İYİ Partili Gençler Gölcük’ten Doğu Türkistan’daki zulmü kınadı
SOYKIRIM VE KATLİAMDIR
İYİ Parti Gölcük İlçe Gençlik Kolları bugün ilçemizde Doğu Türkistan’daki zulüm ve Milli Birlik Şurası adı altında basın açıklaması yaptı. Açıklamayı yapan İYİ Parti Gölcük İlçe Gençlik Kolları İnsan Hakları ve Sosyal Politikalardan Sorumlu Başkan Yardımcısı Hakan Küçük, ‘ Doğu Türkistan’daki Türk ve Müslüman kardeşlerimize yönelik insanlık dışı vahşeti esefle kınıyor ve dur diyoruz’ dedi.
İYİ Parti Gölcük İlçe Gençlik Kolları’nın Doğu Türkistan’daki zulüm ve Milli Birlik Şurası programına İYİ Parti İlçe Başkanı İsmail Aynacı, İlçe Yöneticileri, CHP İlçe Başkanı Fikret Gürel, CHP’li Belediye Meclis Üyeleri, Saadet Partisi İlçe Başkanı Yaşar Yıldız, partililer ve vatandaşlar katılım sağladı.
Aynacı, ‘Bu zulme ortak olunmamalı’
Programda konuşma yapan İYİ Parti İlçe Başkanı İsmail Aynacı, Çin Hükümetinin başta insan haklarının ihlali ardından milli ve manevi duygularımızı ayaklar altına aldığı insanlık dışı zulmün durdurulması için tek ses ve tek yürek olmak adına bugün Partimizin Gençlik Kolları önemli bir programa imza atmaktadır. Müslüman Coğrafyasında ve Doğu Türkistan’da yaşanan zulümler, eziyetleri görmezden gelmememiz gerekiyor. Çin Hükümetinin Doğu Türkistan’da yaptığı katliama, zulme dünya görmezden gelirken, Türkiye bu zulme ortak olmamalı, uluslar arası mecrada Doğu Türkistan’daki soydaşlarımız için hak aramalıyız. Bugün Gençlik Kollarımızın düzenlediği bu önemli programa katılımlarınızdan ötürü hepinize teşekkür ediyorum’ dedi.
‘Yakın olan bir felaketin başlangıcıdır’
İYİ Parti Gölcük İlçe Gençlik Kolları İnsan Hakları ve Sosyal Politikalardan Sorumlu Başkan Yardımcısı Hakan Küçük, ‘Çin’ de ‘Terörist şiddete darbe vur’ adı altında kampanya olarak başlatılan bu uygulama bir suçtur, uluslararası insan haklarının ihlali söz konusudur. Bu durum adeta bir soykırım, bir katliamdır. Yakın olan bir felaketin başlangıcıdır. Bu felaket insanlığın bittiği bir noktadır. Bu katliama ses çıkarmamak ise insanlığın bittiği noktadır ki bu da korkunç bir durumdur. Uluslararası insan hakları bildirgesinin de değdi gibi; Bütün insanlar özgür, onur ve haklar bakımdan eşittir. Yaşamak, özgürlük ve kişi güvenliği herkesin hakkıdır. Hiç kimse kölelik veya kulluk altında bulundurulamaz. Hiç kimseye işkence yapılamaz, zalimce, insanlık duşlu veya onur kırıcı davranışlarda bulunulamaz. Herkesin her nerede olursa olsun hukuksal kişiliğinin tanınması hakkı vardır. Bu hakların ihlali söz konusu dahi olmaz. Bu durum partiler ve siyaset üstü durumdur. Tehlike bölgesel değil evrenseldir. Türk ve Müslüman insanların yaşadıkları zulüm insanların ihlal edilen özgürlükleri, güvenlik hakları, sağlıklı ve huzurlu yaşama haklarının hiçe sayılması, çocuklarına el konulara ailelerinden koparılmaları ve milli benliklerinin asimile edilmesi gelecek neslin içinde bulunduğu tehlikenin tahmin edilemez derecede büyük olduğunu ortaya koymaktadır. 3 milyonu aşkın Uygur ve Kazak Türk’ünün çektikleri işkence başta Türk Milleti olmaz üzere bütün insanlığın milli ve manevi duygularına saplanmış bir bıçak darbesidir.’
‘Mazlumun dünyasında kıyamet koparken, zalime yatağında rahat verme Allah’ım’
Açıklamalarını sürdüren Küçük, ‘Bizler ki İYİ Gençler! Bizler Mustafa Kemal’in kırdığı Cumhuriyet’in aydın, eğitimli çocukları: Bizler ki Türk Milletinin Halkçı, Laik, Devletçi, İnkılapçı, Cumhuriyetçi ve Milliyetçi gençleri. Bizler buradayız: Bizler sessiz kalamayız: Kalmayacağız. Bu zulme dur diyeceğiz. Tek ses ve tek yürek olarak bağırıp, birlikte çığlık atacağız. Mazlumun dünyasında kıyamet koparken, zalime yatağında rahat verme Allah’ım. Sözlerimi A’raf Suresi 44. Ayet ile bitirmek istiyorum; ‘Allah’ın laneti zalimlerin üzerine olsun!’ Bu arada unutmayın ki Yunus Emre’nin de dediği gibi ‘Zulüm ile abad olanın ahiri berbad olur.’’ diyerek konuşmasını tamamladı.
