasını mi sağlayalım?”

Ertesi gün şok cevap geldi: Emin olmak için üçü de yapılsın.”

 

TEMELİN TAVUKLARI

Temel tavukçuluk yapmaya karar vermiş ve şehirden 1000 tane tavuk almış köyüne gelmiş ve bunları bacaklarından toprağa gömmüş ve sulamış ancak 2 gün sonra bir bakmış tavukların hepsi ölmüş . Bu duruma çok kızan ve ne yapacağını bilemeyen Temel hemen Trabzon’daki ziraat odasına durumu anlatan bir yazı yazmış yazıda tavukları toprağa ayaklarından gömdüğünü ancak tavuklarının öldüğünü yazmış . 2 gün sonra Trabzon’dan yanıt gelmiş : Yazdığınız mektup elimize ulaştı . Durumu anladık ancak daha iyi bir araştırma için lütfen topraktan örnek yollayınız …

YAZARIN EKLEMİŞ OLDUĞU YAZILAR
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.