20 yıl önce depremde eşini kaybetti YAŞAMA ÇOCUKLARI İÇİN TUTUNDU

20 yıl önce depremde eşini kaybetti

YAŞAMA ÇOCUKLARI İÇİN TUTUNDU

Asrın felaketi olarak adlandırılan 17 Ağustos 1999 Gölcük Depremi’nde 8 yıllık eşini kaybeden ve 2 çocuğuyla yaklaşık 2.5 saat sonra enkazdan çıkabilen Değirmendere Yalı Mahallesi Muhtarı Nuran Zaim acısını mahallesinde yaşayanların yardımına koşarak atlatmaya çalışıyor.

17 Ağustos 1999 Depremi Gölcük’te büyük can ve mal kaybına neden olurken, depremde 8 yıllık evli olduğu eşi Rasim Zaim’i kaybeden ve iki çocuğuyla yaklaşık 2,5 saat sonra enkaz altından çıkarak yaşama tutunan Nuran Zaim, yaşadığı acılara rağmen hayata küsmeyerek yaşam mücadelesini sürdürmeye devam ediyor. Değirmendere Yalı Mahallesi’nde  3 dönemdir muhtarlık yapan Nuran Zaim,  mahallede yaşayanların yardımına koşarken insanlara yardımcı olmanın kendi dertlerini unutturduğunu ifade etti.

“Eşimi gömleğinden tanıdım”

Değirmendere Yalı Mahallesi’nin başarılı Muhtarı Nuran Zaim, Depremde çok sevdiği eşi Rasim Zaim’i kaybetmenin acısını hala içinde hissettiğini ifade ederek, yaşadıklarını şöyle anlattı: “Depremde eşimi kaybettim, 2,5 saat sonra ben çocuklarımla beraber enkaz altından çıktım. Komşularım öldü. Çevrede bulunan bütün binalar yıkıldı. Bizim için deprem çok acıydı. Deprem anında eşim Kavaklı Sahili’ndeydi. Eğlence kulübünün açılışında olacaktı fakat gece yarısı fikir değiştirip sahildeki bir binaya gitmişler. Eşimle birlikte 28 kişi aynı yerde vefat etti. Deprem anında bina denize çökmüş. Eşimin cenazesi 9 gün sonra denizden kepçe ile çıkarıldı ve ben eşimi gömleğinden tanıdım”  dedi.

“Her 17 Ağustos yaklaştığında ben yine o günü yaşıyorum”

Nuran Zaim depremden sonra yaşama yeniden tutunduğunu ifade ederek, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Eşimin saatini 20 yıldır kolumdan çıkarmıyorum. Yaşama çocuklarım için tutundum. Çünkü yaşama sebebim onlardı. ‘Sen güçlüsün, sen yaparsın’ diyerek kendimi bu şekilde hazırladım. Burada eski muhtarımız ile çalışmaya başladım. Daha sonra seçime girip kazandım. Kendimi hep insanlara ve işime verdim. 2013 yılında Kocaeli’nin en başarılı muhtarı seçildim, 2017 yılında da Türkiye’nin en başarılı muhtarı seçildim, onun dışında da daha küçük başarılarım da oldu. Muhtarlık gönül işi olduğu için gönlümü vererek çalışıyorum.Herkese koşmaya çalışıyorum, insanlara yardım ettikçe kendi derdimi unutuyorum. Her 17 Ağustos yaklaştığında ben yine o günü yaşıyorum. Aynı acıları yaşıyorum. Eşimle birlikte ölen insanlarımızı, kaybettiklerimizi düşünüyorum. Binaları ve insanları düşünüyorum. Bu olaydan hiçbir şekilde ders almadığımızı düşünüyorum. Hala zaman zaman rüyalarıma giriyor çünkü bizim üzerimizde artık yapıştı bu. Zemin katlarda bile duramıyorum. Çünkü o anı yaşıyorsunuz. Basıyor ve gece uykunuzdan uyanmak zorunda kalıyorsunuz. Umarım bundan sonra bir daha böyle bir şey yaşanmaz dünyanın hiçbir yerinde” dedi.