10729,49%-0,92
41,25% 0,23
48,48% 0,96
4765,57% 1,58
7652,82% 1,73
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Gölcük İlçe Başkanlığı, 30 Ağustos Zafer Bayramı’nın 103. Yıl dönümü münasebetiyle Anıtpark’ta çelenk sunma programı gerçekleştirdi. Programda konuşan CHP Gölcük İlçe Başkanı Mehmet Uzuner, ”30 Ağustos Zafer Bayramı, Zafer İnancının ve Fedakarlığın Eseridir” dedi.
Partililerden yoğun katılım
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Gölcük İlçe Başkanlığı, Anıtpark’ta 30 Ağustos Zafer Bayramı dolayısıyla program düzenledi. Programa CHP Gölcük İlçe Başkanı Mehmet Uzuner ve yönetimi, CHP İl Başkan Yardımcısı ve İlçe Başkan Adayı Fahrettin Salman, CHP Gölcük İlçe Gençlik Kolları Başkanı Tuğberk Taşkın, İlçe Kadın Kolları Yönetimi, CHP Gölcük Belediye Meclis Üyeleri, partililer ve vatandaşlar katılım gösterdi.
“30 Ağustos, Türk Milletinin artık bitirici darbeyi düşmana vurduğu gündür”
Programda ilk olarak CHP Gölcük İlçe Başkanı Uzuner, Atatürk Anıtına çelenk sunumunda bulundu. Ardından bir dakikalık saygı duruşunda bulunuldu ve İstiklal Marşı’mız okundu. Akabinde bir konuşma yapan CHP İlçe Başkanı Uzuner, katılımcıları selamladıktan sonra gerçekleştirdiği konuşmasında “Büyük Zaferin üzerinden bugün tam 103 yıl geçti. Tabii sadece Zafer'in yaşandığı o gün üzerinden bunu okumak doğru değil. Yıllarca savaş cephelerinde düşmanla göğüs göğüse çarpışmış bir milletin 30 Ağustos günü artık bitirici darbeyi düşmana vurduğu gündür. Peki ne oldu daha öncesinde? Balkan Savaşları ile başlayıp Dünya savaşıyla devam eden, sonra Milli Mücadele süreciyle giden bu süreçte evinden barkından 12 yıl boyunca uzakta kalmış bir babanın savaş meydanında evden ayrılırken 9 yaşında bıraktığı çocuğuyla 30 Ağustos’ta Dumlupınar'da karşılaştığı gündür. 11 yıl boyunca çocuğunu göremeyen bir baba savaş meydanında sancağı taşırken görmüştür oğlunu. İstiklal ve İstikbal uğruna o babayı yıllarca evinden uzak tutan o inanç oğlu ile tekrar buluşturmuştur savaş meydanında ve o baba o gün o savaş meydanında oğlunun kucağında şehit olmuştu. Böyle bir hikayesi vardır bu vatan mücadelesinin” dedi.
“Bugün, bize bırakılan emaneti çok sıkıca sarılıp sağlam bir şekilde dik durmanın zamanıdır”
Sözlerine devam eden Başkan Uzuner, “Peki istiklal nedir istikbal nedir? Bugün sözlüğe baktığınızda veya bilgisayar üzerinden aramasını yaptığınızda bugün bir karşılığı vardır; hürriyet der karşılığı, gelecek der. Biz hürriyetimize ve özgürlüğümüze aşık bir millet olarak yıllarca bizleri muhasır altında tutmaya çalışan, boyundurluk altına almaya çalışanlara en güzel cevabı Başkomutanlık Meydan Muharebesi ,Büyük Taarruz veya Dumlupınar Meydan Muharebesi diyebileceğimiz o gün vurduk ve ilelebet bu ülkenin insanlarının özgürce ve hürriyet içerisinde yaşayacağını yegane imzasını o gün attık. Evinden barkından uzak yıllarca Bandırma Vapuru yoluyla başlayan o Karadeniz'in karanlık gecelerinden Samsun'a inilen günden 30 Ağustos’ta o zaferin ve İzmir'de 9 Eylül'de düşmanın denize döküldüğü güne kadar amansız bir mücadele verilmiştir. İnancın zaferidir ve geleceğe duyulan inancın zaferidir de aynı zamanda. Bugün belki topyekün bir savaş halinde değiliz ama bize o gün o büyüklerimizin bıraktığı emaneti çok sıkıca sarılıp sağlam bir şekilde dik durmanın zamanıdır” dedi.
“103 yıl önce yazılan desten, bir milletin ayağa kalkışıdır”
Başkan Uzuner, “Bugün burada bulunan tüm vatanseverleri burada bulundukları için yürekten kutluyorum. Daha çoğuz farkındayım. Ülkenin her bir tarafında yine aynı şekilde yapılan saldırılara göğsünü siper edecek binlerce, on binlerce insanımız kadınımız ve gencimiz var. Ve onlarda biliyor ki yarın öbür gün böyle bir şeye kakıştıklarında dimdik karşılarında durulacak. O günkü inanç neyse, o kırık kanının üstünde yapılan savaş planı, onun başında toplanan paşaların cephede göğüs göğüse çarpışan askerin inancı ne ise, onları cepheye gönderip şehit dönebileceğini bilen annenin eşin inancı neyse bugün burada bulunan herkesin inancı aynıdır. Benimde inancım sizin de inancınız aynıdır, bunu net olarak biliyorum. Bu vesileyle mille mücadele döneminde hayatını kaybeden, bu vatan uğruna şehit olan, bizlere bu güzel vatanı hediye eden tüm şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum. Onları tüm kalbimizle şükran ve minnetle anıyoruz. O gün o savaş meydanından ama gözünü ama bacağını ama bir uzvunu bırakıp evine dönen, gazi olan ve daha sonra hayatını kaybeden tüm gazilerimize de Allah'tan rahmet diliyorum. Onları da saygı ve minnetle anıyoruz. Evini barkını ayakta tutmak için, onların yokluğunda varlığını devam ettirmek için cansiperhane evini ve bulunduğu köyünü savunan bütün kadınlarımızı gençlerimizi de saygı, minnet ve rahmetle anıyorum. Hepsinden Allah razı olsun diyorum. Emanetlerine sahip çıkacağımızın da sözünü bugün buradan tekrar verdiğimizi belirtiyorum. Herkese saygılarımı sunuyorum. Başta Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, tüm silah arkadaşlarını, şehitlerimizi, gazilerimizi Allah'tan rahmet dileyerek saygı ve minnetle anıyorum, onlara minnettarız. Çok teşekkür ediyorum, bugün burada bulunduğunuz içinde hepinize saygılarımı sunuyorum” diyerek tamamladı.
Tören çekilen toplu fotoğrafın ardından sona erdi.
Haber: Serap DURUKAN