DOLAR
EURO
ALTIN
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Kocaeli °C
Reklam

Zorunlu ama Gölcük’te evlerin yarısında DASK YOK!

Zorunlu ama Gölcük’te evlerin yarısında

DASK YOK!

Asrın felaketi olarak adlandırılan 17 Ağustos 1999 Gölcük Depremi’nin üstünden 20 yıl geçmesine rağmen ilçemizde bulunan evlerin birçoğunda Zorunlu Deprem Sigortası DASK’ın bulunmadığını ifade eden Çelikkol Sigorta’nın sahibi Seher Çelikkol, “ DASK’ın zorunlu olmasına rağmen ne yazık ki Gölcük’te bulunan konutların %50’nide DASK bulunmamaktadır” dedi.

17 Ağustos 1999 tarihinde yaşadığımız ve asrın felaketi olarak adlandırılan Gölcük Depreminden sonra 2000 yılında kurulan Doğal Afet Sigortaları Kurumu( DASK) ile konutlara artık zorun deprem sigortası yapılması gerekirken, en büyük acıyı yaşayan Gölcük’te Zorunlu Deprem Sigortası olan DASK’a %50 oranında bir ilgi var. Konu hakkında açıklama yapan Çelikkol Sigorta’nın sahibi Seher Çelikkol, “Bu %50’lik kısmın %30’luk kısmı zaten Konut Kredisi çekildiği için bankalar tarafından otomatik yenilendiği için var. Aileler genellikle yeni evlerine taşındıkları zaman elektrik, su, doğalgaz faturalarını açtırmak için DASK yaptırıyor ve bir sonraki yıl poliçelerini yenilemiyor” dedi.

Türkiye’nin Deprem Gerçeği

Türkiye, topraklarının yüzde 98’i aktif ve farklı deprem kuşakları üzerinde yer alan bir deprem ülkesi olduğunu ifade eden  Çelikkol Sigorta’nın sahibi Seher Çelikkol, “ Büyük can ve mal kaybıyla sonuçlanan 1999 yılındaki 17 Ağustos Marmara ve 12 Kasım Düzce depremleri, bu gerçeğin acı hatıraları olarak hala belleklerimizdedir. Kısa aralıklarla gerçeklesen bu iki büyük afetin Türkiye’de deprem bilincinin artmasında önemli bir yeri vardır. Ülke ve birey olarak yaşadıklarımıza bakıldığında, deprem öncesinde gerekli önlemleri almış olanların depremden sonra hayatlarına kaldıkları yerden, umutla devam edebildiğini gözlemleyebiliriz. Depremlerin nasıl meydana geldiğini öğrenerek, riskleri hakkında bilgi edinerek ve hazırlıklı olarak depremden korunmak mümkündür. Deprem de tıpkı diğer doğal afetler gibi hayatımızın değişmez bir gerçeğidir. Depreme karşı gereken önlemleri alırsak, can ve mal kayıplarını azaltabilir, hatta engelleyebiliriz. Unutmayalım ki deprem öncesinde, sırasında ve sonrasında sergileyeceğimiz doğru davranış biçimleri hem hayat kurtarır hem de maddi kayıpları azaltır. Deprem felaketi nedeniyle yaşadığımız acılarla tekrar karşılaşmamak için mutlaka binalarımızın sağlamlığına ve güvenilirliğine dikkat etmeli, belli dönemlerde denetim yaptırmalı, evde, okulda ve işyerinde deprem planımızı önceden hazırlamalı, yapısal olmayan risklere karşı önlemimizi almalıyız. 2000 yılında kurulan Doğal Afet Sigortaları Kurumu (DASK), ülkemizde Zorunlu Deprem Sigortası edindirme, uygulama ve yönetimi faaliyetlerinden sorumlu tüzel kimlikli bir kamu kuruluşudur” dedi.

“Deprem geçecek, hayat devam edecek” 

DASK Deprem geçecek, hayat devam edecek yaklaşımından yola çıkarak, deprem sonrasında vatandaşların yaşamının kaldığı yerden yeniden güvenle devam edebilmesini amaçladığını ifade eden Çelikkol Sigorta’nın sahibi Seher Çelikkol, “ Zorunlu Deprem Sigortası ile deprem ve depremden kaynaklanan yangın, infilak, yer kayması ve tsunami risklerine karşı, sigortalı konut sahiplerine maddi güvence sağlar. İster oturulamaz durumda ister kısmî hasarlı olsun, bina zararını en hızlı şekilde tazmin ederek, yaşamın normale dönmesine aracılık eder. DASK, Zorunlu Deprem Sigortası’nın yaygınlığını ülke genelinde birlikte çalıştığı sigorta şirketleri, bunlara bağlı acenteler ve banka şubelerinden oluşan dağıtım ağıyla artırırken, uyguladığı düşük prim maliyetleriyle de herkesin bu güvenceye sahip olmasını kolaylaştırmayı hedefler”.

