10192,93%1,47
32,36% -0,38
34,64% -0,43
2385,17% -1,53
3876,67% -0,25
Gölcük İlçe Sağlık Müdürü Dr. Yusuf Çolular,
‘KALABALIK ALANLARDA MASKE TAKILMALI’
Gölcük İlçe Sağlık Müdürü Dr. Yusuf Çolular, salgın hastalıklar ve yaşanan süreç hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Dr. Çolular, Covid-19 süreci ile ciddi bir sıkıntı yaşanmadığını belirtse de vatandaşların tedbirli olması gerektiğini söyledi. Çolular, vatandaşları ‘Kalabalık alanlarda maske takılmalı’ diyerek uyardı.
‘Şu anda Covid 19 ile ilgili çok ciddi bir sıkıntı yaşamıyoruz’
Bugün kış aylarının gelmesi ile birlikte gribal enfeksiyonlar, üst solunum yolu enfeksiyonu gibi salgın hastalıklar ve bunlarla alakalı olarak görüşlerimiz ve yaklaşımlarımızdan bahsedeceğiz. Bunun öncesinde ciddi bir Covid-19 salgını ile mücadelemiz oldu ve orada birçok konuda hayat akışımızı değiştirdik. Hayatımıza yeni konular girdi. Filyasyon, maske kullanılması, sosyal mesafeye dikkat edilmesi gibi hususları hayatımıza entegre etmiştik. 2,5 sene sonrasında geldiğimiz noktada Covid-19 hastalığıyla alakalı olarak şu an çok ciddi bir sıkıntı yaşamıyoruz. Hatta mevsim geçişi ile birlikte sonbahar-kış döneminde bizler, ciddi olmasa da yine bir salgın dalgası gelebilir düşüncesindeydik. Bu dönemdeki vaka sayıları, kabaca yaz dönemindeki sayılara çok yakın seyretmekte. Dolayısıyla şu anda Covid ile alakalı olarak çok ciddi bir endişemiz yok. Bu tabii herkesin rahat olması, sıkıntı yaşamaması, normal hayatına devam etmesi veya önlemlerin ortadan kalkması anlamına gelmiyor. Burada her zamanki gibi parantez açmamız gereken bir grubumuz var: Kronik hastalığı olan, yaşlı, bağışıklık sisteminin baskılanmasına sebep olan veya ilaç kullanan bireyler her zaman dikkatli olmalı. Bu bireylerin bir yaşam tarzı olması lazım. Maske kullanması, aşılama takvimine göre tavsiye edilen idame dozların yapılmasını biz tavsiye ediyoruz’ dedi.
‘Okul yaşındaki çocuklar ve diğer bireylerde grip salgını ile karşı karşıyayız’
Açıklamalarını sürdüren Dr. Çolular, ‘Ancak bu dönemde özellikle velilerimizin ve öğretmenlerimizin daha çok gözlemleme fırsatı olmuştur. Okul yaşındaki çocuklar ve diğer bireylerde grip salgını ile karşı karşıyayız. Özellikle Aile Sağlığı Merkezlerinden bize olan geri dönüşlerde görüyoruz ki toplumda üst solunum yolu enfeksiyonu ile alakalı yaygın bir vaka görüyoruz. Bunlar içerisinde Sars-Cov2 virüsüne bağlı Covid-19 vakaları da var, influenza ve diğer viral veya bakteriyel kaynaklı enfeksiyonlar da var. Bundan dolayı sağlık tesislerinde bir yoğunluk söz konusu. Özellikle okul çağındaki çocuklardan bahsedecek olursak bir çocuğun gribal enfeksiyon yakınmaları; ateş, üşüme-titreme, halsizlik, yutkunma sırasında boğazda takılma hissi, eklem ve kas ağrısı gibi şikayeti varsa veliler dikkat etmeli; mümkünse çocuklarını okula götürmemesi, çocuğunu bir sağlık kuruluşunda muayene ettirmesi gerekir. Çünkü çocuğu bu şekilde okula götürdüğü zaman diğer çocuklara da temas kaçınılmaz olacağı için bulaşma söz konusu olabilir. Dolayısıyla bu çocukları izole etmek gerekir. Bu aynı şekilde diğer vatandaşlarımız için de geçerli. Hastalıkla alakalı herhangi bir bulgu varsa bu kişilerin istirahat etmesi, semptomların ilerlemesi halinde muayene olması gerekmektedir. Özellikle hasta olan kişilerin belli başlı şeylere dikkat etmesi gerekir. Bol sıvı tüketilmeli, taze sebze ve meyve tüketmesi, C vitamini takviyesi alması lazım. Bu hem hastalıkla mücadelede hem de bir sonraki dönemde hastalıklardan korunmak için katkı sağlıyor. Uyku düzeni de dikkat edilmesi gereken bir konu. Düzenli uyku ve istirahat etmek de gerekli.’
