Kendinizi Tanıyın: Öz saygıyı arttırabilmenin en birinci koşulu kişinin kendisini güçlü ve zayıf yönleriyle tanıması ve kabul edebilmesidir. Bu durum kişinin güçlü yanlarını geliştirmesine ve zayıf yanları üzerinde de kendisine düzeltme şansı tanır. Bu da öz saygınızı artırır, çünkü kişi becerilerini ve kendi sınırlarını daha iyi bilir hale gelir. Bu kabul, kendinize olan saygınızın temelini oluşturur. Duygusal ve fiziksel ihtiyaçları anlayabilmek çok önemlidir. Kişinin kendisini tanıma süreci, olumsuz düşünce kalıplarını fark etmesine ve bu olumsuz kalıpları değiştirmesine yardımcı olabilir. Kişinin kendisine karşı olan olumsuz kalıpları olumlu hale dönüştürdüğünde kendisinde daha pozitif bir öz saygı geliştirebilir. Aynı zamanda kişinin kendisini tanıması duygusal farkındalık kazanmasına yardımcı olur. Duygusal farkındalık ile beraber hem kendi duygularını hem de etrafındaki kişilerin duygularını daha rahat anlar. İkili ilişkilerin gelişmesine neden olur.
Olumlu Konuşmalar: Kişinin kendisiyle yapacağı olumlu konuşmaları kendisine daha sağlıklı bir öz saygı geliştirmesine yardımcı olur. Olumlu konuşmalar kişinin kendine olan inancın yükselmesine neden olur. Böylelikle kişi kendi yeteneklerine ve değerlerine daha sıkı sıkıya tutunur. Kişinin kendisine karşı “Ben başarılıyım, başarabilirim”, “Ben değerliyim” gibi olumlu ifadeler kullanması öz saygısını olumsuz etkilerden kurtaracaktır. Negatif bir iç konuşma sürekli olarak kişinin kendisinde endişe ve belirsizlik yaratırken, kişinin kendisine karşı yapacağı olumlu konuşmalar daha rahat ve mutlu bir duygu durumuna neden olur. Bu durum da öz saygının artmasına katkıda bulunabilir.
Başarıları Göz Ardı Etmeyin: Kişinin kendi başarılarını hatırlaması ve bu başarılarla gurur duyması kişinin kendisine olan güvenini ve dolayısıyla kişinin kendisine olan öz saygısını arttırır. Başarıları düşünmek, kişinin kendisine yönelik olumlu ifadeler ve düşünceler üretmesine yardımcı olur. Aynı zamanda gelecekteki hedeflere ulaşma konusunda kişinin daha da motivasyon sahibi olmasına olanak tanır.Başarıları hatırlamak, öz saygıyı artırmanın etkili bir yoludur. Ancak bu, geçmiş başarılara sıkışıp kalmak anlamına gelmemektedir. Aynı zamanda gelecekteki hedeflere odaklanmalı ve yeni başarılar için çalışılmalıdır. Başarıları hatırlamak kişiyi motive eden ve daha sağlıklı bir öz saygı inşa edilmesine yardımcı olan bir araçtır.
Hedefler Belirleyin: Kişi kendisine ulaşılabilir ve anlamlı hedefler koyduğunda, bu hedeflere ulaşma isteği artar. Hedefleri gerçekleştirmek öz saygıyı artırır çünkü başarı görüldüğünde kişinin kendisine duyduğu güven artar. Bir hedefe ulaşmak, yeni beceriler öğrenme veya mevcut yetenekleri geliştirme fırsatlarına yol açabilir. Bu da öz saygıyı artırır. Çünkü kişinin kendisini geliştirdiğini görmek olumlu bir etki yapar. Hedeflere ulaşmak kişinin başarının tadını çıkarmasına yardımcı olur. Kişi kendisini başarılı hissettiğinde, öz saygısı da yükselir çünkü kendi başarılarını görmek ve kutlamak, kişinin kendisine olan saygısını artırır. Başkaları tarafından takdir edilen, başarılan hedefler öz saygıyı artırır ve kişinin kendisine olan değerini yükseltir.
