Saadet Partisi Gölcük İlçe Başkanı Yaşar Yıldız, “EKONOMİ BİR AN ÖNCE DÜZELTİLMELİ”

Saadet Partisi Gölcük İlçe Başkanı Yaşar Yıldız,

“EKONOMİ BİR AN ÖNCE DÜZELTİLMELİ”

Saadet Partisi Gölcük İlçe Başkanı Yaşar Yıldız, ülke gündemiyle ilgili önemli açıklamalarda bulunarak, “Ekonomi acilen düzeltilmeli” dedi.

“BÜROKRASİ YAVAŞ İLERLİYOR”

Başkan Yıldız Gazetemize yapmış olduğu açıklamada, “Türkiye endişe verici bir ekonomik krizin içerisindedir. Ancak bundan çok daha endişe verici olan Türkiye’nin daha büyük bir bürokrasi krizi içerisinde olmasıdır. Çok net söylüyoruz. Özellikle ekonomi yönetilemiyor. Finansal problemler yönetilemiyor. Tarım yönetilemiyor. Sanayi ve ticaret yönetilemiyor. Eğitimde kargaşa hali devam ediyor. En önemlisi bütün bu işleri yürütmesi gereken bürokrasi yönetilemiyor. Yeni sistemin alt yapısı oluşturulamadığı için bürokrasi kilitlenmiş durumda. Tam bir keşmekeşlik hâkim. Kim kime bağlı, o bile belli değil. Biz ehliyet, liyakat dedikçe, tam tersi yapılıyor. Devlet arşivlerindeki 30 yıllık Osmanlıca uzmanını, SGK ‘ya memur yapabiliyor.”

“ENFLASYON RAKAMLARI VE ZAMLAR”

Başkan Yıldız yaptığı açıklamanın devamında, “Ekonomik rakamlar krizin giderek derinleştiğinin en önemli göstergesidir. Enflasyon durdurulamıyor. Bilindiği gibi Pazartesi günü enflasyon rakamları açıklandı.%17,90.Bu son 14 yılın en yüksek oranı. Dolar durdurulamıyor. Aslında TL’nin değer kaybı önlenemiyor. TL’nin Dolar karşısındaki bir aylık değer kaybı %30, 2018 yılındaki değer kaybı ise %70 in üzerinde. Burada şuna dikkat etmek gerekiyor. Sürekli doların yükselişinden bahsediliyor. Hâlbuki problemin aslı TL’nin değer kaybetmesidir. Zamlar durdurulamıyor. İğneden ipliğe, elektrikten gaza, şekerden una her şeye zam geliyor. Bir kez daha söylüyoruz, ekonomideki çöküşü, sadece “Dış güçlerin operasyonu” ile açıklamak ne kadar gerçekçi. Türkiye’nin çok ciddi ekonomik problemleri vardır ve acil bir şekilde tedbir almak ve çözmek zorundadır. Toplumun her kesimi ciddi problemlerle karşı karşıyadır. Esnaf, çiftçi, tüccar borçlu durumda. İktidar bu kesimlerin tamamının derdine derman olacak tedbirleri acilen almalı, gerekli adımları atmalıdır. En azından benzer bir krizle 2007-2009 yıllarında karşı karşıya kalan ABD’nin, AB’nin ve Japonya’nın izlediği politikalar gözden geçirilmelidir.”

“ŞARBON SKANDALI”

“Sistemin aksadığının en önemli göstergelerinden birisi de tarım ve hayvancılıkta yaşanan gelişmelerdir. Bilindiği gibi geçen hafta İstanbul ve Ankara’da şarbon skandalı patlak verdi. Yurt dışında ithal edilen hayvanlarda şarbon hastalığı çıktı. Bu hayvanlar hangi ülkelerden ithal edilmiştir? Kimler tarafından ithal edilmiştir? Kimler tarafından, nasıl kontrol edilmiştir? Hayvanların sağlık kontrolleri, ithalata uygun olup olmadıkları, kimler tarafından, nasıl kontrol edilmiştir? Bu soruların hepsi cevap beklemektedir. Ancak cevabını bildiğimiz bir soru var. Nasıl ki dolar krizinin asıl nedeni ekonomide yürütülen yanlış politikalarsa; Şarbon krizinin de nedeni tarım ve hayvancılıkta yürütülen yanlış politikalardır.

“ÇİFTÇİ ZOR DURUMDA”

“Örneğin Bakanlar Kurulu kararına göre üreticiye %8 faizle indirimli tarımsal kredi kullandırmak zorunda. Bu da Ziraat Bankası ve Tarım Kredi kooperatifleri aracılığıyla yapılıyor. Peki, gerekçe ne oluyor? Çiftçi gidiyor, Tarım Kredi kooperatiflerinden %8 faiz ile indirimli tarım kredisi çekiyor. Ancak ödemeye gittiğinde %8 değil, %22 faiz ödemesiyle karşılaşıyor. Haklı olarak soruyor; %22 faiz nereden çıktı? Deniyor ki %8 resmi faiz. Evet. Ama buna ilaveten %12,5’ta kaynak kullanım ücret var. Ne hikmetse, faiz oranları arttıkça kaynak kullanım ücreti de artıyor. Piyasa faizine eşitleniyor. Sonuç: binlerce çiftçi icralık. Kredi borcunu ödeyemediği için toprağını bile ekemeyecek durumda.”

“MİLLİ TARIM STRATEJİSİ OLUŞTURULMALIDIR

Başkan Yıldız son olarak, “Türkiye zor bir virajdadır. Gelinen noktanın artık telafisi daha da zor. Ya ekonomideki gerçek problemleri dümen altı ederek görmezden geleceğiz. Ya da bu süreçten ders çıkarıp, köklü yapısal reformlar gerçekleştirerek çıkacağız. Türkiye derhal kendi milli ve bağımsız ekonomi politikalarını oluşturmalıdır” diyerek açıklamasını sonlandırdı.