Çerkes Sürgünü, Yeniden Doğuş Dansıyla anıldı
Çerkes halkının 158 yıl önce yaşadığı acılar sanatsal bir bakış açısıyla gözler önüne serildi.
İnsanlık tarihindeki en büyük trajedilerden biri olan Çerkes Sürgünü, “Yeniden Doğuş 1864 Kafkasya’dan Anadolu’ya Bir Sürgün Hikâyesi” adlı dans gösterisi ile sahnelendi.Kocaeli Büyükşehir Belediyesi ve Kafkas derneklerinin katkılarıyla perde açan ücretsiz dans gösterisine vatandaşlar yoğun katılım gösterdi. Sanat yönetmenliği ve koreografisini Mecit Moğol’un yaptığı gösteride Çerkeshalkının çektiği sıkıntılar sanatsal bir bakış açısıyla gözler önüne serildi.
ÇERKESLERİN ACISI BU SERGİDE
Kocaeli Kongre Merkezi’nde gerçekleştirilen gösteri öncesinde Kongre Merkezi’nin fuayesinde sergi açıldı. Sergide Çerkes Soykırımını Anma Afiş Yarışması’nda Jüri Özel Ödülü ve Mansiyon Ödüllerine layık görülen eserler sergilendi. Sergide ayrıca, anonim eserlerin yanı sıra ressam Faruk Kutlu’nun resimleri ile eski Çerkesya Haritası yer aldı. Sergiyi izleyen vatandaşlar daha sonra dans gösterisinin gerçekleştirildiği Akçakoca Salonuna davet edildi. Yeniden doğuşu anlatan dans gösterisini çok sayıda vatandaşla birlikte Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Yaşar Çakmak, Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Balamir Gündoğduile dernek başkanları ve vatandaşlarizledi.
GÖSTERİ BEŞ BÖLÜMDEN OLUŞTU
“Yeniden Doğuş 1864 Kafkasya’dan Anadolu’ya Bir Sürgün Hikâyesi” adlı dans gösterisi, şöf (meydan), köy halkının evlerinden çıkartılması, gemide yaşanan zorluklar, ağıt ve toprakların kabullenilmesi olmak üzere toplam beş bölümden oluştu. Dans gösterimi sonrasında Başkan Vekili Çakmak kısa bir konuşma yaparken sanat yönetmenliğini üstlenen Mecit Moğol’a Genel Sekreter Gündoğdu çiçek taktim etti.
“YAŞANANLAR SANATLA GELECEK NESİLLERE AKTARILMALI”
Porgramın sanat yönetmenliğini ve koreografisini yapan Mecit Moğol gösterinin hayat bulmasında büyük katkıları olan Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’ne teşekkür etti. Başkan Vekili Çakmak da yaptığı konuşmada, Çerkes halkının 19 yüzyılın başında yaşadığı acılara dikkat çekti. Çakmak, “Kafkas Halkı, Rus Çarı tarafından Akdeniz’e yani sıcak denizlere inme gayesiyle büyük zulme uğratılmış ve bir sürgün başlamış. Anadolu’daki insanımız yüz yıllar boyunca birlikte ticaret yapmış kültürel etkileşimleri oluşturmuş. Bizler burada o dönemi bir kez daha anımsadık. Yaşanmışlıkların, gelecek nesillere sanatın her alanıyla anlatılması gerektiğini düşünüyorum. Bu programlarımızı her daim yapmalıyız. Mecit kardeşimiz başta olmak üzere hepinize bugün burada olduğunuz için teşekkür ediyorum” dedi.
DANSÇI KADROSU
On sekiz kişinin yer aldığı dansçı kadrosu şu isimlerden oluştu: Aleyna Alaca (Mazanef), Aslı Dalkılıç (Akuande), Buse Fırat (Almestin), Buse Yazıcı (Denef), Ceren Akın (Bilane), Damla Aybüke Turan (Nelit), Dilek Kocaman (Nefin), Duygu Özdemir (Jineps), Elif Asalkan (Neris), Elanur Özmen(Tameris), Merve Yavuz (Mafe), Muhammet Kerim Doğan (Çelekan),Nur Ömer Eren (Psefit), Özlem Şahin (Maze), Rabia Sena Hızal (Dexenağu), Şerife Nur Akça (Janseli), Şenay Alaca (SetenayGuaşe),Zehra Öztürk (Akanda).
MÜZİSYEN VE ÜSTADLAR
Canberk Çatan, Mete Yalçın, Ezgi Yaman ve Onur Eyeoğlu’nun müzisyen olarak görev yaptığı dans gösterisindeki üstat kadrosu ise şöyle:Atilla Mert, Aysun Yalçın, Birgül Özkanlı, Ersin Coşkun, Gubse Nur Karaten, Haluk Efe, İrem Tufan, Kamil Yıldız, TabarikMilana Kurtoğlu, Makbule Mert, Murat Acar, Nilgün Özkanlı, Nuray Efe, Nurhan Yıldız, Nursel Ertuğrul, Önder Yalçın, Sevnur Karaten, Murat Tarık Efe, Turan Eyeoğlu, Uğur Ertuğrul, Vedat Eroğlu, Yusuf Özcan.
1.5 MİLYONA YAKIN ÇERKES SÜRGÜN EDİLDİ
Tarihin en hazin olaylarından biri olan Çerkes Sürgününün üzerinden 158 yıl geçti. Rusya’nın Karadeniz sahiline inme politikası gereği Kuzey Kafkasya’yı ele geçirme amacıyla 1556’dan itibaren başlattığı Kafkas-Rus Çarlığı savaşı 308 yıl devam etti. 21 Mayıs 1864’ten itibaren Çerkes toplulukları başta Osmanlı İmparatorluğu olmak üzere dünyanın çeşitli bölgelerine sürgün edildi. Resmi olmayan rakamlara göre 1,5 milyona yakın Çerkes bir ay içinde sürgüne tabi tutuldu. Yol şartları, salgın hastalıklar ve açlık gibi nedenlerden yaklaşık 500 bin Çerkes hayatını kaybetti. Sürgüne tabi tutulanlar Anapa, Novorossiysk, Gelincik, Soçi ile Adler gibi Karadeniz limanlarından gemilere bindirildi ve birçoğu Anadolu’da Ordu, Samsun, Tokat, Amasya, Sinop, Yozgat, Düzce, Adapazarı ve Kocaeli’de iskan edildi.
