DOLAR
EURO
ALTIN
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Kocaeli °C

BAŞLAMAYA BAŞLAMAK

23.07.2020
1.113
A+
A-

BAŞLAMAYA BAŞLAMAK                                                                                                           

Yaşarken yenilenmeye ve değişime ihtiyaç duyarız. Bir şeylerin artık değişmesinin gerekliliğine inanırız. Yenilenme zamanı gelmiş, yeni olanların enerjisine ihtiyaç duymuşuzdur. Bunun için bir yerlerden başlamak gerek.

Nereden, nasıl, ne zaman ve hangisinden başlayacağımızı bilemiyor olsak bile bir şeyler yapma ihtiyacını hep duyarız.

İsteyip de yapamadığımız, yapılacaklar listesi vardır elimizde. Başlamaya niyet ederiz bir türlü başlayamayız. Kullandığımız mobilyalara bakar, “bunları değiştirmenin zamanı geldi” deriz. Ya da diyet yapmanın zamanı gelmiştir, belki spor yapmanın da.

Nedense başlayamayız.

Başlamak her zaman gayret gerektirir. Sadece istemek yetmez. Eğer tutku ile istiyorsak onun için bir şeyler yapmalı çaba harcamalı ve yılmadan, vaz geçmeden istediğimiz sonucu elde edene kadar ilerlemeliyiz.

Güne başlamak için, şöyle miiiiis gibi bir kahvaltıya ne dersiniz?

Bu yüzden pazar kahvaltılarını çok severim. Ailenin bir arada olduğu, sindirerek yediğimiz, tadı sohbetinde olan o pazar gününe huzurla başlamanın keyfine doyum olmuyor. Gün içinde her sabah güne zinde başlamak, bizim için yararlı besinlerle zenginleştirilmiş bir kahvaltıyla başlar. Özellikle çocuklarımız için bu olmazsa olmazlarımızdandır. Her ne kadar her sabah aynı özeni tutturamasak da çocuklarımızın gelişimi için yararlı olan besinleri mutlaka yedirmemiz gerekiyor. Çevremde buna özen gösteren annelerimizi gördükçe mutlu oluyorum. Ne var ki sabahları sadece sütle ıslatılmış kahvaltılık gevreklerle güne başlayan çocuklarımız da var.

Diyete başlayabilmek de çoğumuzun arzu ettiği, zaman zaman girişimlerde bulunduğu bir eylemdir. Hep başlarız, başlamaya niyet ederiz. Nasıl yapacağımızı, hangi yöntemleri uygulayacağımızı, bu programımızı destekleyen hareketlerimizi de planlar başlamaya hazır hale geliriz. Buraya kadar çok güzeldir. Ancak uygulamak, istekle, tutkuyla devam edebilmek ve istediğimiz sonucu elde edebilmek için başlamaya başlayabilmek daha da güzeldir.

“Diyete başlıyorum.” Kim bilir kaç kez söyledik, kaç kez niyet ettik. Tam başlıyorken vazgeçtik ya da erteledik. Bu pazartesi ya da bu aydı başlama tarihimiz. Başladık ama neden sürdüremedik?

Neydi bize yediren? Acıktığımızda aklımıza gelen tatlar mı, daldığımız düşünceler mi?

Diyetle birlikte spora da başlarız. İster yürüyüş, ister yüzme ya da bisiklete binme olsun yeter ki başlayalım. Hangi sporu yapsam acaba diye düşünür, hangisiyle hemen kilo veririm diye sorarsanız, bana göre en iyi zayıflatan spor, yapabileceğimiz spordur. Çünkü başladığımızda devam ettirebilmek önemlidir. Kimileri zayıflamak için, kimileri de sağlık için ister ve her ikisi de güzel sonuçlar yaratır, başlayabilmişsek eğer.

