‘GÜN YENİDEN SANDIĞA GİTME GÜNÜDÜR’

HEPAR Gölcük İlçe Başkanı Umutcan Uz,

‘GÜN YENİDEN SANDIĞA GİTME GÜNÜDÜR’

24 Haziran seçimlerine çok kısa bir süre kaldı. Siyasi partiler son çalışmalarını gerçekleştiriyor. Hak ve Eşitlik Partisi (HEPAR) Gölcük İlçe Başkanı Umutcan Uz, seçim öncesinde vatandaşlara oylarını düşünerek vermeleri gerektiğini belirterek, önemli açıklamalarda bulundu.

Uz, ‘Siyasi kutuplaşmaların mimarı sadece AKP değil,buna çözüm üretmeyen muhalefetin de etkisi büyüktür’

Gölcük’ün en genç siyasi parti ilçe başkanı olan Umutcan Uz, parti çalışmalarını sürdürüyor. HEPAR Gölcük İlçe Başkanlığı’nı alan Uz, seçimlere kısa bir süre kala basın açıklaması yayınladı. Uz, yaptığı açıklamada şunları söyledi: ‘24 Haziran günü Büyük Türk Milleti olarak bir karar vereceğiz. Geçirilen 16 yıl hizmetsiz oldu desem nankörlük etmiş olurum. AKP iktidarının bu ülkeye yaptığı olumlu hizmetler vardır. Ancak daha önce de belirttiğim gibi yaptığı yanlışlar bu doğruları götürmüştür. Siyasi kutuplaşmaların mimarı sadece AKP değil,buna çözüm üretmeyen muhalefetin de etkisi büyüktür. Türk siyasetinin sadece iktidar-muhalefet çizgisinde gittiğini sanarlar ve bundan çıkar elde ederler. Vekil maaşlarına zam tartışılırken sözde HDP ile yan yana gelmem AKP ile kol kola girmem diyenler hep birlikte ellerini kaldırırlar. Ancak benim vatandaşım söz konusu olduğunda bu bir ayrışmaya söz konusu olur. Bu konuda herkes kendine bir çıkar sağlar.”

‘Takım tutar gibi parti savunmaktan vazgeçelim’

Açıklamalarını sürdüren Başkan Uz, ‘Siyasi teşkilatlanmalar; partiler, dernekler,STK’lar belirlenen amaca ulaşmak için bir ARAÇ olarak,insan denetiminde bina edilen yapılardır. Ancak AMAÇ ile ARAÇ yer değiştirince nelerin yaşandığını hep birlikte görmekteyiz. “Partim-liderim ne diyorsa doğrudur” veya “Karşıtımın tersine bir söylem geliştirirsem zaten doğruya ulaşırım”gibi bireyin kendi aklıyla düşünme yeteneğinin ortadan kalkmasına neden oluyor.Oysa biz insanları diğer canlılardan ayıran etmen,insanın düşünme-karar alma-aldığı kararı uygulaması gibi temel davranış özellikleridir. Takım tutar gibi parti savunmaktan vazgeçelim. Farklı görüşlere sahip,bu görüşlerin bütünüyle bir ülkeyiz. Özgürlük ve Bağımsızlığı karakter edinmiş,Birinci Vazifesini unutmayan,ülkemizi hak ettiği konuma getirecek bizleriz. Yani Türk Gençliğiz. Hangi görüşten olursak olalım birlik ve beraberlik içinde bunu yapacağız. Oxford Üniversitesinde yapılan araştırmaya göre yanıltıcı haber konusunda 37 ülke arasında yüzde 49 ile Türkiye oldu.Aynı araştırmaya göre yüzde 65 ülkemizde internette siyasi görüşünü açıklamaya çekiniyor.Sebebi ise “yetkililerle sorun yaşama” ihtimali. 16 yıl boyunca satılan ve özelleştirilen fabrikalar ve işletmeler ortada. Bu kadar yapılan satışlar ve yapılanlar sonrasında 16 yıl sonunda ortaya çıkan tablo.438 milyar dolar dış borç,148 milyar dolar iç borç olmak üzere toplam 586 milyar dolar borç bulunmaktadır.211 projeye 130 milyar dolar hazine garantisi verildi. Yalnızca 18 şehir hastanesine devletimizin ödeyeceği kira bedeli 30 milyar dolar. Yapılan köprülerde araç geçişleri yeterli olmadığı için cebimizden işletmeci firmalara 2 milyar 210 milyon TL ödendi dedi.