‘Dışarıya veya sokağa maskemizi atmayalım’
İlçe Sağlık Müdürü Dr. Yusuf Çolular, açıklamalarına şu sözlerle devam etti: ‘Bunun yanında önemle vurgulamam gereken bir husus var: Maske kullanılması. Covid-19 döneminde maske kullanılması gerekliliği daha sonradan revize edildi ve sağlık kuruluşları dışında maske kullanımı kaldırıldı. Sağlık kuruluşlarında maske kullanımı zorunlu. Burada hem kendimizi korumak hem de diğer vatandaşları korumak için dışarıdan gelebilecek olan mikroplara karşı sağlık kuruluşlarına girdiğimiz zaman maskemizi takalım ve buradan çıktıktan sonra poşetlere veya uygun yerlere maskemizi bırakalım. Dışarıya veya sokağa maskemizi atmayalım. Bu dönemin üst solunum yolu enfeksiyonu açısından yoğun geçen bir dönemi dikkate aldığımız için toplu taşıma araçlarında, kalabalık alanlarda maske takılmasını özellikle vurguluyorum. Bu tabii ki kişinin kendi inisiyatifi ile alabileceği bir karar. Kendisini ve çevresini koruması için maske takmayı tavsiye ediyorum’ dedi.
‘Erken tanı hayat kurtarır’
Dr. Çolular, ‘İlçe Sağlık Müdürlüğümüzdeki KETEM birimimiz, kanser konusunda, özellikle rahim ağzı, kalın bağırsak ve meme kanserleri konusunda hizmet vermeye devam etmektedir. Burada vatandaşlarımız, Aile Sağlığı Merkezlerine giderek onların yönlendirmesi ile veya direkt olarak İlçe Sağlık Müdürlüğümüze gelerek bu işlemleri yaptırabilmekte. Bu çok basit bir işlem ancak bu basit işlemle birlikte erken tanı alan kişilerde hem kür şansı tanımakta hem de maddi-manevi külfetlerden kişinin korunması sağlanmaktadır. Bu bakımdan erken tanının hayat kurtardığını vatandaşımıza hatırlatarak kendilerini kanser teşhisi ve takibi için KETEM merkezlerimize davet ediyoruz. Gölcük’te 17 aile sağlığı merkezi var. Bir tanesini de yeni olarak Donanma Aile Sağlığı Merkezi ismiyle İlçe Sağlık Müdürlüğü binasının alt katında açmış bulunmaktayız. 2 hekimimiz burada göreve başladı. 1-17 Aralık tarihleri, Acil Sağlık Hizmetleri Haftası olarak geçiyor. Bu tarih vesilesi ile birlikte acil sağlık hizmetini sunan başta 112 başhekimliği, komuta kontrol merkezleri, acil sağlık hizmetleri istasyonlarında çalışan tüm doktor, paramedik, acil tıp teknisyeni, sürücü ve diğer tüm hizmetli arkadaşların haftasını kutlarımW dedi.
Vatandaşlara önemli uyarı
Dr. Çolular, son olarak, ‘Bu arkadaşların iş yükü çok ağır ve zor şartlar altında çalışıyorlar. Çünkü zamana karşı bir mücadele veriyorlar. Özellikle tepe lambası yanan ve sirenleri çalışan bir ambulans gördüğümüz zaman bu ambulansa yol verelim. Aynı zamanda, 112’yi gereksiz yere meşgul etmeyelim. Bir hastalığımız olduğu zaman kendimizi acil, bazen çaresiz kaldığımızda arayabiliyoruz. Bu çok insani bir eylem ancak 112’nin hasta sevki ile alakalı kriterleri bellidir. Bu tarz hastaları taşıyabilmektedir. Acil hallerdeki hastaları gerekli yerlere taşıyabilmektedir. Gereksiz suallerle veya 112’nin işi olmayan suallerle hatları gereksiz yere meşgul etmeyelim. Bazı kişiler adres sormak, bazı kişiler hastanelerden randevu almak için, bazı kişilerin de tabiri caizse işletmek için 112’yi aradıklarına şahit oluyoruz. Bu konularda tüm vatandaşlarımızın dikkatli davranmasını talep etmekteyiz. Dünya standardına baktığımız zaman ortalamanın üzerinde bir acil hizmeti sunan bu ekip ve birimleri ayrı ayrı tebrik etmek gerekir. Gerçekten güzel bir iş yapıyorlar. O bakımdan arkadaşlarımıza çalışmalarında ve meslek hayatlarında başarılarının daim olmasını temenni ederim’ diyerek açıklamalarını tamamladı.