Öz Bakım: Kişinin öz bakımına dikkat etmesi kendisine ve kişisel bakımına önem verdiği anlamına gelmektedir. Kişi kendisini daha iyi hissettiğinde kendisine duyduğu güvenle beraber öz saygısı da gelişir. Kişinin sağlıklı bir vücuda sahip olması, kendisine olan güveni artırabilir çünkü sağlığına değer verdiğini gösterir.
Sınırlarınızı Belirleyin: Kişisel sınırlar çizebilmek öz saygı için çok önemlidir. Çünkü kişisel sınırların olması kişinin kendi özel alanına ve kendi ihtiyaçlarına saygı duyabildiği anlamına gelir. Kişi kendisine karşı olumsuz bir tavır gördüğünde sınırlarını korursa öz saygısını da korumuş olacaktır. Ayrıca sınırlar sayesinde kişi etrafında olan kendisi için gerekli olmayan tüm stresi yüklenmekten de uzak kalmış olur. Bu da duygusal olarak daha sağlam olmasına fayda sağlar.
Kişisel Gelişimi İhmal Etmeyin: Kişisel gelişim kişiye yeni beceriler öğrenme, yeni ilgi alanları keşfetme ve mevcut yetenekleri geliştirme fırsatları sunar. Bu fırsatlar kişinin başarısının artmasına ve kişinin kendi potansiyelini daha iyi kullanıp geliştirmesine olanak tanır. Başkalarının takdirini kazanmak da öz saygıyı arttıran bir unsurdur. Kişinin kendi gelişimini ve başarılarını takdir etmesi, kendini onurlandırması da öz saygıyı pekiştirir.
Uzmandan Destek Alın: Terapi, olumsuz düşünceleri ve bakış açısını tanımlama ve değiştirme konusunda etkilidir. Kişinin kendisine dair olumsuz düşüncelerine bir uzman ile birlikte bakıp ele alması bu düşüncelerin daha olumlu ve yapıcı düşüncelere dönüştürmeye yardımcı olabilir. Bu da öz saygıyı olumlu yönde etkiler. Kişilerin kendilerini kabul etme ve kendilerini en ufak başarısızlıkta suçlamama konusundaki becerilerini geliştirebilir. Bu beceri öz saygının temelini oluşturur çünkü öz saygı kişinin kendisini kabul etmesiyle başlar.
Mükemmeliyetçilik: Mükemmeliyetçi olmak kişinin sürekli kendisini başarısız ve yetersiz hissetmesine, yeterince iyi olmadığını düşünmesine yol açabilir. Bu durum, sürekli bir memnuniyetsizlik yaratabilir ve kişinin hayatında stres kaynağı oluşturur. Bu durum öz saygıyı olumsuz etkileyebilir. Kişi hayatında başarısızlık korkusuyla sık sık karşı karşıya kalır çünkü her zaman kendisinden mükemmel sonuçlar elde etmeye çalışır ve başkalarının da kendilerinden beklentilerini dozundan fazla yükseltirler. Başarısızlık durumunda öz saygılarını ciddi şekilde etkileyebilirler.
Kıyas Yapmayın: Kişi kıyaslama yapmayı bıraktığında kendi değerinizi daha iyi anlama ve kabul etme fırsatına erişmiş olur. Kişinin kendisini başkalarıyla karşılaştırması genellikle kendi eksikliklerine ve zayıf yönlerine vurgu yapar. Ancak kişi kıyaslama yapmama becerisini geliştirdiğinde, kendi yeteneklerine ve kişisel özelliklerini takdir etmeye başlar.
Kıyas yapmak kişide sıklıkla kıskançlık, özsaygı eksikliği ve yetersizlik hissinden kaynaklı olarak depresyon gibi olumsuz duygusal tepkilere yol açabilir. Kıyaslama yapmadığında kişi bu olumsuz duygusal tepkilerden uzaklaşmış olur. Kıyas yapmadığında kişi etrafındaki kişiler ile daha ılımlı ve sağlıklı ilişkiler kurabilir. (Psikolog Enes Dinçer’in yazısından alıntıdır)
Sevgiyle kalın…