Yeni eğitim – öğretim yılının başlaması ile beraber bir çok okulda okula ‘uyum programları’ başladı, hatta artık bitti.
2024-2025 eğitim ve öğretim yılında okul öncesi eğitim ile ilkokul 1'inci sınıf ve ortaokula başlayan öğrenciler için uyum programları uygulandı. Okul öncesi eğitim ve ilkokul 1’inci sınıfların uyum programları 2-6 Eylül'de gerçekleştirildi. Ortaokula yeni başlayacak öğrenciler için ise okulların açıldığı 9 Eylül haftasında okula uyum için rehberlik çalışmaları yapıldı.
BİLSEM’lerde de uyum süreci okul açıldığı tarih itibari ile başladı ve 2 hafta sürdü. Burada da süreç aynı şekilde işledi, sadece BİLSEM öğrencisi olmaya yeni hak kazanan öğrenciler bu 2 haftalık süre içerisinde okula gittiler. Hem BİLSEM’leri tanımak hem de okul sonrası bu yeni programa adapte olabilmek adına bu uyum programları çok güzel ve kesinlikle gerekli uygulamalar.
Uyum programları şart olmasına şart, güzel olmasına güzel ama eğitim kurumlarının da sonrasında hem yeni başlayan hem eski yıllarda kayıtlı olan öğrencilerini mağdur etmemesi gerekiyor. Yani uyum programı uygulayan öğretim kurumlarının da sürece uyumu şart. Ancak ne yazık ki özellikle bazı BİLSEM şubelerinde böyle olmadı. Görüldü ki bazı şubeler henüz kendileri yeni eğitim – öğretim yılına uyum gösteremediler.
* * *
Henüz 2 hafta geçmiş olmasına rağmen programları birbirine karıştıran, sınıfların mevcutlarını ayarlayamayan ve sınıfların fiziki şartlarının üstünde sınıflara öğrenci doldurmaya çalışan şube oldu. Sanırım bu da programlarını yeterince koordineli yapılamamış olmasından kaynaklandı.
Geçtiğimiz hafta sonu ve bir çoğu sabahtan olmak kaydı ile okula gelen BİLSEM öğrencileri, nedenini de anlayamadan geldikleri gibi evlerine gittiler. Kimileri erkenden kalkıp okula kadar gelip geri gönderilmekten kimileri ‘yok’ yazılacak olmanın ‘haksızlığı’ ile okuldan ayrıldılar. Veliler tepki gösterirken en haklı tepkiyi de öğrenciler gösterdi ama ne yazık ki yapabilecekleri bir şey yoktu. Kaldı ki zaten rahatsızlığını dile getiren öğrencilere hatta velilere ne yazık ki sonrasında bazı kurum öğretmenlerinin tepki gösteriyor olması ‘sus’maya neden olabiliyor. Hal böyle olunca da minik öğrenciler tepkilerini dışarda aileleri ile paylaşarak ve üzgün bir şekilde geri döndüler.
* * *
Ne oldu, nasıl oldu derseniz…
Yeni yapılan programdan öğrencinin ve velinin haberi varsa öğretmenin yok, öğretmenin varsa öğrencinin yok… Görünen o ki uyum programı sonrası ne yazık ki BİLSEM’in bazı şubeleri gibi, kimi kurumlar yeni eğitim öğretim dönemine henüz uyum gösterememişler. Uyumu sağlayacak olan kurum müdürlerine ise zaten ulaşım da pek mümkün olmuyor. Ya uyum için (!)tatilde ya hafta sonu izninde. Tatil, hafta sonu izni tabii herkesin hakkı ama kurumda herhangi bir karışıklık yaşanmıyor, herhangi bir öğrenci mağdur edilmiyor ise bu hakkı kullanmak daha doğru olmaz mı?
Umulur ki tüm BİLSEM’lerde de en kısa sürede hem programlar hem de öğrenciler yerlerini bulur.
MEB de yeni eğitim – öğretim dönemine yeterince hazırlıklı değildi sanırım. Bir çok okulda İl ve İlçe Milli Eğitim Müdürlükleri tarafından dağıtılan, 2024-2025 eğitim-öğretim yılında ilk ve orta dereceli okullarda kullanılacak olan ücretsiz ders kitapları eksik. Hemen hemen her kademede ve her sınıfta en az 3-5 eksik kitap var. Bir çok öğretmen ise öğrencilerin mağdur olmaması için özellikle fotokopi yardımı ile öğrencilere işledikleri ve işleyecekleri sayfaların fotokopilerini dağıtıyor. Bazı okullar için ise bu da pek mümkün değil. Çünkü ne yazık ki ya ders kitaplarının fotokopisini çekecek paraları yok ya da bunun için ayıracak paraları.
Umarım eksik kitap gönderilen okullara ve sınıflara da bir an önce kitapları gönderilir de bir çok öğrencinin de bu mağduriyetleri, konularda çok daha fazla ilerlenmeden giderilmiş olur.
Belma Özgen Akbay