Tarih: 27.10.2023 14:53

BBP İlçe Başkanı Şahin Akpınar, ‘CUMHURİYETSİZ BİR TOPLUM, YARINSIZ BİR GÜNDÜR’

Facebook Twitter Linked-in

Büyük Birlik Partisi (BBP) Gölcük İlçe Başkanı Şahin Akpınar haftalık basın açıklamasında gündemi değerlendirdi. Başkan Akpınar, “Cumhuriyetsiz bir toplum yarınsız bir gündür’ dedi.

Genel Başkanları Destici’yi tebrik etti

Başkan Akpınar, açıklamalarına başlamadan önce geçtiğimiz günlerde gerçekleştirdikleri genel Kurultayda yeniden seçilerek göreve devam eden  Sn. Genel başkanımız Mustafa Destici ve  parti yönetimimize, tüm  memleketimize hayırlar getirmesini dileyerek, küresel gündemle alakalı parti görüşlerini dile getirdi.

‘29 Ekim Cumhuriyet Bayramınız Kutlu Olsun’

29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nın 100. Yılını kutlamanın gururunu ve mutluluğunu yaşıyoruz.  Türkiye’de “Egemenlik kayıtsız, şartsız milletindir.” kuralını devlet yönetimine yerleştiren, demokrasiyi taçlandıran cumhuriyetin ilanının üzerinden 100 yıl geçti. Cumhuriyet, demokratik bir ülkenin bozulmaz simgesidir. Cumhuriyetsiz bir toplum, yarınsız bir gündür. Cumhuriyetimizin 100. Yılını kutladığımız bu günlerde Büyük Önder Atatürk’ü ve de silah arkadaşlarını, canından aziz bildiği vatanı için kanlarını bu toprağa dökmüş şehitlerimizi rahmet ve minnetle bir kez daha yad ediyor Cumhuriyet Bayramınızı yürekten en kalbi sevgilerimle kutluyorum. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramınız Kutlu Olsun” dedi.

“Çok sayıda alanda Türkiye’yi etkileyen olumsuz yansımalarıyla karşı karşıya kaldık”

Başkan Akpınar yaptığı açıklamada, “Geride bıraktığımız 10 yıllık zaman diliminde, dünyada ve bölgemizde, ülkemizin güvenliğini de birinci dereceden etkileyen çok sayıda önemli gelişme yaşandı. 2014 yılında Rusya’nın Kırım’ı ilhakıyla fitili ateşlenen gerginlik, 24 Şubat 2022’de Rusya’nın Ukrayna’yı işgale başlamasıyla, bugün Avrupa’nın bütününe yayılma potansiyeli taşıyan, dehşetle ve endişeyle izlediğimiz bir savaşa dönüştü. 27 Eylül- 10 Kasım 2020 tarihleri arasında, Azerbaycan’ın Ermenistan’a karşı mutlak zaferi ve 30 yıldır işgal altında olan Karabağ’ın işgalden kurtuluşuyla sonuçlanan 2. Karabağ savaşı yaşandı.Irak ve Suriye’de yaşanan iç savaşlar, her iki ülkeyi, Türkiye’yi hedef alan terör örgütlerine yaşam alanı sağlayan birer bataklık haline dönüştürdü. Bu bataklıkta, zaten birer zulüm rejimi olan her iki ülkede; Irak ve Suriye’de yaşayan Türkmenlerin yok edilmeye çalışılmasıyla; bölgede, bölgenin kaynaklarını yağmalama yarışındaki emperyalist güçlerin neden olduğu istikrarsızlıkla; bu istikrarsızlığın, çok sayıda alanda Türkiye’yi etkileyen olumsuz yansımalarıyla karşı karşıya kaldık. Geride bıraktığımız dönemde, sıklıkla, Yunanistan’la, Batı Trakya, Ege, Kıbrıs ve Doğu Akdeniz bahaneleriyle karşı karşıya getirilmeye çalışıldık. 2016 yılında, önceki darbeler gibi, bir dış istihbarat operasyonu olan 15 Temmuz Darbe girişimine maruz bırakıldık.

“Kudüs, tüm semavi dinler için kutsal sayılan bir bölge niteliği taşıyor”

