Ertörer, ‘Sosyal Medya Düzenlemesi alınan yanlış bir karardır’
CHP Gölcük İlçe Başkanlığı Bilişim Sorumlusu Adnan Reşit Ertörer, sosyal medya düzenlemesinin ifade özgürlüğüne sansür getirmek olduğunu belirterek, alınan bu yanlış karardan dönülmesi gerektiğini söyledi.
Ertörer, yaptığı açıklamada, ‘Gerek düşüncenin oluşturulması, gerekse açıklanması aşamaları yönünden basın, en önemli araçlardan birisidir. Gerçekten de basın, kamuoyunda etken bir araç olarak, belirli bir düşünsel ortam oluşturulmasında önemli görevler yapmaktadır. Dolayısıyla hem kamuoyu oluşturucu, hem de kamuoyunun ifadesi olarak birbirini tamamlayan ve izleyen bir çok işlevi üstlenmiştir. Geldiğimiz noktada teknolojinin de gelişmesiyle insanlarımız haberleşme ve bilgi akışını internet ortamında basın ve sosyal medya araçları ile yapmaya başlamıştır.Bununla birlikte düşünce yapıları iktidarla farklı olan insanlarımız, fikir ve düşüncelerini paylaşacak, konuşacak, kendilerini ifade edip gösterecek bir televizyon kanalı ve gazete bulmakta zorlanmakta, hatta bulamamaktadır. Elbette iktidarla aynı görüşte olmayan, bütün baskılara karşı direnen sayıları az da olsa yerel ve ulusal basın-yayın organları da yok değildir. Fakat sayıca az olmaları sebebiyle farklı görüşleri geniş kitlelere ulaştıramamaktadır. Sonuç olarak, iktidar bu alanda, yani klasik basın-yayın organları konusunda gerek ekonomik güç olarak, gerekse hukuksuz baskılar sonucunda amacına ulaşmıştır’ dedi.
‘Yani sosyal medya karşılığı “Like ve Dislike” dır’
Ertörer, ‘Teknolojik gelişmelerin de etkisiyle, bu konuda başa çıkamadıkları tek bir alan kaldı. İnternet ve sosyal medyalar. Zaten sosyal medya ve sosyal medya iletişim stratejilerini de bir türlü kavrayamadıkları ve ayak uyduramadıkları da ortadadır. Klasik anlamda basın-yayın organları üzerinde yaptıkları ötekileştirme, kutuplaştırma, küçük görme, adeta dalga geçme gibi davranışları da ( -ki bunlar son derece siyasi etik dışı hareketlerdir.) sosyal medya üzerinde yaparak kendi kendilerinin cellatları olmaktadırlar. Klasik basın-yayın organlarının kullandığı iletişim yöntemlerinde genellikle etkileşim çift taraflı değildir. Oysa ki sosyal medyada çift taraflı etkileşim ve yapılan her hareketin iki çeşit temel karşılığı vardır. Bunlar beğenme ve beğenmemedir. Yani sosyal medya karşılığı “Like ve Dislike” dır. İktidar koskoca sosyal medya kuruluşuna ” dislike ikonunu kaldır” diyemeyeceğine göre, çare olarak ta bir yasa çıkartarak sosyal medyayı da susturmak amacındadır. Fakat anlaşılıyor ki bu yasayı hazırlayanlar, sosyal medyanın işleyişi ve yapısı hakkında yeterli bilgiye sahip değillerdir.’
‘Kendi gizlilik politikalarıyla da ters düşecektir’
Görüldüğü üzere karşımızda çok sesliliğe karşı bir iktidar var. Onlar hep çiftçiyi, emekliyi, memuru, işsizi, ağızlarına bal çalarak geçiştirmeye çalışmaktadır. Ama şimdi karşılarına interneti sürekli kullanan, dünyada neler olup bittiğini an be an gören, anlayan bir kesimi aldılar. Üstelik bu kesimin büyük bir çoğunluğu genç nesil. Dolayısıyla baş etmekte zorlandıkları bu kesiminde sesini kesebilmek için ilk hedef “Sosyal Medya Düzenlemesi yada yasası” çıkartmaktır. İktidar partisi de, yasal düzenlemeye gerekçe olarak, internet kullanıcılarının kişisel başvurularında veya kamu kurumlarının bildirimlerinde yaşanan zorlukların aşılması için sosyal ağ sağlayıcılarla muhataplık ilişkisi kurulması kılıfını uydurmaktadır. Bu yasanın yürürlüğe girmesiyle birlikte, hem sosyal medya kullanıcılarının ifade özgürlüğünü, hem de direkt şirketlerin politikalarını doğrudan olumsuz etkileyecektir. Yani iktidarın işine gelmeyecek bir konuda paylaşım yapacak kullanıcının bütün kişisel bilgilerini kamu otoriteleriyle paylaşmak durumunda kalacak servis sağlayıcılar, kendi gizlilik politikalarıyla da ters düşecektir. Buna benzer birçok madde ifade özgürlüğüne sansür getirmektedir.
