HEDEFE ULAŞMAK İÇİN…

Sizde hedeflerine bir türlü ulaşamayan, milyonlarca kişiden biriyseniz, bunun sebebi

“şevki kıran” birkaç basit tutum olabilir.

Hepimizi etkileyen, hedefe ulaşmak için üstesinden gelmek zorunda olduğumuz 4 şevk düşmanı var :

1. Güvenliğimizi kaybetme korkusu : Sahip olduğumuz güvenliği kaybetmekten o kadar çok korkarız ki, peşinde koştuğumuz daha güçlü güvenliği elde etmek için ondan vazgeçemeyiz.

Aslında hayatta başa çıkma yeteneğimiz ölçüsünde güvendeyiz ve güvensizliği yönetme becerimizin izin verdiğinden daha güvende olamayız.

Bunun anlamı, istediğimiz şeye sahip olmak için elimizdekini feda etmemiz gerektiğidir.

Herhangi bir şeyden vazgeçmeyi reddedersek, yeni başarılar için gerekli zaman, para ve enerjiyi nereden temin edeceğiz?

• Başarısızlık korkusu : Kaç kez başarısız olacağınız korkusuyla bir şey denemekten vazgeçtiniz? Çoğumuzun başarının gerektirdiği çileyi kabul etmek yerine vasat hayatlara razı olması yazık değil mi?

Korkularımıza meydan okumalıyız ve her korkuyu sonsuza dek fethetmeliyiz.

Çok geçmeden korkuyu her fethedişinizde sonrakini alt etmek kolaylaşacaktır. Unutmayın : En çok korktuğunuz şeyi yapın, sonuçta o korkuyu kontrol edeceksiniz.

• Kendinden şüpheye düşmek : Olumsuz düşüncelerin pençesine düşmüşsek, yaptığımız her şeyin yanlış olacağına inanırız.  Bu şekilde düşündüğümüzde büyük ihtimalle her işimiz aksar ve sonunda başarısız oluruz.

Neyi yanlış yaptığımıza bakmak yerine, neyi doğru yaptığınıza bakın.

“Hep ileriyi” hedefleyin, itirazları alt edin ve denemeyi sürdürün.

Çok geçmeden kazanmaya başlarsınız. Zaferler arka arkaya gelir ve sonunda kendinize yönelik şüpheleri bir “olumlu inançlar” dağının altında boğar.

• Değişim sancısı : Değişime direniriz, çünkü değişim eski benliğimizin bir bölümünün ölmesi gerektiği anlamına gelir ve hiç bilmediğimiz bir benlik doğar.

Yeninin doğuşu için emek verirken aşina olduğumuz şeyin kaybına yas tutarız.

Bu tutumun üstesinden gelmek için mecbur olmadığımız halde yeni şeyler deneme alışkanlığını edinmeliyiz.

Böylece hayatımızda güçlü bir duygusal temek olarak eskinin en iyi yönlerini koruyabiliriz.

Unutmayın : Her türlü değişim biraz sancılı geçer ama kendi kendinize hayata geçirdiğiniz değişimler başkaları tarafından dikte ettirilen değişimlerden çok daha az acıtır.

“Başarı ve başarısızlıklarımın sayısı, başarısız olup da çabalamaya devam ettiğim zamanlarla doğru orantılıdır.” (Tom Hopkins) (Alıntıdır)

Sevgiyle kalın…