Maalesef  Filistin’de savaş devam ediyor. Her Müslüman gibi, her insan gibi, yaşananları üzüntüyle takip ediyoruz. Osmanlı’nın, Türklerin, bölgeden; bütün olarak Ortadoğu’dan, hatta Kuzey Afrika’dan çekilmek zorunda kaldığı günden beri; o topraklarda, acı, kan ve gözyaşı hiç dinmedi. Osmanlı’nın, Türklerin, bölgeden çekilmek zorunda kalmasından sonra, yaşananlara sağduyuyla baktığımızda, hep aynı nedenlere, aynı faillere, aynı sonuçlara ulaşıyoruz. Kıymetli Kardeşlerim; anlaşmazlık konusu ne olursa olsun, geçmişte ne yaşanmış olursa olsun, sivillere yönelen saldırılar cinayettir. Kudüs, tüm semavi dinler için kutsal sayılan bir bölge niteliği taşıyor.Tarihte yaşanan sayısız olumsuz örneğe rağmen; insanlığın, geçmişte yaşananlardan çıkarması gereken dersler, bilimin ve teknolojinin bugün geldiği düzey, Kudüs’ün, tüm inanç grupları için bir “sevgi” ve “barış” merkezi haline getirilmesi olmalıdır. Filistin’de, Ortadoğu’da; dünyada, savaşın, sömürünün, savaş ve sömürü nedeniyle ölümlerin, acıların yaşandığı her yerde, başta Birleşmiş Milletler olmak üzere, uluslararası kuruluşlar, yaşananlarla ilgili sorumluluk sahibidir. Maalesef, dünyada sömürünün nedenleri, uluslararası kuruluşları da aynı amaçlarla kullanmaya, yönetmeye devam ediyorlar. Bölgede, bugün için, iki devletli bir çözüm dışında çıkış yolu görünmüyor. Başkenti Kudüs olan Filistin devletinin kurulması ve tanınması, tesis edilmesi gereken barışın ilk adımı olmalıdır. Yaşasın bağımsız Filistin kahrolsun katil İsrail!

“Bizim tarafımız açık ve nettir”

Sözlerine devam eden Başkan Akpınar, “Bugün için, Türkiye, yaşanan savaşın her iki tarafının da güvenine sahip olma durumunu muhafaza etmelidir. Türkiye’nin gücü ve varlığı, özellikle İsrail ve Filistin halkları için, barış umutlarının az sayıdaki ihtimalinden biri olarak görünüyor. Türkiye, barışın sağlanması, masum sivillerin korunması için elinden gelen tüm gayreti göstermelidir. Türkiye, Ortadoğu’da, yayılma ihtimali olan savaşa karşı, yeni bir göç akınına maruz kalmamak için, sınırlarını ve tedbirlerini güçlendirmelidir. Yine, yaşanan savaşın neden olabileceği ekonomik sıkıntılara karşı, Türkiye, gereken tedbirleri almalıdır. Yine Türkiye, bölgeye yapılacak insani yardımlara öncülük etmelidir.Bizim tarafımız açık ve nettir. Biz masum Filistin halkının, Gazzeli, kardeşlerimizin yanındayız. Biz İslam’ın ve Müslüman’ın yanındayız. Biz zalimin karşısında mazlumun yanındayız. Çocuk, yaşlı, kadın, suçlu-masum ayrımı gözetmeden Gazze’ye bomba yağdıran, binlerce çocuğu, kadını acımasızca katleden Siyonist, Terörist İsrail’in karşısındayız. Bütün dünyaya sesleniyoruz: Bu soykırımı durdurun. Arap Birliğine ve İslam dünyasına sesleniyoruz: Bugün yaşananlara seyirci kalırsanız, yarın aynı akıbet sizi de bulacaktır. ABD’ye de sesleniyoruz. İsrail’e verdiği ‘kayıtsız şartsız destek’, yapılan soykırımın tarafı olmaktır. Siyonist Biden’ın tüm Amerika’yı ve Amerikan halkını yarınlarda soykırımcı olarak itham ettirecek kararlarına müsaade edilmemelidir” dedi.

“Bugün gerçekleştirilen cinayetlerin, “insanlık suçu” dışında herhangi bir kalıba sığdırılması mümkün değildir”

Başkan Akpınar son olarak, “Gazze’deki Hastane’nin İsrail savaş uçakları tarafından bombalanmasının üzüntüsünü, öfkesini ve şaşkınlığını yaşamaya devam ediyoruz. Her geçen gün, her hadisede, nasıl bu ölçüde kötü olunabileceğiyle ilgili, hepimizi dehşete düşüren yeni örneklerle karşılaşıyoruz. Hangi biçimde ifade edilirse edilsin, bugün gerçekleştirilen cinayetlerin, “insanlık suçu” dışında herhangi bir kalıba sığdırılması mümkün değildir. Bununla birlikte, her iki taraftan, sivilleri hedef alan tüm saldırılar, insanlık tarihine kara bir leke olarak geçecektir. Uluslararası güvenlik örgütlerinin duyarsızlığını; açıkça telaffuz etmeseler de Gazze’de Müslümanların yok edilmesini bir çözüm olarak gören ve gelişmeleri bu istikamete sürüklemeye çalışan İsrail yanlısı ülkeleri; alacakları tüm kararları ABD’ye teyit ettirme mecburiyeti duyan Arap ülkelerini, nefretle kınıyorum. Hepsi, tarihte “suçlu” ibaresiyle yer alacaklar” dedi.




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —