İNATÇI KARDEŞLER
Öyle tipler vardır ki o burundan duburu gözükür de inattan vazgeçmezler, hani şu meşhur laf gibi “İnadım inat saçlarım iki kanat”. Trafik ekipleri park yasağı olan yerlerdeki araçlara ceza keserler, ertesi gün yine oradalar, ertesi gün yine oradalar inatlarından vazgeçmezler. Trafik cezası ödemek sanki hiç umurlarında değil gibi kaldırıma park ederler engellilerin yerine pişkin pişkin araç park ederler, yine ceza yerler, yine uslanmazlar. Bu nasıl bir aşktır, bu nasıl bir tutku bilinmez. Halbuki benim bildiğim en iyi aşk filmi Kadir İnanır ve Türkan Şoray’ın filmi “Selvi boylum al yazmalımdır “Hani siz ceza yazdınız ya aklınıza geldi ki ben inadımdan vazgeçerim geçmem, yine gelir oralara arabamı çekerim, peki bir gün şöyle yapsak, hani bunlar park yapılamaz işaretine rağmen araçlarını çekiyorlar ya bunların araçlarına sadece ceza yazmakla kalmayıp bir de o araçları çekicilerle çektirirsek acaba bunlar için daha mı çekici olur. Aslında bir gün böyle yapmak lazım, inat edenlere anladıkları dilden cevap vermek lazım. Hele gelsinler baksınlar ki araçları orada yok öyle bir trafiğe koşsalar, bizim aracımız yerinde yok deseler, onlara da “Evet çekici vasıtasıyla oradan alınıp çekicinin sahasına götürüldü. Hadi şimdi siz bir taksi tutun oraya gidin, aracınızı alın” aslında böyle yapmak lazım yine bir güzel sözden gidelim laftan anlamayana önce bir uyarı uyarıdan anlamayana da araçlarını çekmektir bakalım o zaman ne yapacaklar aşk ile tutkuyla bağlandıkları inatlarından vazgeçebilecekler mi?
Orjinal Habere Git