Zorunlu Deprem Sigortası sosyal sorumluluğumuzdur

Sigortalandırma faaliyetlerini, kamuoyunu bilinçlendirme etkinlikleriyle de destekleyen DASK, Zorunlu Deprem Sigortası’nın her şeyden önce hepimizin sosyal sorumluluğu olduğunun altını çizer. Depremin son 60 yıl içerisinde ülkemizde en sık rastlanılan afet türü olması, neredeyse tamamı deprem bölgesindeki ülkemiz için beklenmedik bir durum değildir. Üstelik deprem yapısı gereği, sadece bulunduğu bölgeyi değil, ülkeyi de ekonomik olarak sarsabilecek şiddette bir afet türüdür.  Zorunlu Deprem Sigortası birey bazında mesken güvencesi sunarken, ülkemiz için de bir teminat havuzu oluşturulmasına çalışır. Özellikle deprem sonrasında büyüklüğü önem kazanan bu finansal havuz, bizim yaşadığımız yerde olmasa da, başka yerde gerçekleşen depremlerdeki ihtiyaç sahiplerinin de garantisi olma niteliği taşır.  Kendi güvencemizi temin ederken, deprem bölgelerine de etkin şekilde yardımda bulunabilmemize olanak tanıyan DASK, sosyal dayanışma bilincinin yaygınlaştırılmasını başlıca sorumluluğu olarak görür.  Zorunlu Deprem Sigortası, yaşadığınız binada depremin meydana getirdiği maddi zararları karşılamaya yönelik bir teminat sistemidir. Bu sayede yaşamın deprem öncesindeki temel standartlarında devam edebilmesi amaçlanır. İhtiyaçların en etkin ve hızlı şekilde giderilmesi için devletin ve sigorta sektörünün işbirliği ile oluşturulan bu sistemin başlıca hedeflerini şu şekilde sıralamak mümkündür:

  • Kapsamdaki bütün konutların, ödenebilir seviyedeki primlerle, depreme karşı güvence altına alınması
  • Yurtiçinde risk paylaşımının sağlanması
  • Deprem hasarlarının ülkemize getireceği mali yükümlülüğün, sigorta yoluyla, uluslararası reasürans (yeniden sigortalama) ve sermaye piyasalarına dağıtılması
  • Devletin, depremlerden -özellikle deprem sonrası afet konutları inşasından- kaynaklanan mali yükünün azaltılması
  • Devletin mali yüklerinden kaynaklanan vatandaşa yansıyacak muhtemel ek vergilerin önlenmesi
  • Sigorta sisteminin, sağlıklı yapıların üretiminde teşvik edici bir araç olarak kullanılması
  • Deprem hasarlarının karşılanmasında uzun vadeli kaynak birikiminin temin edilmesi
  • Toplumda sigorta ve sosyal dayanışma bilincinin gelişmesine katkıda bulunulması

Deprem gerçeğiyle yaşamak zorunda olduğumuz ülkemizde tüm bu hedeflere birlikte ulaşabilmemiz, deprem sonrasında birey ve ülke genelinde daha fazla güvenceye sahip olabilmemiz için Zorunlu Deprem Sigortanızı yaptırmayı unutmayınız.

Deprem yaşayan illerde sigortalık oranı

Ülkemizde en çok deprem yaşayan iller ve sigortalılık oranı hakkında bilgi veren Çelikkol, “ Türkiye Genelinde sigortalılık oranı %50’dir. İlleri ele alacak olursak,  Tekirdağ %75 Bolu %82 Yalova %81 Düzce %97 Erzincan %61 Ardahan %66 Erzincan %61 Kütahya %35 Kocaeli %62 Çanakkale %64 Elazığ %35 Van %42 oranında sigortalı konuta sahiptir. Geçen sene olduğu gibi bu senede %97 oranında sigortalılıkla Düzce birinci sıradadır” dedi

ÖRNEK FİYAT

Zorunlu Deprem Sigortası DASK’ın yıllık ödeme miktarı hakkında örnek fiyat listesi çıkaran Çelikkol Sigorta’nın sahibi Seher Çelikkol, Kocaeli Gölcük’te Betonarme 100 metrekare  2007 sonrası bir bina için 186,22TL., 1975- 2006 yaş arası bina için ise  205,80 TL.’lik bir ödeme çıkmaktadır. Aslında Zorunlu Deprem Sigortası, konutlarda 190 bin TL’ye kadar sağladığı güvence ile emeklerin ve birikimlerin havaya uçup gitmesinin önüne geçiyor” dedi.

İsim: Serap DURUKAN

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.