Ali Serbes’i anıyoruz
Bazı insanlar vardır. Efsane gibi yaşarlar. Aslında onlar bir tarihtir. İşte ilçemizin güzel kuruluşlarından Özserbesler’in kurucusu Rahmetli Ali Serbes de o efsanelerden biri. Balkanlarda zulüm altında geçen bir hayat sonrasında Türkiye’ye başlayan göç yine bin bir tehlikelerden sonra ana vatanımız dedikleri Türkiye’ye kavuşmak. Bir tarih ansiklopedisi gibi olan Ali Serbes’e benim tabirimle Ali Dayı ile uzun uzun sohbetlerimiz olurdu. Son derece müşfik bir kalbi, güzel bir gönlü vardı. Benim tatlı sevdiğimi bildiği için de meşhur tulumbalarını yaptı mı “Gel bakalım yeğen” diye çağırır, ben yer o anlatırdı. Böylesine insanlar çok fazla bulunan tiplerden değil, özel insanlar. Kimsenin kalbini kırmadan, dostça sürdürdüğü hayatını bundan 18 yıl önce bir bilge adam gibi sonlandırdığında geride çok güzel dostlar biriktirmişti ki onu hep rahmetle anıyoruz. Bugün aynı müessese aynı anlayış ve ruhla oğlu Fahrettin Serbes ve torunları Ercan ve Yavuz Serbes ile yollarına devam ediyor. Babadan oğula geçen yolda Fahrettin Abi’nin nasıl özverili çalıştığını ve bugüne kadar çocuklarıyla birlikte aynı çizgiyi nasıl koruduğunu hepimiz biliyoruz. Ali Dayı zorluklarla geçen hayatında dimdik ayakta duran bir adam gibi adam olarak vefat ettiğinde, yeni nesil aldığı emaneti o güzel bayrağı ileriye taşıyacak şekilde sürdürürken, Ali Dayı’ya aramızdan ayrılışının 18. Yılında bir kez daha rahmet diliyor ruhu şad mekanı cennet olsun diyorum.