10045,70%-0,37
32,45% 0,22
34,63% 0,15
2388,41% 0,36
3886,52% 0,00
CHP Gölcük İlçe Başkanı Mine İşeri gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu. Başkan işeri AB, İngiltere , Japonya gibi ülkelerin talep etiği aşı miktarı ve tercih ettikleri firma yerine ülkemizin talep ettiği aşı miktarı ve seçmiş olduğu firmadan dolayı endişeleri olduğunu ifade etti.
“Seçilen firma ve verilen sipariş miktarı düşündürücü”
CHP İlçe Kadın Kolları Başkanı Mine İşeri yaptığı açıklamada, “ Covid-19 virüsü ile mücadelemiz 8 ayı geçmiş durumda. Artan vaka ve vefat sayıları hepimizi endişelendirmekte ve durumun kontrolünü kaybettiğimizi doğrulamaktadır. Hükümetin aldığı önlemler yürüsün ülkemiz üzerindeki etkisini azaltmaya yetmemektedir. Geçtiğimiz günlerde Covid-19 salgınında 3 aşı araştırma ve geliştirme grubu, % 70 ile % 90 arasında başarıya ulaştığını duyurdu. Dünya Sağlık Örgütü, aşırı talep nedeniyle fakir ve kırılgan ülkelerin aşı tedariğinde geride kalma riski bulunduğunu duyurdu. AB 860 milyon, İngiltere 145 milyon, Japonya 290 milyon aşı siparişi verirken, Türkiye’nin 10 milyon aşı tedariği adımı atması ve üstelik bunu diğer tüm ülkelerin tedarik ettiği faz aşamalarında sona gelinmiş Bianteck ve pfizer yerine Sinovac firmasıyla anlaşmaları, bir vatandaş olarak endişe vermektedir. Diğer ülkeler nüfusunun 2 katından fazla sipariş verip vatandaşına güven verirken, ülkemizin kendi nüfusuna yetecek düzeyde aşı talebinde bulunmaması şaşırtıcıdır. Ayrıca Çin menşeli Sinovac firmasının ürettiği aşı Brezilya’da 3 Bin gönüllü üzerinde denenip beklenmedik yan etki nedeniyle 10 Kasım’da durdurulup 12 Kasım’da yeniden başlamıştır. Tüm dünyanın tedarik ettiği birinci ve güvenilir faz aşamaları tamamlanmış bir aşı yerine böyle Mesnetsiz bir aşının tercihi merak ve endişe uyandırıcıdır” dedi.
“Hükümetin daha çok vatandaşı yanında olmasını bekliyoruz”
Başkan İşeri sözlerinin devamında, “ Pandemi döneminde en çok akla gelen ve vatandaşın endişesinin temelini oluşturan bir diğer konu da yasaklar sebebiyle oluşan ekonomik daralma ve yoksulluktur. Bunun akabinde bu durumun tahribatını gidermek için oluşturulan işsizlik sigortası fonu ( İSF), istihdam ve gelir kaybı gibi belirli durumlarda gelir desteği sağlamaktadır. Ancak pandemi sürecinde işsizlik fonundan bu desteği almak için bir sürü şartlar oluşturulmuş, üstelik verilen destek onun bütçesine bakıldığında sinek vızıltısı niteliğindedir. 2 milyon işçiye 1. 168 TL vermeyi çözüm olarak gören hükümet 132 milyar TL’lik toplanan paranın, vatandaşın vergi verir kendi tırnakları ile birikmesine sebep bu paranın 7 milyar TL’sine bile sahip olamadığını ve hükümetin bu parayı kendi işçisine, emekçisine ödemeye çekinirken yap-işlet-devretli projelerle Cumhuriyet’in ileriki dönemlerde ağır ülke olacak olan proje sahiplerine ödeme yapmaktan çekilmemesi ve döviz ve kur farkının kaynağı bu şekilde başkalarına yedirmesi hükümet devlet ve vatandaş üçlemesinin vahim ilişkisini kanıtıdır” dedi.