‘Kendi markalarımızı üretmeliydik’

Uz, ‘Bakanlıklarımıza ayrılan ödeneklere ve harcamalara girmeyeceğim. Alınan erken seçim kararıyla bu yıl siyasi partilere toplam 821 Milyon TL dağıtıldı. Koltuklar için olan paralar ne yazık ki söz konusu vatandaş olduğunda ortaya çıkamadı. Ay sonunu getiremeyen vatandaşımız ek işler yaparak mücadele verirken,sadece amacını koltuklara döndürmüş siyasetçilerimiz vatandaşını sadece seçim döneminde düşündü.Aslında olması gereken 16 yılda ülkemizde tarımın daha iyi bir noktaya getirilip,çiftçimizin kazanacağı bir ortam yaratmaktı. Öğretmenimizin mesela herkesin içinde azarlayıp vefat etmediği,ya da büyük bir heyecanla atama bekleyip atandığında şehit olmayacağı,hak ettiği bütçe düzeyine ulaşması gereken bir ortam yaratmaktı. Eğitimde dünya sıralamalarında sonuncu olmayıp,üniversite ye adım atan gençlerin sonunda iş bulabileceği bir ortam yaratmaktı. Bir başka ülkenin emeklisi bizim ülkemizde lüks bir tatil yaparken aynı değeri bizim emeklimizde görmeliydi ne acıdır ki verilen parayla kendi ülkemizde bile tatil yapamayan hale geldi. Fabrikalar açılıp istihdam yaratılan bir ortam yaratılmalıydı. Xxx markaları sokmuyoruz,kendi telefonumuz,kendi arabamız,kendi malımızı üretiyor ve pazarlıyoruz. Şimdi “Üretim vakti” denilmeliydi. Herkes elindeki telefonları bırakıp tamamen yerli ve teknolojiye ayak uydurmuş araçlarımıza sahip olmalıydı.’

‘Atatürk’e karşı yapılanlar nankörlüktür’

Dünya uzay araçları fırlatıp,güneş enerjili ürünleri piyasaya sunarken,bizler hep “tek parti dönemi” ve kuyrukları konu edindik. Bu kadar nankörlük,bu kadar düşmanlık olmaz. Her yanı düşmanla dolu ülkenin milli kahramanlarına yapılan haksızlığı yediremiyorum. Mustafa Kemal kendini eleştirmiş ve eleştirilmek istenmiştir. Talimatıyla da çok partili sistemin hayalini kurmuştur. Kendini eleştiren bir liderden hiç ders alınmamış,bırakın eleştiriyi ilke ve devrimleri bile benimsenmemiş.Bir söz vardır “Herkesin bir ülkesi vardır ama herkesin Mustafa Kemal Atatürk’ü yoktur” bu söz anlayabilen için büyük bir anlam taşır. Bu ülkeyi diktatör olarak ta yönetebilirdi.Yapmadı. Türkiye Cumhuriyetinin yönetim şekli Cumhuriyet’tir dedi. T.C ibareleri tabelalardan söküldüğü gün neden sustuk? Ya da sırf farklı görüşe sahibiz diye neden terörist ilan edildik? Buna siyaset demiyorum. Siyaseti sadece bayram,cenazeler ve kendi çıkarlarında birlik ve beraberlik haline getirip,söz konusu halk olduğunda kutuplaştıranlar utansın.

1. Kimse bize HDP’yi masum göstermesin.
2. HDP’ye bu izni verenler ve ona para yardımı yapanlar kendilerine rant sağlamasın.
3. Kimse Türk Gençliğinin sabrını sınamasın.
4. Bizim Kürtlerle sorunumuz yok sorunu yaratanlar düşünsün.
5. Türk Gençliğinin sözde değil özde savunucuları olun. Koltuklarınızda kalarak başarıdan uzaklaşıyorsunuz.
6. Beni yöneteni Avrupa eleştiremez onlara hakarette edemez buna alkış tutanlardan değil,buna karşı çıkanlardanız.
7. Biz sırtımızı Türkiye’nin gerilemesi için mücadele verenlere değil,Mustafa Kemal’in ilke ve devrimlerine yasladık.Gün hep birlikte sandıklara sahip çıkma günü.
Gün yeniden sandığa gitme günüdür.Büyük Türk Milleti hangi kararı alırsa alsın sonunda siyasi rakibimi alkışlamaktan,tebrik etmekten çekinmeyeceğim.Birinci vazifemizi hatırlıyor,bu kutsal armağana ölene dek sahip çıkacağımızı bir kez daha belirtiyorum.Büyük Türk Milleti karar senin!’ diyerek açıklamalarını bitirdi.