“Bir sonraki hizmet ancak bir sonraki seçime nasip olacak”
Geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, eski bir belediye başkanının vefatı nedeniyle ilçemizi ziyaret ettiğini hatırlatan Özsoy, “Yine her zamanki gibi cumhura, yani milletimize verilmeyen hizmet, başkana verildi. Yollar asfaltlandı, kaldırımlar düzeltildi. Öyle görünüyor ki Gölcük halkı, hak ettiği hizmeti alabilmek için Cumhurbaşkanı’nın ilçemize yolunun düşmesini beklemek zorunda. Herhalde bir sonraki hizmet ancak bir sonraki seçime nasip olacak” dedi.
“Sayın Başkan Kimle görüşmüştür?””
Gölcük Belediye Başkanı Sezer’in, yeni devlet hastanesinin önünden Cumhurbaşkanı’na seslendiği videoyu hatırlatan Özsoy, “Sayın Başkan, Gölcük halkının yeni hastaneden ne kadar memnun olduğunu anlatıyor. Videoyu izleyince hayretler içerisinde ‘Gölcük halkından mı bahsediyor?’ diyerek şaşırdım! Sayın Sezer’e sormak isterim: Teşekkür ettiğini söylediğiniz vatandaş, 8 aydır hastaneye neden şehir içi hatlarının ulaşamadığını sormuş mudur? Daha önce sadece Değirmendere Mahallesi’ne hizmet veren ulaşım araçlarının, şimdi hastaneye gelen tüm ilçe halkına yetersiz geldiği gerçeğini Sayın Başkan’a hatırlatmış mıdır? Neden hasta ve yaşlı durumdayken en az iki ulaşım aracıyla hastaneye gelmek zorunda kaldığını sormuş mudur? İşsiz kaldığı için genel sağlık sigortası borcu altında ezilen ve bu sebeple sağlık hizmeti alamayan gençlerle, vatandaşlarla karşılaşmış mıdır?Muayene sırası bulamadığı için aylardır randevu bekleyen hastalarla karşılaşmış mıdır? İlaç katılım paylarının yüksekliği sebebiyle ilaçlarını almakta güçlük çeken, 10 bin TL dul maaşı ile geçinmek zorunda kalan teyzelerimizle karşılaşmış mıdır? İşsizlik ve yoksulluk sebebiyle psikiyatri bölümünde tedavi sırası bekleyen hemşehrilerimizle karşılaşmış mıdır? Doğrusu merak içerisindeyiz! Yoksa Sayın Başkan, Sayın Cumhurbaşkanı’na olayları eksik aktararak yanıltmış mıdır? Bunun takdirini de aziz milletimize bırakıyorum” dedi.
Halıdere Taş Ocağı ve Doğal Afet Tehlikesi
Halıdere taş ocağının birkaç yıl önce heyelan ve doğal afet tehlikesi sebebiyle kapatıldığını hatırlatan Özsoy, “Şimdi çeşitli kaynaklardan aldığımız duyumlara göre ocak, başka bir işletmeye devredilerek yeniden açılmaya çalışılmaktadır. Bu ocağı açmaya çalışan iktidar sahiplerine seslenmek istiyorum: Amacınız nedir? Daha birkaç yıl önce elverişsiz olduğu ve bölge için ciddi riskler taşıdığı ilan ettiğiniz ocağı yeniden açarak, Halıdere halkını önce tozun ve pisliğin içerisinde yokluğa mahkûm etmek, ardından da olası bir heyelan felaketinde ölüme mi terk etmek istenmektedir? Olası bir afette bölgemizde yaşanacak can ve mal kayıplarının sorumluluğunu Sayın Büyükşehir ve İlçe Belediye Başkanımız alabilecek midir? Sayın Başkan, bu konuda geçmişte olduğu gibi halkın yanında mı duracak? Yoksa birtakım rant odaklarına boyun eğip ilçesinin yurttaşlarını ölüme mi terk edecek? Bu konuyu yakından takip edeceğimizi belirtmek isterim. Halıdere halkının ortaya koyacağı iradenin yanında olacağımızı da şimdiden ifade etmek isterim,” dedi. Ayrıca bölgede en dağlık ve tepelik yerler imara açılırken, Halıdere taş ocağının altındaki bölgenin imara kapalı tutulmasının kafalarda soru işaretleri oluşturduğunu belirten Özsoy, “Eğer amaç tarım arazilerini korumak ise, o zaman bu bölgede taş ocağı açılması nasıl düşünülüyor?” diye sordu. “İddiaların yalan olduğu ve bölgeye böyle bir ihanet içinde bulunulmayacağı noktasında Sayın Başkan’dan açıklama bekliyoruz. İnanmak istiyorum ki bölgemiz için böyle bir felakete Sayın Başkan da geçit vermeyecektir. Aksi durumda ise yaşanacak doğal afet ve felaketlerin hesabını bu dünyada halkımıza, yarın mahşer meydanında da Cenab-ı Hakk’a veremeyecektir. Bu vebale girmemesi konusunda başta Sayın Başkan olmak üzere tüm ilgilileri uyarıyoruz” dedi.
