Nurettin Şenemre


SÖZ SÖYLEMEK


Bizim işimiz gazetecilik, bu gazetede 33 yıldır yöreye hizmet veriyor. Ben kendime duayen diye bir lakap takmadım, insanlar öyle görebilirler, kimileri de görmeyebilir. Bir süre önce Kocaeli Çevre Mühendisleri Başkanı Odası Sait Ağdacı’nın açıklamaları çıkmıştı. Hürriyet Gazetesi’nde ve ulusal televizyonlar bu konuyu haber yaptılar. Konuyu Hürriyetten alıntı yaparak virgülüne dokunmadan biz de yayınladık. Sonra belediye başkanı Mehmet Ellibeş Meclis toplantısında “Burası hiç bir zaman dere yatağı olmadı” diye bir açıklama yaptı. Kendisinin de haberleri televizyondan öğrendiğini ifade etti. Sonra dün ilçemizdeki bir yerel gazetede konuyla ilgili yapılan açıklamalarda “Kendini duayen gazeteci ilan edenler etik kurallardan haberi yok mu?” gibi laflar söylendi. Bir kere biz kendi kendimizi duayen ilan etmiş değiliz ama Gölcük’te de inşaat işleriyle uğraşırken biraz da duayen gibi olmak lazım. Dün o gazetenin haberinin altında bir yorum vardı. Açıklamayı yapan kişinin ismiyle başlayan bir yorum. E bu arkadaşlar bu yorumu okusunlar, mutlaka okuyanlar da vardır. Sonra bir yorum daha olur veya olmaz. Haber ulusal kanallarda çıktı. Hürriyette de çıktı. Peki bazen çeşitli haberler televizyonlara konu olduğunda ilgili taraflar da hemen bağlanarak mesaj atarak görüşlerini ifade ediyorlar. Uzun süre baktık bu haberlerle ilgili oda başkanı şöyle dedi ama işin de aslı böyle diye bir açıklama göremedik. Koskoca Türkiye devi gazeteler, yani büyük basın, ulusal basın ve televizyonlar bu haberleri yapıyor onların duayenliğine ne diyeceksiniz? Sonuçta böylesine güvenilir gazeteler ve tarafsızlıklarıyla bilinen televizyon ve yazılı basın haberi yapacak ta, bu haberin yayınlanmasında ne gibi bir sakınca olacak? Duayenlik kelimesi son derece önemlidir, boşu boşuna bu laflar söylenmez; sonuçta yapılan haberin altındaki yoruma da bir bakın, okuyun gönlünüz rahat olsun. İşin hukuki boyutuna gelince herkes nasıl davranacağı konusunda tabi ki serbesttir. Sonuçta o büyük basın, ulusal televizyonlar konu önlerine geldiğinde yorumlamasını da yaparlar. Gölcük’te çalışıp para kazanmak güzel, tabi ki herkes bunun için çaba sarf ediyor. Ama iş duayendir, değildir laflarına gelince e şöyle sokaklara çıkıp bir sormak lazım.

İki Alman Türk Lokantası

Hans’la Müller, Münih’te akşam geç vakit iki kadeh atacak bir birahane aradılar. açık birahane bulamayınca, bir Türk lokantasına girdiler ve bira istediler. Bira yoktur,

Türkler hep rakı içiyorlardı.

– Rakı… dediler.

Masa mezelerle donatıldı, bir büyük rakı geldi. Teypte arabesk şarkılar, türküler…

Yan masalardaki Türkler gibi yavaştan yavaştan gittiler. Şişe yarılanmıştı ki, Hans, Müller’e döndü:

– Müller, yav ne olacak bu memleketin hali?

 

Sırası mıydı şimdi ?

Adamın biri otoyolda son sürat gidiyordu. Karşıda polis vardı. Göstergeye bakınca ibrenin 140’ın bile üzerinde olduğunu fark etti. Halbuki bu yolda hız sınırı 90’dı. Kendi kendine söylenmeye başladı:

– Off, sırası mıydı şimdi ? Şimdi kesin polis ceza kesecek. Trafik puanım da dolmak üzere. Dolarsa ehliyetime el koyarlar…

Trafik polisi arabayı durdurdu. Adamın korktuğu başına gelmişti. Polis cebinden kağıt kalem çıkarıp yazmaya başladı.