Okumaya başlamak da yenilenmek, değişmek, gelişmek için çok güzel keyif verici bir eylemdir. Dönüşüm için en önemli davranış biçimi okumaktır. Bir kere tadını alsanız bırakamazsınız. Bana göre “Okumaya başlamak” İsteyip de vakit bulamamaktan şikâyet ettiğimiz kandırmacadır, tembelliktir ya da okumanın tadını alamamaktır. Aslında okumak, boş zamanların eğlencesi değildir. Okumak, okumak için özel zamanlar ayırdığımızda anlam kazanır. Bizi geliştirir, değiştirir, dönüştürür. Okumaya başladığınızda aklınıza pek çok şey gelir ve bir türlü başlayamazsınız. Sizi okumaktan caydıran içsel düşünceler sıraya girer. Eğer bu caydırıcı düşüncelere uymadan, sabırla üstesinden geliyor, devam ediyorsanız işte tam da bu nokta da iradenizi kullanmış oluyorsunuz, kendinizi kutlar mısınız lütfen.

Çocuklarımıza faydalarını en iyi şekilde anlattığımız bir konudur okumak ama sadece anlattığımız. Anlatmak yerine rol model olmayı denesek nasıl olur sizce?

“Okula Başlamak.” Büyürken zenginleştiğimiz ikinci yuvamız.

Ders çalışmaya başlamak da öğrencilik yıllarımızda en zorlandığımız şeylerden biriydi. Aklımızda bir sürü düşünceyle dersin başına oturamazdık. Okula başladığımız o ilk günler, elimizin kalem tutmaya başladığı anlar hiç kolay değildi. Bin bir güçlükle yazmaya başlamak, belki de başlayabilmekti asıl zor olan.

Elinde kalem, önündeki defteri inceler, bir oturur bir kalkar, nereden ve nasıl başlayacak bilemez. Yapmak istemez, kıvranır durur, çizginin altından mı, üstünden mi başlamalı acaba?

“Ben gelmek istemedim annem getirdi beni buraya.” İşte onun için bütün sorun budur, öyle çaresiz, öyle duygulu, öyle sevimli sorar ki içinize almak istersiniz.

Buna benzer başlangıçlarımız vardır hayatta. İstesek de istemesek de hayatın bir yerinden başlamak zorundayız. Pek çok ilkler vardır yaşanmaya başlanacak.

Bazen isteyerek yenilersiniz kendinizi, bazen yeni başlangıçlara sürüklenirsiniz istemeyerek. Hüzünle birlikte yeni beklentiler, yeni umutlar, yeni hedefler çıkar karşınıza başlamak için..

Hayal ettiklerinize başlamak istersiniz ki olmadığında yine başlarsınız, bu defa da üzülmeye başlarsınız.

“İstemek, İstiyorum’ demek değil, harekete geçmektir.” der A.Maurrois “

A.Maurrois,’nin dediği gibi harekete geçersek umutlarımızı, hedeflerimizi büyütürüz. Dönüşüme adım atmış oluruz. Güzel alışkanlıklar ediniriz.

Bir kere denemek bile harekete geçmektir. Olmadı, bir kere daha, olmadı yine, yine vazgeçmeden her daim.

Başlangıçlardır bizi sonuçlara götüren.  Yönü belli olmayan bir yelkenin içinde rüzgâra kapılıp gitmek istemezsiniz değil mi? 

Eğer hangi amacı istediğimizi bilmezsek hareketimizi belirleyebilir miyiz?  O zaman bir amacımız olmalı,  bir niyetle başlamalı her şey.                                                                                               

Her neye başlıyorsak amacımızla ilgili bir niyet başlatalım. Yapacağınız herhangi bir işiniz için ya da ütülenecek çamaşırlarınız mı var? Hadi o zaman,” Ütüye başlamamı engelleyen düşüncelerimi kabul ediyorum ancak buna şimdi başlayıp otuz dakikada bitiriyor ve hatta yerleştirebiliyor olmama niyet ediyorum.”, gibi niyet edebiliriz. Bende yazmaya başlarken niyet ettiğim süremin sonuna geldim. Başlamaya başlayacaklarım var benim de..

Sevgiyle kalın, dünden daha iyi kalın… Başlamaya başlayabilmeniz dileğiyle, (aysuazak@hotmail.com)

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.