Saniye Erginsoy

Tarih: 11.07.2024 16:20

İyi bir dinleyici olmak…

Facebook Twitter Linked-in

Bir önceki yazımda değinmeye çalıştığım " dinlemek " konusuna bu yazımda "iyi bir dinleyici olmak için neler yapabiliriz? " i irdeleyerek devam ediyorum.

Bahar Eriş ' Düşleyen Düşünen Dönüşen İnsan '  kitabında " İyi bir sohbet, duruma, kişiye, bağlama göre farklı kılıklara bürünebileceğinden formüllere oturtmak zor. Ursula K. Le Guin, Yazma Üzerine Sohbetler'de ' İyi bir sohbetin bitmesini hiç istemezsiniz," diyor. Sohbetin zahmetsizce akıp gidişinden bunu hissetmez miyiz? İki kişi 'aynı fikirde olmayabilir, aralarında çok temel fikir ayrılıkları bile olabilir, ama bu farklılıklar saldırganlıktan uzak bir şekilde ifade edildiğinde ve cevaplandığında sohbeti muazzam bir yoğunluk ve dürüstlük seviyesine çıkarabilir."

                Dinlemek kişinin sorunlarını anlatmasına alan açarsa terapi etkisine bile sahip olabiliyor. " diyor.  Aktif dinleme hem öğrenmek hem karşımızdaki kişiyle anlaşabilmek için son derece önemliyken " iyi bir dinleyici olmak için neler yapabiliriz? 'e birlikte bakalım. 

Dinleyici bütün dikkatini konuşmacıya vermelidir. Konuşmacıyı duyamadığında ondan daha yüksek sesle konuşmasını; gerekirse duyamadığı kısımları tekrar etmesini istemelidir. Konuşmacının  sözünü kesmemelidir. Pasif ( edilgin) dinlemede sessizlik, karşımızdaki kişiye konuşma, kendini ifade etme olanağı tanır. Ona daha çok  paylaşması için cesaret verirken birde sakıncalı tarafı vardır.  O da her zaman anlatana gerçekten dikkatimizi verdiğimizi hissettirrmemesidir. Bu nedenle sözsüz belirtiler vermek yararlı olabilir. Daha açıklayıcı bahsetmek gerekirse bedeninle dinlemek;  gülümsemek, göz teması kurmak,  başını sallamak, rahat ve açık bir duruş, yüz ifadesi, etrafa veya telefona bakmamak, dikkat dağıtacak şekilde çeşitli nesnelerle oynamamak karşı tarafla, söyleyip anlattıklarıyla ilgili olduğumuzu ifade eder. 

Ahhh o telefonlar....Siz heyecanla bir şey anlatırken  yada sizin için  çok önemli birşeyleri paylaşırken  karşınızdakinin sürekli ona bakması;  size değil ona takılıp  gördüğü bir şeyden bahsetmesi ; anlamsızca gülmesi ... Çoğu zaman sizde o kişinin yanından koşarak uzaklaşmak istiyor musunuz? Kendi cümlelerinizle söylenenleri anladığınızı açık, saygılı bir şekilde, uygun zamanda teyit etmek; konuşmacının söyleyeceklerini önceden tahmin etmeye çalışmamak;  farklı düşünüyor olsak bile konuşmacıyı sonuna kadar dinlemek; duygusal tepkiler vermekten kaçınmak. Konuşmacının mesajları açık olmadığında konuşmacıya netliği sağlayacak açık uçlu sorular sormak.

Tavsiye vermekten kaçınmak.  Karşınızdakinin sözlerini tamamlamasını beklemeden problem çözmeye kalkmamak. ' Neden böyle yapmıyorsun? " yerine kişinin konuşması bitince kendi düşüncelerimizi paylaşmak için izin istemek. Tavsiye istemiyorsa tavsiye vermemek. Dinlemede amaç karşımızdakini ,onun bakış açısını anlamaktır. Bu nedenle yargılamaktan kaçınmalıyız.  O konuşurken itiraz cümlelerimizi kurmaya çalışmamalıyız. Karşımızdakinin duygularını sorgulamak yerine; ifade etmesine izin vermek , onun duygu ve düşünceleri ile alay etmemek. 'Seninki de dert mi? Bunda korkulacak, çekinecek ne var? " yerine onun neden böyle hissettiğini  anlamaya çalışmak, duygularını , olanları olduğu gibi açıklamasına imkan tanımak. Bunu yaparken " Bu konuda ne hissediyorsun ? Bununla nasıl baş ediyorsun?  ' gibi sorular daha yararlı olabilir. Buna özellikle çocuklarla diyologlarımızda daha çok dikkat etmeliyiz. Bugün  dinlenen; önemsendiğini; olduğu gibi kabul edildiğini: her koşulda sevildiğini hisseden çocuklar yarının birer yetişkinleri olacaklar. Empatik( etkin) dinlemeyi bilen ve uygulayan  kişi iletişim kurmada en önemli adımı atmış demektir. 

Son bir şey daha eklemek istiyorum iş dünyasında da dinlenmemek üzücülüğü kadar son derece motivasyon düşürücü ... Patron olmak ; daha üst konumda olmak vb. maalesef size dinlememe hakkını veriyormuş gibi gözükse de bu sadece karşınızdakinin size içten içe hissettiği belki yansıtmadığı için sizin hissetmediğiniz  saygısızlıkla sınırlı kalmaz. Duymanız, bilmeniz gereken hayat kurtarıcı belki de kar hanenize bir kaç sıfır daha attıracak detaylar belki de o dinlemediğiniz anlarda gizlidir. 

Özel hayatlarımıza gelince ne dersiniz işe bir arkadaşımızı, bir yakınımızı dinlerken telefonlarımızı hemen ulaşamayacağımız bir noktaya koymakla başlayalım mı? 


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —