SİYASETİN AFRALI TAFRALI OYUNCULARI
Kimi siyasiler ve siyaseten seçilerek bir yerlere gelenler “Küçük dağları ben yarattım” edasıyla gezerler. Halbuki sokağa çıkın, vatandaşa tek tek sorun bakalım toplumdaki karşılıkları nedir? Ona aldırmazlar. Burunları Kaf dağında yere düşse almayacak kadar da kibir içerisindedirler. Halkla bütünleşmeyi, toplumun dinamikleriyle istişare etmeyi, onlarla konuşabilmeyi beceremezler. Bilmezler ki Sayın Erdoğan sayesinde koltuklarında otururlar. Bilmezler ki Kocaeli’nde AK Parti’nin genelde oyu neden düştü? 13’e çıkan Milletvekili sayısına rağmen neden 7’de kaldılar. Sokakta vatandaş aynen şunu söylüyor “Ben oyumu Recep Tayyip Erdoğan’a veriyorum.” Genel Başkanın karizması, liderlik kişiliği, toplumun büyük bir bölümüne kendini kabul ettirmesi sonuçta sandıklara da yansıyor ve arkadaşlar Erdoğan sayesinde oralara geliyorlar. Peki ne dedi Sayın Erdoğan? “Halkın içinde olacaksınız, herkesi dinleyeceksiniz” peki arkadaşlar bunları yapıyor mu? E Gölcük’te birileri çıksın da “oo yapıyorlar” desin. İşine gelmediklerinde telefonlara da bakmazlar. Geri dönme zahmetine de katlanmazlar. Çok iyi bilirler ki AK Parti’nin %49,5 olan oyu, bunlar yüzünden %42’lere düştü. Peki şimdi ne olacak? Sayın Erdoğan’ın dedikleri olacak. Birileri Erdoğan’a rağmen oralarda olmanın imkanını bulamayacak. Biz ne yapacağız? E diyelim ki gidip halka bir soralım yazalım isimleri, koyalım bir kutuya ahali de kim hakkında ne düşünüyorsa yazsın. Toplumda karşılığı olmayanlar da Sayın Erdoğan sayesinde bir yerlerde olmaktan çekilip gitsin. Önümüzde Yerel Seçimler var. Bu son derece önemli. Sayın Erdoğan haklı olarak düşen oyların bir muhasebesini yapacak. Halkın gözünde yıldızı parlayan sevilen sözüne itibar edilen güvenilen afra ve tafra yapmayanları mutlaka bulup çıkaracaklar. Bir de şunu ifade edelim ki, ortada bir Cumhur İttifakı vardır. MHP’nin Sayın Bahçeli’nin dik duruşu ve desteğiyle verilen oylar sayesinde seçim Cumhur İttifakının lehine bitmiştir. Herkes biliyor ki, bu seçimlerin yıldızı Devlet Bahçeli’dir. Kazananı da tabi ki Cumhurbaşkanı Erdoğan olmuştur. Dolayısıyla milliyetçi ve ülkücü düşünceye sahip insanlara karşı bilin ki o afralar tafralar fayda vermez. Eğer bunların hesabını yapmadan bir şeyler peşinde olursanız yanılırsınız. Belki de birileri ya nasılsa bize sıra gelmez, bizde afra tafra kurslarına devam edelim kafası olabilir. Ee, önümüzdeki aylar Yerel Seçimler için bizim de sandıkları değil ama toplumda kimin yeri var sorularını sorduğumuz günler olacaktır. Siz kafanızı, burnunuzu havalara kaldırın afra tafra yapmaya devam edin.
Nereden bildin?
Büyük bir şirketin üst düzey yöneticilerinden biri, bir gün balonla dolaşmaya çıkar. Aksilik bu ya, pusulasını aşağıya düşürür ve kaybolur. İnmek için uygun bir yer ararken bir gökdelenin tepesinde sigara içen bir adam görür ve alçalır.
-“Pardon. Ben neredeyim acaba?” diye sorar.
– “Yerden 500 feet yükseklikte bir balonun içindesin” der adam. Yönetici sinirlenir:
-“Sen mühendissin değil mi?” diye sorar.
-“Evet.” der adam. “Nereden bildin?”
–“Çünkü başım belada ve sana bir soru soruyorum. Verdiğin cevap 100% doğru fakat hiç bir işime yaramıyor.”
-“Sen de yöneticisin değil mi?” diye sorar Adam.
-“Evet sen nereden bildin?”
–Adam “Çünkü yerden 500 feet yükseklikte bir balonun içinde kaybolmuşsun. Pusulan yok, berbat durumdasın. Fakat bu şimdi benim suçum oldu.”
Seni Sevdiğimi Hatırla
Japonya’da olan bir depremde kurtarma ekibi genç bir kadının yaşadığı enkaza ulaşırlar. Yıkıntıların arasında kadının cesedine ulaşırlar. Kadının enkaz altındaki pozisyonu biraz ilginçtir sanki ellerinde bir şey tutarak iş yaparken dizlerinin üzerine çökmüş haldedir.
Bu esnada sanki ev üzerine yıkılmış gibidir. Kurtarma ekibinin lideri yine de canlı olma ümidi ile kadına ulaşmaya çalışır, maalesef kadın çoktan ölmüştür.
Ekip oradan başka bir enkaza hareket etmek üzere iken bir sebepten dolayı ekip lideri açtığı delikten içeri doğru kadının cesedinin altına doğru bakar ve seslenir ! “bir çocuk!. Bir çocuk var!” der.
Ekip uzun bir çalışmadan sonra çiçekli bir battaniye içinde ölü kadının cesedinin altında 3 aylık bir çocuk bulurlar. Kadın son bir hamle ile çocuğunu kurtarmak için bedenini ona siper yapmıştır. Ekip çocuğa ulaştığında hala bebek uyumaktadır.
Doktor çabucak gelir ve çocuğu muayene eder.
Battaniyeyi açtığında içinde bir cep telefonu bulur. Ekranda yazılı bir mesaj vardır. mesajda şu yazıyordur!..
“Eğer kurtarıldıysan, seni sevdiğimi hatırla!”
Bir annenin çocuğuna olan sevgisini ölüm anında bile ona anlatma çabasının en güzel örneği!