“İsrail Jetlerinin yakıtları bizim üzerimizden gitmesin!”
Gazze Şeridi’nde 18 aydır çocukların, kadınların ve masumların en modern silahlarla, en alçakça yöntemlerle katledildiğini hatırlatan Özsoy, “18 aydır tüm bu olanlar yetmezmiş gibi, şimdi Gazze halkı açlığa ve susuzluğa mahkûm edilerek soykırıma uğratılmakta ve zorunlu bir tecrite zorlanmaktadır. Biz ne bu soykırımı kabul ediyoruz ne de zorunlu bir tecrit politikası ile Gazze Şeridi’nin İsrail terör devletinin işgaline bırakılmasını kabul ediyoruz. İsrail terör devleti ‘Gazze’ye bir buğday tanesi dahi girmeyecek’ derken, maalesef ülkemiz üzerinden İsrail terör devletine petrol akmaya devam etmektedir. Bu insanlık ayıbı karşısında hükümet yetkililerini mert ve net bir tavır almaya davet ediyorum. İktidar laf değil, icraat makamıdır. Devlet adamı dediğinin özü sözü bir olur; laf ile söylediğini icraatı ile yalanlamaz,” diyen Özsoy, “Ey iktidar sahipleri, kardeşlerimizi ölüme terk etmeyin. Onları ölüme götüren jetlerin yakıtlarını bu cennet vatan üzerinden göndermeyin.” çağrısında bulundu. Vatandaşları da hükümetin bu ikircikli tavrı karşısında tavır almaya çağıran Özsoy, lafta Filistin İcraatiyle İsrailin yanında yer alanlara karşı tavrınızı ortaya koyarak bu iktidarı gönderin. Filistin konusunda yapılan gösterilere, eylemlere katılarak bu zalimlik karşısında tavrınızı ortaya koyun çağrısında bulundu.
“Herkesi Filistin konusunda, Hesabi değil hasbi olmaya davet ediyoruz”
8 Nisan Salı günü Gölcük Tevfik Hoca camii önünde Filistin halkıyla dayanışma için bir gösteri yapıldığını hatırlatan Özsoy, Bu gösteride nedense 31 Mart 2024’de yani tam seçim öncesinde Gazze için yapılan gösteriye bizatihi katılıp, Anıtpark meydanına kürsü kurdurup, çıkıp kürsüden nutuklar çeken belediye başkanımızı veya belediyemizden bir tek yetkilimizi göremedik. Gölcük Kudüs Gönüllüleri platformunun yetkililerinin birçoğunu, özellikle dönem başkanını göremedik. Bunun sebebi nedir? merak içerisindeyiz diyen Başkan Özsoy, Sayın Belediye Başkanımıza, ve diğer yetkililere sesleniyorum; Beyler Filistin sizin için seçimden seçime hatırlanacak bir seçim malzemesi, oy vesilesi midir? Filistin de ilk kıblemiz için canlarını feda eden kardeşlerinizin yüzüne bu hal ile nasıl bakacaksınız? Filistin Nablus Belediyesi ile Gölcük Belediyemiz kardeş belediyedir, Allah aşkına soruyorum bu kardeşlik adına özellikle saldırıların arttığı şu son bir aylık dönemde ne gibi çalışmalar yapılmıştır? Kardeş kardeşi böyle günde yalnız bırakır mı? diyen Özsoy, Filistin için hasbi olanlarla hesabı olanların böyle günlerde ortaya çıktığını söyleyerek, onlara Üstad Sezai Karakoçun dizeleriyle seslenmek istiyorum; Onlar sanıyorlar ki, biz sussak mesele kalmayacak. Halbuki, biz sussak, tarih susmayacak. Tarih sussa, hakikat susmayacak. Onlar sanıyorlar ki, bizden kurtulsalar mesele kalmayacak. Halbuki bizden kurtulsalar vicdan azabından kurtulamayacaklar, Vicdan azabından kurtulsalar, tarihin azabından kurtulamayacaklar. Tarihin azabından kurtulsalar, Allahın gazabından kurtulamayacaklar” dizelerini okuyarak sözlerini tamamladı.
Haber: Serap DURUKAN
