10643,60%3,14
32,20% -0,22
34,90% -0,22
2504,01% 1,55
3989,88% 1,04
CHP Gölcük Kadın Kolları Başkanı Mine İşeri
HAK MÜCADELESİ VEREN GENÇLERİMİZİ DESTEKLİYORUZ
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Gölcük Kadın Kolları Başkanı Mine İşeri haftalık olağan basın açıklamasında ülke ve ilçe gündemine dair önemli açıklamalarda bulundu. Başkan İşeri, yaptığı açıklamada, “sadece Boğaziçi Üniversitesi’nde değil tüm üniversitelerde hak mücadelesi veren gençlerimizi destekliyoruz” dedi.
“Boğaziçi Üniversitesi dünya sıralaması 601-800’lere geriledi”
CHP Gölcük İlçe Kadın Kolları Başkanı Mine İşeri yaptığı açıklamada, “ Boğaziçi Üniversitesi dünya sıralamasına ilk kez 2012’de girdi. 1500 üniversite arasında 276-300 sıraları arasındaydı. 2012 Haziran yılında rektörlük seçiminde birinci olan ve o dönemki cumhurbaşkanı olan Abdullah Gül tarafından ataması yapılan Prof. Gülay Doğu Barbarosoğlu, Boğaziçi Üniversitesinin 4 yılda 139’uncu sıraya getirilmesine katkı sağladı. 2016 yılında da rekor oyla (yüzde 86) birinci seçildi ancak cumhurbaşkanlığı tarafından yapılan açıklama herkesi şaşırttı. Recep Tayyip Erdoğan tarafından Türkiye’nin en iyi üniversitesine AKP Eskişehir milletvekili Emine Nur Günay’ın kardeşi Prof. Mehmed Özkan atanmıştı. Bu karar sonrasında başarılı akademisyen Prof. Gülay Doğu Barbarosoğlu akademik kariyerini sonlandırdığını açıkladı. Sonrasında tahmin edin neler oldu. Prof. Mehmed Özkan görevini şuanda ülkenin gündemine oturan Melih Bulu’ya devrettiğinde Boğaziçi Üniversitesi’nin dünya sıralaması 601-800’lere geriledi” dedi.
“Dünya sıralamasında üst sıralarda yer edinen üniversitelerin ortak noktası bağımsız olmalarıdır”
Başkan İşeri sözlerinin devamında, “Gündemi alevlendiren bu tartışmalı rektör atamasının sonuçlarının neler olduğunu ve bunlara neyin sebep olduğunu sorgulamak şüphesiz gereklidir. Üniversite kapılarına kelepçeler takılacak, sergideki resimler bahanesiyle üniversite gençleri tutuklanacak, demokratik haklarını kullanan öğrenciler terörist olarak atfedilip gözaltına alınacak ve sonuç olarak siz atamayla rektör seçeceksiniz. Ve yeni rektör olarak atanan Melih Bulu, bu güzide kurumu dünya sıralamasında ilk 100’e girmesini sağlayacak. Buna kim inanır bilmem ama Uluslararası hakemli bir dergide yazdığı makalede intihal yaptığı iddia edilen Melih Bulu mu üniversiteyi ilk 100’e taşıyacak. Şüphesiz dünya sıralamasında üst sıralarda yer edinen üniversitelerin ortak noktası bağımsız olmalarıdır. Ancak ülkemizde bağımsız olarak işlevini yerine getirebilen ne üniversite kurumları ne de tarafsız devlet kurumları bulunmaktadır. Bu kurumların elinde bulundurdukları yetki ve kamuoyu gücü tek bir partinin ve o partinin başındaki kişinin tekelindedir. Prof. Bulu’nun ilk 100 hedefinin ardından aklımıza şu soru gelmiyor değil. Acaba bu iktidar ve onun mensupları, korktukları neslin yetiştiği kurumları, üniversiteleri özelleştirme gibi özel bir çabası mı bulunmaktadır” dedi.
“Sadece Boğaziçi Üniversitesi’nde değil tüm üniversitelerde hak mücadelesi veren gençlerimizi destekliyoruz”
Başkan İşeri sözlerinin sonunda, “AKP Sarıyer ilçe başkanlığı kurucusu, AKP Ataşehir Belediye Başkanlığı aday adayı, AKP İstanbul 1. Bölge milletvekili aday adayı gibi girişimleri bulunan ancak kendi mensubu olduğu partide yer edinemeyen vizyonlu ve nitelikli Prof. Dr. Melih Bulu Boğaziçi Üniversitesi rektörlüğüne uygun görüldü. Durumu halkın vicdanına ve takdirine bırakıyoruz ve gençleri, geleceğimizin aydınlık ışığı olan o güzel yavrularımızı sadece Boğaziçi Üniversitesi’nde değil tüm üniversitelerde hak mücadelesi veren gençlerimizi destekliyoruz. Geçtiğimiz günlerde Çorum valisi Mustafa Çiftçi, ölümünün 95’inci yılında İskilipli Atıf’ın mezarı başında dua ettiklerini ve ardından İskilip Ulup Cami’de mevlid okuyarak andıklarını söyledi. 1926’da vatana ihanet suçundan idam edilen İskilipli Atıf’ın anılıp medyaya yansıtılması ve ülkenin makamını kullanarak açıklamalar yapılmasını doğru bulmuyorum. Şahsi olarak insanlar istedikleri şeylere inanıp, istedikleri fikirlerin peşinden gidebilirler ancak bu devletin önemli bir makamına ve sıfatına sahip bir insanın vatan hainliği suçuyla yargılanan birisinin mezarı başında açıklamalar vermesi samimi ve iyi niyetli bir tavır değildir” dedi.
