Nurettin Şenemre

Tarih: 03.12.2021 13:19

CUMARTESİ NEŞESİ

Facebook Twitter Linked-in

Hamam Bahşişi

Nasrettin Hoca bir gün hamama gitmiş. İçeri girdiği sırada kimse onunla ilgilenmemiş, havlu vermemiş, kese yapmamış ve hoca hamamdan çıkarken de “iyi günler” dememiş. Bunlara rağmen Nasrettin Hoca bahşiş kutusuna yüklüce bir bahşiş bırakarak hamamdan ayrılmış.Bir sonraki hafta hoca tekrar hamama gitmiş, içeri girer girmez herkes başına toplanmış, ikramlar, havlular,hürmetler derken oldukça fazla ilgiyle karşılanmış.  Hoca bu sefer de hamamdan çıkarken kendisine uzatılan bahşiş kutusuna çok az bahşiş bırakır.Hamamcı şaşkın bir şekilde:– Hoca bu ilgi ve alakaya bu kadar mı bahşiş bırakılır der.Nasrettin Hoca da hemen gülerek:– Bu verdiğim geçen haftanın bahşişiydi. Bu haftanın bahşişini geçen haftadan vermiştim, diyerek güzel bir cevap verir.Akıl Sır Ermiyor.Nasrettin Hoca bir gün yolda yürürken iki yüz akçe parayı kaybetmiş. Kaybettiği parasını bulamayınca çok üzülen Hoca, “ne olur param bulunsun” diye dua etmiş. Aynı zamanda hocanın yaşadığı şehrin zenginlerinden birisi çıktığı gemi yolculuğunda kötü bir fırtınaya yakalanmış ve “Eğer kurtulursam Nasreddin Hoca’ya iki yüz akçe para vereceğim” diyerek adak adamış . Kötü fırtınadan kurtulan zengin adam şehre gelip iki yüz akçe parayı Hoca’ya vermiş. Hoca bunu görünce şaşırmış ve:– Ey Allah’ım teşekkür ederim. Bu ne dolambaçlı yolmuş, ben parayı ben nerede kaybettim, nereden çıktı. Gerçekten de akıl sır ermiyor, demiş.

Bugün Ayın Kaçı?

Nasrettin Hoca bir gün bir işi için Konya’ya gitmiş. Yolda giderken bir adam Hoca’yı durdurmuş:– Pardon Amca, bugün ayın kaçı biliyor musun?, demiş.Hoca:– Ne bileyim yahu! Ben buraların yabancısıyım, demiş.Onu Kendisi Sanmış Nasrettin Hoca bir gün yolda giderken bir adamla karşılaşmış. Adamla sohbet etmeye başlamışlar. Bir saat havadan sudan konuştuktan sonra Hoca:– Kusura bakma arkadaş. Ben seni tanıyamadım, adın neydi?, diye sormuş.Adamcağız çok şaşırmış:– Madem beni tanımadın, neden benimle bir saattir sohbet ediyorsun?, demiş.Nasrettin Hoca:– Kıyafetlerin benimkine çok benziyordu. Ben de seni ben sandım, demiş.Şu Koca Tasla Nasrettin Hoca’nın camide vaaz verdiği bir gün, Nasrettin Hoca’nın vaazında doğru ve dürüst olmanın önemini anlatıyormuş. Bakmış dinleyenler yarı uykulu ve esniyorlar. Öğle vakti olduğu için de hepsinin karnı aç.Düşünmüş:– Haydi, toplanın bize gidiyoruz. Etli pilav ve yoğurt yiyelim, demiş.Herkes hızlıca toplanmış ve eve gelmişler. Hoca karısına:– Hanım masayı hazırla, hep beraber etli pilav ve yoğurt yemeye geldik, demiş.Karısı:– Hoca Efendi ne yaptın? Evde ne, pirinç ne et, ne de yoğurt yok, demiş.Hoca düşünmüş, taşınmış ve içeri gitmiş ve elinde bir kaşık ve tencereyle gelmiş:– Kusura bakmayın çocuklar, evde eğer pirinç, et ve yoğurt olsaydı bu kazan ve kaşıkla size ikram edecektim, demiş.


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —