Genel anlamda ilişki ve iletişim hatta etkileşim bugünkü yaşam koşullarında çok büyük önem taşımaktadır.
İçinde bulunduğu ilişkiyi yönlendirebilen kişiler, yaşamlarının her alanında başarıya ulaşırlar.İlişkilerini yönetemeyenler de sürdürülebilir bir ilişki için harcadıkları çabayı bir kez daha gözden geçirebilirler.
İlişki kısaca iki kişi arasında geçen bir zaman ya da bir süreçtir.
Çevremizdeki kişilerle kurduğumuz ilişkileri dengeli bir şekilde sağlam temellere oturtmuşsak arkadaşlık ve dostluk kavramının içini en iyi şekilde doldurmuşuzdur.Bu ilişki komşumuz, okul arkadaşımız, iş arkadaşımız eşimiz dostumuz ailemiz ya da akrabalarımızdan biriyle olabilir.
İlişki kurduğumuz kişiyle, neler hissedeceğinidüşünmeden, duygularını dikkate almadan konuşur,bir de üstüne üslük saygıyıoluşturmamışsak ki öncelikle saygı, o zamanolumlu bir ilişkiden söz edebilir miyiz?
Bazılarıyla ilişkilerimizdeki dengeyi bilerek oluşturmamışsak, hayattan tat almamızı etkilemez ya da duygusal eksiklik yaratmaz. Sonuçtabu bir seçimdir ve her seçim de bir vaz geçimdir.
Bunu bilinçli yönetiyorsak sorun değil zira kendi isteğimizle sonuçlarını isteyerek, bilerek, düşünerek vaz geçmişizdir. Ne var ki sık görüşemesek bile ilişki içinde olduğumuz herkesten vaz geçmeyiz, arkadaşlarımız, ailemiz, akrabalarımız gibi.
Buna rağmen sürdürebilir bir ilişki için elimizden geleni yapıyor ve olmuyorsa, vaz geçmekte istemiyorsak o zamanistediğimiz birlikteliğe uygun ortamı oluşturmalıyız. Bu konuda bilinçlenmenin yollarını aramalıyız. Kurduğumuz diyaloglara farklı açılardan bakabilmeyi öğrenmeliyiz.
Tabi ki her ilişki istediğimiz gibi ilerlemeyebilir. Durup, bir üçüncü kişi olarak ilişkimize geriden baktığımızda nerelerde bir yapılandırma gerektiğini etkili ve nitelikli bir farkındalıkla fark ederek geliştirebiliriz.
Bu gelişimden sonra karşımızdaki kişileri daha iyi tanırız. Uyumlu, güvenilir, problemleri çözmeye odaklı oluruz.
Empatik yaklaşımlarla ve girişken davranışlarla ilişkimizi güçlendirir, kendimizi de daha iyi tanıyabiliriz.
Bunlarla birlikte öfkemizi ve kaygılarımızı yönetebilmeyi, bizi zorlayan, küçümseyen ya da değer vermeyen bireylerle baş edebilmeyi, bu konularda bilinçli kararlarla kendimize güvenerek yaşamımıza değerler katabiliriz.
Kişiler arası dengenin kurulması, doyurucu ve uyumlu olması aynı zaman da etik değerler çerçevesinde ilişkilerin kurulması toplumsal açıdan da önem taşımaktadır.
Bütün bunlar ilişkilerimizi güçlendirmeye katkı sağlar. Bunun için her birey kendine dönmeli ve kendi ilişkilerini gözden geçirmelidir.
Eşiyle, arkadaşıyla ve hatta çocukları ile üçüncü bir kişi olarak dışardan bakarak objektif bir şekilde değerlendirme yapmakta yarar vardır.
Toplumu oluşturan bireylerin ve özellikle toplumun huzuru açısından, anne babaların sağlıklı ilişkiler kurması önemlidir.
Aile içinde kurulan olumlu ilişkiler çocuklarımıza yansıyacaktır.
Çocuğa yansıyan bu ilişkiler çocukların davranışlarına yansıyacak ve okullarda kurulan arkadaşlık ilişkilerini sağlam temeller üzerine kuracaklardır.
Bu sağlamlıkla birbirine değer veren önemseyen kendisiyle barışık olan ve bunun gibi pek çok benzer özellikler kazanan çocuklarımız genç olduklarında olumlu ilişkiler sergileyeceklerdir.
İlişkilerin seviyesi toplumun seviyesini gösterdiği gibi ilişkilerdeki denge toplumun dengelerini oluşturacaktır.
En küçük topluluk aileyse, aile içi ilişkiler de bu bağlamda toplum adına çok büyük önem taşımaktadır.
Aile içindeki bireylerin ilişkisi, özellikle anne baba ilişkisinimodel alarak yetişen çocuklarımız ilişki yaşadıklarında ailede kazandıklarıyla ve sonradan edindikleriyle süreci götürmeye çalışacaklardır.
Bu durumda “İlişki ve evlilik” penceresinden bakıldığında “ilişki” farklı bir boyutta önem kazanıyor.
İlk iletişim kimlerle nasıl kurulur desem, tabi ki anneler gelir aklımıza.
Annelerle ilk iletişim, ağlamayla başlar. Çocuğun ilk iletişim kurma yolu ağlamaktır.
Daha sonra çocuğa nasıl bir iletişim kuracağının öğretilmesi gerekir.
Bir ilişkinin güzelliği o ilişkide kurulan iletişimin kalitesinden gelir.
İletişim, Bir davranış nedeni oluşturmaya yarayan duyguların, düşüncelerin, bilgilerin diğer bireylerle paylaşılmasıdır.
Kurduğumuz iletişimle yaşamın bir parçası olduğumuzu ve var olduğumuzu yansıtırız. İletişim bu anlamda oldukça önemlidir.
Ve bazen bir tebessümle başlayan iletişimin sonucuna paha biçilemez.
Sevgiyle mutlu kalın. (aysuazak@hotmail.com/@azakaysu)
Küçük kız, hüzünlü bir yabancıya gülümsedi.
Bu gülümseme adamın kendisini daha iyi hissetmesine sebep oldu. Bu hava içinde yakın geçmişte kendisine yardım eden bir dosta teşekkür etmediğini hatırladı.Hemen bir not yazdı, yolladı. Arkadaşı bu teşekkürden o kadar keyiflendi ki, her öğlen yemek yediği lokantada garson kıza yüklü bir bahşiş bıraktı.Garson kız ilk defa böyle bir bahşiş alıyordu. Aksam eve giderken, kazandığı paranın bir parçasını her zaman köşe basında oturan fakir adamın şapkasına bıraktı.Fakir adam öyle ama öyle minnettar oldu ki. İki gündür boğazından aşağı lokma geçmemişti. Karnını ilk defa doyurduktan sonra, bir apartman bodrumundaki tek odasının yolunu ıslık çalarak tuttu. Öyle neşeliydi ki, bir saçak altında titresen köpek yavrusunu görünce, kucağına alıverdi.Küçük köpek gecenin soğuğundan kurtulduğu için mutluydu. Sıcak odada sabaha kadar koşuşturdu. Gece yarısından sonra apartmanı dumanlar sardı. Bir yangın başlıyordu. Dumanı koklayan köpek öyle bir havlamaya başladı ki, önce fakir adam uyandı, sonra bütün apartman halkı.Anneler, babalar dumandan boğulmak üzere olan yavrularını kucaklayıp, ölümden kurtardılar. Bütün bunların hepsi, beş kuruşluk bile maliyeti olmayan bir tebessümün sonucuydu..
ALINTI
