FECRİ ABİMİN ARDINDAN
Hayatın insanı neyle karşılaştıracağı belli olmuyor. İnsanlar bir varmış bir yokmuş gibi. Dayımın oğlu Fecri Saral erken denecek bir yaşta göçüp gitti. 35-40 gün önce Gazetede sohbet etmiştik. Gayet iyiydi. meğerse değilmiş. Henüz 1 ay olmadı, doktora gittiğinde kanser olduğunu öğreniyor. Kocaeli Üniversitesi’nde kemoterapi görürken vücut tabi oldukça zayıflıyor. Bir de orada virüs kapınca ufak ufak yoğun bakıma alıyorlar. Bizler iyileşme umuduyla beklerken biranda entübe edildiğini öğreniyoruz ve orada bir gün kaldıktan sonra hayatını kaybediyor. Her zaman kendini değil etrafını düşünen her zaman etrafına kol kanat geren herkesin iyiliğini isteyen son derece güzel bir insandı. Olmuyor işte hayat bir yerde alelacele alıp götürüyor insanlar. Saral ailesinin gerçekten övündüğü beyefendi bir adamdı Fecri abim. Çocukluğumuz beraber geçmişti. Gençlerbirliği Spor Kulübünün hem kurucusu hem de efsane Genel Kaptanlarından biriydi. Her zaman işini en iyi şekilde yapmaya çalıştı. Gölcük’ü gezin dolaşın bir Allah’ın kulu hakkında en küçük bir kem söz söylemez. Herkes iyiliğinden güzel insan olduğundan arkadaş ve dost canlısı olduğundan bahseder. Dayım ve yengemin gitmesinden sonra can yoldaşı Fecri abim olmuştu. Onun yol arkadaşıydı ve sonunda torunlarına da tam doyamadan göçüp gitti. Dayımın oğlu Ercüment Saral, Engin Saral, Sevgi ablam ve yine Dayımın Kızı Sevim Güler. Çok zor ama duadan başka bir şey yapılamayacak olan bu hayatta onu rahmet şükranla anmaya devam edecekler. Yeri tabi ki doldurulmaz ne diyelim Allah gani gani rahmet eylesin. Mekanı cennet ruhu şad olsun.