Tarih: 31.08.2018 13:47

Değirmendere Kırkyama şenlikleri ile renklendi SANATÇILAR ESERLERİNİ TANITTI

Facebook Twitter Linked-in

Değirmendere Kırkyama şenlikleri ile renklendi

SANATÇILAR ESERLERİNİ TANITTI

Bu sene Gölcük Belediyesi tarafından Değirmendere Çınarlık Meydanı’nda düzenlenen 9. Uluslararası Nakışlı Kırkyama Şenliği/ Çalıştayı’na şehir dışından katılım sağlayan sanatçılar eserleri hakkında bilgi verirken bu sene 9.su gerçekleşen kırkyama şenlikleri hakkında düşüncelerini dile getirdiler.

Kart, “Ben bu sanatı yaparken çok büyük keyif alıyorum ve eserlerime kağıt mücevher diyorum”

Ali Rıza Kart, “ Eskişehir’den katılıyorum yaklaşık 20 yıldır bu sanat ile ilgileniyorum. Atık kağıtları değerlendirmek adına kolye, küpe, yüzük gibi takı ürünlerinin yanı sıra ney gibi çok zor çalınan bir enstrüman yaptım ve çok güzel çalınabiliyor. Hedefim kağıt sanatı ile yapılmış enstrümanlardan oluşan bir orkestra kurmak. Şu anda bu sanatın uluslararası patentine sahibim ve çok mutluyum ki Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın tespih koleksiyonunda bir adet tesbihim bulunuyor. Gölcük Belediyesi’nin düzenlemiş olduğu Kırkyama Festivaline ilk defa stant açarak katıldım. Daha önceki yıllarda eğitim vermek amacı ile katılmıştım. Benim en büyük hedefim bu sanatı daha çok insana aktarabilmek. Bu festival ile de bunu başaracağıma inanıyorum. Ürünlerimizin fiyatı 40 liradan başlıyor ve tasarımına göre değişiyor. Yine tamamen kağıt sanatı ile yapılmış olan tesbihlerimiz ise 200 liradan başlıyor. Ben bu sanatı yaparken çok büyük keyif alıyorum ve eserlerime kağıt mücevher diyorum.  Bu nedenle de bu sanatın nesilden nesile aktarılması gerektiğini düşünüyorum” dedi.

Canatar, “Dostluk panosu adında yaptığım ve 4 ülkenin katıldığı bir proje çalışmam var”

Betül Canatar, “ Gölcük Belediyesi’nin davetlisi olarak ilk defa Adana’dan katılıyorum. 22 yıldır el sanatları ve özellikle kırkyama sanatı ile ilgileniyorum. Uluslararası festivallerde eserlerim sergilendi. Ben aynı zamanda İstanbul Tekstil Sanatları Derneği( Kuzguncuk) üyesiyim ama Adana’da yaşıyorum. Dostluk panosu adında yaptığım ve 4 ülkenin katıldığı bir proje çalışmam var. Çalıştığım eserde Türkiye, Amerika, Macaristan ve Avusturalya’nın kumaşları ile hazırlandı. Eser dört ülkede de sergilendi ve şimdi de standımda sergileniyor. Eserde dostluk ve sevgi adına dervişleri işlemek istedim. Eserim dört ülkede de oldukça beğenildi. Anadolu’dan çıkan ve yüzyıllardır devam eden kırkyama sanatını devam ettirmekten çok mutluyum. Bu sanatın devam etmesi için eğitimler vererek daha çok kitlelere ulaşmayı amaçlıyorum” dedi.

Çağlar, “Ürünlerimizde geleneksel iğne oyası, kanaviçe ve dantel detaylarını kullanmaya özen gösteriyoruz”

Zöhre Otantik olarak Zehra& Mustafa Çağlar, “ 26 yıldır otantik giyim üzerine çalışıyorum ve festivale İzmir’den katılıyoruz. Bu sene üçüncü kez kırkyama festivaline katılma fırsatımız oldu. Otantik giyim üzerine çalışmalar yapıyoruz ve sadece Türk El Sanatlarını kullanıyorum. Ürünlerimde sadece Türkiye’de dokunan yerli dokumaları kullanıyoruz. Asla Çin ve Uzak Doğu ülkelerinin dokumalarını kullanmıyorum. Ürünlerimizde geleneksel iğne oyası, kanaviçe ve dantel detaylarını kullanmaya özen gösteriyoruz. Bu sene de gerçekleşecek olan defilede kendi özel tasarımım olan kıyafetlerin sunumunu yapacağız. Geçen sene benim tasarımım olan ürünlerim çoğu ile foto maraton yarışmasında ödül aldılar. Bu ayrıca bana gurur veriyor. Ürünlerimde tasarımından dikimine kadar her yer bana ait ve bu işi yaparken büyük keyif alıyorum. Bu festivale katılmaktan çok mutluyum. Gölcük Belediyesi Kırkyama çalıştayı komitesi beni internetten buldu ve davet etti. Bu sene üçüncü yılımız ve katılmaktan çok büyük keyif alıyorum. Her şeyle çok güzel ilgileniyorlar. Bu konuda da ayrıca teşekkür etmek istiyorum” dedi.