Adam bu sırada nasıl yırtacağını düşünüyordu. Polise bakınca gözünün bir yerlerden ısırdığını fark etti. Galiba geçen ki futbol maçında stadyumda görmüştü. İkisi de aynı takımı tutuyorlardı. Bu belki işe yarayabilir diye düşündü adam.

– Ya bu hafta çok pis yenildik dimi? diye söze başladı ama polis oralı olmadı.

Adam taktik değiştirmeyi denedi.

– Memur bey bu seferlik ceza kesmesek? Ceza puanım dolarsa 5 yaşındaki küçük kızımı okula bırakamayacağım. Karımın da ehliyeti yok zaten.

Polis hiç oralı olmadan yazmaya devam ediyordu.

– Bu radarlar bazen doğru göstermeyebiliyor. Bu seferlik hızı biraz düşük yazsak? Bu haftanın maç biletleri benden olsun, ne dersin?

Polisin yüz ifadesi halen asıktı ve adamın dediklerine hiç aldırmıyordu. Adam içinden polise sinirlenmeye başlamıştı. Kendi kendine söylendi:

– Güya aynı takımı tutuyorum. İnsan bir kereliğine müsaade eder. Bu herifle karşılaşmamak için maça bile gitmem bir daha!

Adam bir taraftan da polisin ehliyet ve ruhsatını neden istemediğini merak ediyordu. Polis yazmayı bitirince yazdığı kağıdı camın aralığından adama verdi ve arkasını dönüp gitti.

Kağıdı alan adam bunun ceza olmadığını görünce çok sevindi. Kağıtta şunlar yazıyordu:

“Sayın sürücü;

Eskiden benimde senin gibi bir kızım vardı. Henüz 4 yaşındayken hızlı bir sürücü onu çarpıp öldürdü. Adama kaza ile adam öldürmek suçundan 1 sene hapis verdiler. Adam süresi dolunca hapisten çıktı ve şimdi çocuklarını doyasıya öpüp koklayabiliyor. Ben ise koklayamıyorum. Adamı affetmeye çalışıyorum ama kızım geri gelmedikten sonra her şey boş. Her gün kızımı düşünüyorum. Lütfen sen de hızlı gidip birilerinin canını alma!”

KOTO’dan Büyükakın’a ‘tebrik’ ziyareti

Gölcük ADSM’de 23 Nisan kutlaması

Bağımsız Türkiye Partisi Kocaeli Gençlik Kolları 23 NİSAN ETKİNLİĞİ DÜZENLEDİ

Ay, ‘23 Nisan Atamızdan Bize En Büyük Armağandır’

Kocaelispor Ümraniyespor’a 1-0 mağlup oldu

Karting Sezonuna Coşkulu Açılış 

23 Nisan Çocuklarla Güzel

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı Kutlu Olsun ÇOCUKLARIMIZ GURURUMUZDUR

Gölcük Otizm Derneği Bandırmalı misafirlerini ağırladı KIRMIZI BALONLARI GÖKYÜZÜNE BIRAKTILAR

Sahra başkanın ilk talimatı OKULLARA AKIL VE ZEKA OYUNLARI SINIFI

LİG TABLOSU

Takım O G M B Av P
1.Galatasaray 34 30 1 3 59 93
2.Fenerbahçe 34 28 1 5 58 89
3.Trabzonspor 33 17 12 4 13 55
4.İstanbul Başakşehir 34 15 12 7 7 52
5.Beşiktaş 34 15 13 6 5 51
6.Kasımpaşa 34 14 13 7 -3 49
7.Sivasspor 34 12 10 12 -4 48
8.Rizespor 33 14 13 6 -6 48
9.Antalyaspor 33 11 10 12 0 45
10.Alanyaspor 33 11 10 12 -3 45
11.Adana Demirspor 34 9 11 14 2 41
12.Samsunspor 34 10 15 9 -7 39
13.Ankaragücü 33 8 12 13 -3 37
14.Kayserispor 33 10 13 10 -10 37
15.Konyaspor 34 8 14 12 -14 36
16.Gazişehir Gaziantep 33 9 17 7 -13 34
17.Fatih Karagümrük 33 8 16 9 -5 33
18.Hatayspor 34 7 15 12 -10 33
19.Pendikspor 33 7 17 9 -31 30
20.İstanbulspor 33 4 22 7 -35 16