Demir, “Yatak örtüsü olarak yaptığım bir çalışmamda 5 bin 40 parçadan oluşuyor”

Emine Demir, “ Bilecik Bozöyük’ten katılıyoruz. Bu sene ilk defa katılıyoruz. Ben kırkyama sanatı ile 20 yıldır ilgileniyorum. Şu anda standımızda sergilediğimiz ürünlerin hepsi bizim için çok kıymetli. Yatak örtüsü olarak yaptığım bir çalışmamda 5 bin 40 parçadan oluşuyor ve tamamen el dikimi ile yapıldı. 14 ayda tamamlayabildim ve bu ürünü yaparken 2 tane yüksük deldim. Yani çok emek harcadım. Bunun yanı sıra birçok eserim şu anda sergileniyor. Bu sene ilk defa festivale katılıyorum ve nasıl bir ilgi göreceğimizi bilemiyoruz ama şu ana kadar ilgi çok güzel. Bozöyük Halk Eğitim Merkezi Yama El Sanatı Öğretmenim Nevin Büyük ile birlikte katıldık. Şu anda standımda en çok ilgi gören eserlerden biri de bir yarışma için hazırladığım Türkiye’yi genel olarak tanıtan bir eserim var. Ülkemizi tanıtmak adına ilimizi temsil eden figürleri işledim ama o dönem eşimin rahatsızlığından dolayı o yarışmaya katılamamıştım ama o eserim ile hala gurur duyarım. Bizleri böylesine güzel bir festivale davet ettikleri içinde Gölcük Belediyesi’ne ayrıca teşekkür ederiz” dedi.

Yakıt, “Hacivat ile Karagöz temalı yatak örtüsü çalışmam Hollanda’da ödül aldı”

Nadide Yakıt- Emine Taşçı, “ Gölcük Belediyesi’nin düzenlemiş olduğu Kırkyama Festivali’ne Bursa Nilüfer’den katılıyorum. Ben 30 senedir el sanatları öğretmenliği yapıyorum ve son 10 yıldır ipek kozası ile tablo, takı, gelin buketi gibi eserler tasarlıyorum. İpek kozası Nilüfer Belediyesi’nin bir projesiydi. İpek kozası ile çalışma yapmak ve bizde bu alanda çalışmalarımızı gerçekleştirdik. Ayrıca kırkyama üzerine de çalışmalarım var ve Hacivat ile Karagöz temalı yatak örtüsü çalışmam Hollanda’da ödül aldı. Ben her sene ziyaret amaçlı bir festivale katılıyordum. Bu sene ilk defa kendi standım ile katıldım. Gölcük Belediyesi’nin daveti üzerine katıldık ve her şey çok güzel organize edilmiş. Özellikle uluslararası bir festival olması çok güzel olmuş. Festivalde 3 günümüzü dolu dolu geçireceğimize inanıyoruz” dedi.

Ertaştan, “Gölcük Belediyesi’nin düzenlemiş olduğu kırkyama festivaline ilk defa davet üzerine katıldım”

Yasemin Ertaştan, “ 24 yıldır Tokat Yazma Baskı ve Kalıp oyma sanatı ile ilgileniyorum ve festivale Tokat’tan katılıyorum. Kültür Bakanlığı Devlet Sanatkarıyım. Asıl mesleğim olan muhasebeyi hiç yapmak istemedim ve kendimi farklı alanlarda eğitmek istedim. Katıldığım birçok kurs oldu ve benim en çok ruhuma hitap eden Tokat’ın 650 yıllık geleneksel sanatı olan kalıp oyma ve yazma baskı oldu. Bu alanda kendimi geliştirdim. Gerek Tokat’ta gerek il dışında olan birçok ustadan fikirler alarak ama kendi günümüz kullanım alanlarına uyarlayarak günlük yaşamın her alanında kullanılabilir hale getirmekti hedefim. Bunu da başardığıma inanıyorum. Anadolu Sigorta’nın “ Bir usta bin usta” projesini yürüttüm. Bununla ilgili ilimize 3 adet ödül kazandırdım. Bunun gibi birçok projede yer aldım. Gölcük Belediyesi’nin düzenlemiş olduğu kırkyama festivaline ilk defa davet üzerine katıldım. İlgi ve alakadan çok memnun kaldık. Uluslararası bir festival olması ayrıca çok güzel. Şu anda çok güzel bir ilgi ve alaka var. 3 günün güzel geçmesini ümit ediyorum” dedi.




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —